2014 fermanının trajik yüzü

WEYSİ TALLİ-JIYAN PİRAN

3 Ağustos 2014 fermanı hakkında konuşan Öğretmen ve Ressam Ali Bilen, bir annenin yüz hatlarında 2014 fermanının acı izlerine rastladığını belirterek eserlerinde bir annenin gözlerinden Kürtlerin direnişini ve iradesini yorumlamayı amaçladığını söyledi.

Şengal’de Êzidî halkına yönelik gerçekleştirilen fermanın 10’uncu yılına giriyoruz. Fermanda yaşanan tüm acı ve ızdıraplar hala ilk günkü gibi ve fermandan geriye kalan toplu mezarlar hala açılmadı. Fermanın ve DAİŞ çeteleriyle yapılan işbirliğinin unutulmaması için farklı çalışmalar yapılıyor.

Bu çalışmaları yürütenlerden biri de Öğretmen ve Ressam Ali Bilen’dir. Şengalli bir annenin yüzünden okunan acılara eserlerinde yer veren Ali Bilen, fermanın yıl dönümü vesilesiyle çalışmaları hakkında Rojnews’e konuştu.

Ali Bilen, büyük zorluklarla çalışma yürüten ve devrim kahramanlarının acılarını, sevinçlerini ölümsüzleştiren Mexmur’daki Şehit Rustem Cudi Müllteci Kampı Şehit Delila Atölyesi’nin ilk mezunlarından. Şimdi de yine bu atölyenin çatısı altında kamptaki onlarca genç resim eğitimi alıyor.

Lisedeyken resim yapmaya başladığını bildiren Ali Bilen, üniversitede aldığı eğitimin alıştığı yöntemlerden çok farklı olduğunu keşfettiğini belirterek, “Ancak bu durum sanattan uzaklaşmama neden olmadı. 2016 yılında üniversite eğitimimi tamamladıktan sonra Şehit Delila Atölyesi’nin resim çalışmalarında bir öğretmen olarak yer aldım. Bu atölyede birçok öğrenci ve ressam yetiştirdik” dedi.

‘Her detayda acı vardı’

Êzidî halkının yaşadığı acılara dikkat çeken Ali Bilen, şunları söyledi; “Bu tablomu yaparken oldukça zorlandım. Çünkü bu resimdeki her detayda Êzîdî halkının yaşadığı acılar yer alıyor. Êzîdî halkı sadece son dönemde DAİŞ tarafından değil, çok daha öncesinden yok edilmeye çalışıldı. DAİŞ’in Êzîdî halkına yaptıkları insani değerlerin çok uzağındaydı. DAİŞ’in ferman zamanı Êzîdî halkına yaşattığı şeyleri ifade etmeye çalıştım.”

‘Mezarlara sarılan örükler, çölde bırakılan çocuklar, toplu infazlar’

Toplumun yaşadığı tarifsiz duyguları resmetmeye çalıştığını belirten Ali Bilen, “Fermanda beni en çok etkileyen olaylardan biri de genç kızların örgülerinin mezar taşlarına asılması, insanların toplu bir şekilde öldürülmesi, bazı insanların diri diri gömülmesi ve özellikle çocukların çöllerdeki taşların önüne bırakılması oldu. Bu yaşananlar canımı çok acıttı. Ve bunları resmetmek beni çok zorladı” diye konuştu.

Her sanatçının dile getiremediği acıları resmettiğini vurgulayan Ali Bilen devamla şunları aktardı; “Ben de duygularımı bu tablo ile resmettim. Birçok kişi resmi neden annenin yüzünde çizdiğimi soruyor. Çünkü toplumumuzda en çok acı çeken ve bedel ödeyenler annelerdir. Bir annenin yüz hatlarında 2014 yılında yaşanan fermanın acı izlerine rastladım. Sadece bu değil Êzîdî halkı 74 ferman yaşadı. Bu nedenle bir annenin yüzünün tüm hatlarında bir acı okunabiliyor.”

İşgale karşı direnişi ve Kürt halkının iradesini gösterdi

Êzidî halkına yapılan ihaneti ve gerillaların direnişi de unutmayan Ali Bilen, sözlerini şöyle noktaladı; “Bu tabloda Êzidî halkına yapılan ihaneti ve özgürlük sevdalılarının Êzidî halkını nasıl savunduğunu da anlatmak istedim. Bence yaşanan en acı olaylardan biri peşmergelerin, özgürlük sevdalılarına saldırmasıydı. Bir annenin gözlerinden Kürt halkının işgalcilere karşı direnişi, Kürt halkının işgalcilere baş eğmeyen iradesi ve özgürlüğe kadar mücadelenin süreceği sözünü resmetmek istedim. Êzîdî annelerimizin tüm acılara ve zorluklara karşı ayağa kalkması ve mücadeleyi sürdürmesi, Kürt kadının gücünü gözler önüne seriyor.”

xs

Bunları da beğenebilirsin