Hakan Fidan’ın arayışları ve savaş planı

Êzdîn ŞENGALÎ

Son dönemde bölgede gerginlik, çatışmalar ve saldırılar arttı. Buna karşılık istihbarat, siyasi ve askeri taraflar arasındaki görüşmeler de arttı. Geçtiğimiz günlerde MİT Başkanı Hakan Fidan ve beraberindeki heyet Irak’a gelerek Iraklı yetkililer, Sünni güçler ve KDP yetkilileriyle görüştü.

Bu toplantıların bir kısmı resmi olarak duyuruldu, ancak bazı gizli toplantılar perde arkasında, kameralardan uzakta yapıldı. Hakan Fidan Irak’a gelmeden önce Moskova’da Suriye istihbaratı başkanı Ali Memluk ile de görüşmüştü. Mexmur, Şengal ve Rojavayê Kurdistan’a yönelik saldırıların yanı sıra son günlerde siyasi, istihbarat ve askeri toplantıların hızı arttı.

Tüm bu gelişmeler Irak-Suriye ve Türkiye üçgeninde yaşanıyor ve doğrudan Üçüncü Dünya Savaşının sonuçlarıyla ilgilidir. Kürdistan’ı işgal eden bu üç ülke büyük bir kriz içinde, bilindiği gibi bu üç ülkedeki ulus-devlet sistemi Kürt halkının ve Kürdistan’ın yokluğu üzerine inşa edildi. Şimdi bu sistem iki taraftan çöküyor.

Birincisi Kürdistan halkının 50 yıllık özgürlük yürüyüşü bu sistemi çökme noktasına getirdi. İkincisi, finansal sermaye sistemi de bölgeye yeni bir siyasi, idari ve sosyal tasarım kazandırmaya çalışıyor. İşgalci Türk devletinin başını çektiği bölge devletleri, bazı restorasyonlarla mevcut statükoyu korumak istiyor. MİT Başkanı Hakan Fidan’ın son görüşmeleri de bu gerçekle bağlantılı. Türk devleti bir yandan Misak-ı Milli’yi projelendirerek Irak ve Suriye topraklarının bir kısmını ilhak etmeye çalışırken, diğer yandan da PKK’ye karşı Irak ve Suriye’nin birlik ve egemenliğini öne çıkarmaya çalışıyor.

ÖNCE ŞENGAL VE MEXMUR SONRA MUSUL, KERKÜK VE HALEP

Elbette böyle bir politika başarılı olamaz. Türk devletinin niyeti Irak ile Suriye’nin egemenliği ve birliğinden ziyade Rojava, Şengal ve Mexmur’daki demokratik özerklik sistemini yıkmaktır. Çünkü bu yapılmadan Türk devleti Misak-ı Milli’yi elinde tutamaz.

Türk devletinin 2014 yılında uygulamaya koyduğu ilk strateji, özgürlük hareketinin tüm dinamiklerini ortadan kaldırarak Irak ve Suriye’yi işgal etmekti. Ancak özgürlük hareketinin ve Kürdistan halkının direnişi sonucunda bu strateji başarısız oldu. Türk devleti ve siyasi rejimi çökme noktasına geldi. Şimdi Hakan Fidan’ın düzeltmek istediği şey budur. Önce Irak ve Suriye’yi özerk sisteme karşı yükseltecek, Kürt halkının kazanımlarını ve özgürlük hareketinin önünü kesecek, ardından Musul, Kerkük, Halep ve Şam’a geçecekler.

ZAXO ÜNİVERSİTESİ’NDE KALDIRILAN KÜRDİSTAN HARİTASI

Suriye ve Irak’ın durumu kesinlikle Türk devletinin bu planından farklı. Ama merkezi yönetimden vazgeçemedikleri için bu bölünmelere rağmen ulus-devlet sistemini yeniden inşa etmek istiyorlar ve Türk devletinin politikasının temeli oluyorlar.

Gerçek şu ki; Irak’taki kriz 5 bin yıllık bir krizdir. Devlet çöktü, siyasi kurum ortadan kalktı ama Sadr hala merkezi Irak’tan bahsediyor. Sünni güçlerin Sadr’a desteği anlaşılabilir, ancak KDP aynı zamanda Irak’ın federal sistemini yıkmak ve merkezi bir Irak’ı yeniden kurmak istiyor mu? Ya da KDP, bu politikanın Irak’ın bölünmesine yol açacağını çok iyi biliyor ve Türk devleti ile istedikleri gibi hareket edebilmenin yolu olarak bunu görüyor. Artık kendilerini Neo Osmanlı İmparatorluğu’na ait bir eyalet haline getirebilirler.

KDP Kürdistan haritasını böldü. Son olarak, Zaxo Üniversitesi’ndeki Kürdistan haritası Türk devletini memnun etmek için asıldı. KDP’nin Kürdistan haritası Rojava, Bakur ve Rojhilat Kürdistanı’nı içermiyor. Diğer yandan KDP, Musul ve Kerkük’ü bu haritadan çıkardı. Artık KDP siyasetini ayrıntılı olarak tartışmamıza gerek yok. Zaxo Üniversitesi’ndeki Kürdistan haritasına dönelim, bu kadarı yeterli.

TÜRK DEVLETİNİN HEDEFİ SONBAHARDA SAVAŞI GENİŞLETMEK

Görünen o ki işgalci Türk devletinin planı ne Irak’a ne de Suriye’ye çözüm değil. Bazı kaynaklara göre işgalci Türk devleti sonbaharda bölgedeki işgal seviyesini genişletmek istiyor. Elbette bu, savaşı büyütmek ve genişletmek anlamına geliyor.

Türk ordusu Zap, Metina ve Avaşin’de özgürlük savaşçılarına yenildi. Türk devleti Rojava ve Başûrê Kurdistan’daki savaşı yaygınlaştırmazsa Zap’ta mağlup olacak. Hakan Fidan’ın gündeminde şu gerçek var; Başûrê Kurdistan’daki savaşı büyütmek istiyor ve son görüşmelerde Irak makamlarından, Sünni güçlerden ve KDP’den buna destek vermelerini istedi. Sonuçta gerilla bölgelerinde savaşmaktan vazgeçmeyeceklerini, savaşı büyütmek istediklerini açıkça ilan ettiler.

ŞENGAL’E KDP ELİYLE İŞGAL PLANI

Şengal ve Mexmur’daki son saldırılar da bu planın sonucu. Özellikle son 20 günde savaş ve keşif uçaklarının Şengal ve Mexmur üzerindeki hareketleri azalmadı. Hava saldırıları da arttı. 2014 saldırısının yıl dönümünde yani Ağustos başında KDP bu toz dumanın ortasında yeni bir göç dalgası başlattı. Türk ordusunun işgali için KDP tarafından Zaxo ve Duhok’taki yüzlerce köy nasıl boşaltıldıysa, şimdi de Êzidîleri Avrupa’ya gönderip Şengal’i boşaltmak istiyorlar. Son birkaç ayda, çoğu Başûrê Kurdistan’daki kamplardan yaklaşık 5 bin Êzidî, Türk devleti ve KDP tarafından Yunanistan’a nakledildi. Bu aynı zamanda yeni dönemin savaş planının bir parçasıdır.

SADECE ŞAM VE BAĞDAT DEĞİL ANKARA DA KRİZDE

Anlaşılan işgalci Türk devleti, KDP’nin işbirliği ve Irak ile Suriye’deki bazı güçlerin desteğiyle sonbahar aylarında yeni bir işgal adımı atmak istiyor. Erdoğan-Bahçeli faşist rejimine artık vakit kalmadığı için yaygara koparıyor ve bir şeyler yapmak istiyorlar.

MİT Başkanı Hakan Fidan şimdi bu yeni adımın temelini atmak istiyor. Bu yeni planlarının ne kadar gelişeceği ve başarılı olacağı belli değil. Ancak sadece Şam ve Bağdat’ın değil, Ankara’nın da büyük bir kriz içinde olduğu bir gerçek var. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100 yıllık sistemi çökmek üzere. Savaşın seviyesini yükseltmek isteyecekleri doğru ama Rojava, Mexmur ve Şengal bu yeni plana karşı kendilerine güvenip özyönetim direnişi geliştirirlerse Türk devletinin işgali kırılır. Hakan Fidan bu gerçeği iyi bildiği için Şengal, Mexmur ve Rojavayê Kurdistan’a yeni saldırılar planlamak istiyor.

KAYNAK: ANHA

Bunları da beğenebilirsin