Êzdîn Şengalî: Şengal; ihanet ve katliama karşı, direniş ve kurtuluş 3

Şengal ve Şengalliler, 6 yıl sonra dahi işgalci Türk devleti ve onun işbirlikçisi DAIŞ tarafından saldırıya uğruyor. Ancak Şengalliler bir yandan topraklarına geri dönerken, diğer yandan kendilerine yeni bir hayat inşa etmekte ve saldırılara karşı direnmektedirler. 6 yıl içinde Şengalliler kendi öz yönetimlerini kurdular ve tüm dış saldırılara karşı kendi savunma güçlerini oluşturdular. Êzidîler, Şengal’in Irak içinde özerk bir bölge olmasını istiyor ve bunun için eşsiz bir mücadele veriyor.

13 Kasım 2015’te Şengal’in merkezinin kurtarılmasıyla Êzidîler için yeni bir süreç başlamıştı. Êzidî cemaatinin ” Şengal eski Şengal değil” demesinin üzerinden 7 yıl geçti. Ferman öncesi Şengal gerçeği neydi ve kurtuluştan sonra Êzidîlerin tarihinde nasıl bir sayfa açıldı? Bu soruya cevap verildiğinde Şengal ‘deki kurtarma operasyonunun sonuçları daha iyi anlaşılacaktır.

Önder Apo, ferman öncesi ve bilhassa ferman zamanında Şengal ve Êzidîliğin korunmasına her zaman özen göstermişti. Ancak özellikle Şengal zaferi ve DAIŞ’in yenilgisinden sonra Kürt Halk Önderi, Êzidî toplumuna verdiği son mesajında, “Ezidi toplumu korkusuz ve kaygısız özgür bir yaşam inşa etsin” demişti.

 

Önder Apo fikrine dayalı yenilik ve gelişim

Şengal’in kurtuluşunun üzerinden altı yıl geçti. Özellikle Êzidî kız ve erkek çocukları, genel olarak Êzidî toplumu Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fikrine yakından aşinaydı. Êzidîler, korunmaları için Şengal Dağı’na güvendikleri gibi, özgür bir yaşam için Kürt Halk Önderi’nin özgürlük fikrine de güvendiler. Yüzlerce yıldır hafızasını ve inancını korumak için mücadele eden Êzidî toplumu, yeni bir fikirle yenilik ve değişim yolunda ilk adımlarını attı.

Özerk Yönetim örgütleme çalışmalarına başladı

Êzidî toplumu ilk kez bu düzeyde inanç, özgüven, yeni umutlar ve hayaller üzerine yeni bir yaşam kurmaya başladı. Ferman sırasında örgütleme çalışmaları esas olarak savunmaya dayalıydı. Kadın ve gençlerin çalışmaları ağırlıklı olarak savunma üzerineydi. Ama özellikle Şengal’in özgürleştirilmesinden sonra Şengal Özerk Yönetimi tüm kurumlarıyla birlikte gün geçtikçe kendi örgütlülüğünü güçlendirdi.

Özerk ve özgür Şengal’e yönelik saldırılar

Ancak kurtuluştan sonra Şengal’e yapılan saldırılar da azalmadı. Aksine, birçok noktada saldırılar daha fazla ağırlaştırıldı ve genişletildi. DAIŞ yenilgiye uğratılırken KDP ve Türk devleti gibi perde arkasında hareket eden güçler öne çıkarak özgür ve bağımsız bir Şengal’in önünü kapatmaya çalışıyorlardı. Bu amaçla 3 Mart 2017’de Xanesor’da ilk kapsamlı girişimde bulunuldu. KDP, Xanesor’u ROJ çeteleriyle işgal etmek istedi. KDP’nin saldırılarında aralarında gazeteci Nujiyan Erhan’ın da bulunduğu 12 kişi şehit oldu. Ancak Xanesor halkının direnişi bu saldırının önünü kesti ve KDP başarısız oldu.

KDP’den sonra Türk devleti saldırmaya başladı.

Bu girişimler halkın direnişiyle boşa çıkarılınca Türk devleti bu kez saldırmaya başladı. 25 Nisan 2017’de Türk devleti Şengal’e ilk kez savaş uçaklarıyla saldırdı ve birçok yeri bombaladı. Bu, Şengal’e yönelik saldırılarda yeni bir aşamaydı. Türk devleti bu saldırılara gerilla güçlerinin varlığını gerekçe göstermek istedi. Ama sonra amaçlarının gerillalar olmadığı, Şengal’in özerkliğinin hedef alındığı ortaya çıktı.

Gerillalar hem savunmada hem de inşa sürecinde öncü rolü oynadı

PKK gerillaları, fermandan 2018 yılına kadar hem savunmada hem de demokratik özerklik sisteminin inşasında öncü rol oynadı. Özgürlük hareketinin amacı, Şengal’in öz savunma ve öz yönetim gücüne ulaşmasıydı. Bu temelde, 1 Nisan 2018’de PKK gerillaları Şengal’den resmen çekildi. KCK tarafından yapılan açıklamada, “3 Ağustos 2014 fermanı artık ortadan kaldırıldı. Êzidî toplumu artık örgütlü bir topluluk, Şengal ve çevresinin güvenliği sağlanmış durumda ve bu nedenlerle gerilla güçleri Şengal’den çekilecek”  ifadeleri yer aldı. Fermandan bir gün sonra 4 Ağustos’ta Şengal Direniş Birlikleri (YBŞ) kuruldu. Gerilla güçlerinin geri çekilmesinden sonra YBŞ ve YJŞ ile Êzidxan Asayişi, Şengal’i her yönden savunma görevini üstlendiler ve bugüne kadar gururla yapmaya devam ettiler.

Gerillaların geri çekilmesinin ardından saldırılar yoğunlaştı

Özgürlük hareketinin amacı Şengal’i korumak ve özerk bir sistem kurmaktı. Bu konudaki tutumunu çeşitli zamanlarda defalarca kamuoyuna açıklamıştı. Ancak gerilla güçlerinin geri çekilmesinin ardından Türk devletinin Şengal’e yönelik saldırıları yoğunlaştı. Çünkü gerillalar Türk devleti için sadece bir bahaneydi. Türk devleti, 2014 fermanını tamamlamak istedi. Türk devleti bu amaçla 2017 ve 2021’den bu yana Şengal’e 20’den fazla hava saldırısı gerçekleştirdi.

Türk devleti özerk ve özgür bir Şengal’i hedef aldı.

Bu kapsamda Türk devleti, Mam Zeki’yi 15 Ağustos 2018’de Şilo Vadisi’ne düzenlediği hava saldırısında şehit etmişti. Mam Zekî, Êzidîlerin kalbinde “Êzidxan’ın direği” idi. Aynı zamanda Şengal’de kurulan yeni bir özgür yaşamın öncüsüydü. Türk devleti bu saldırı ile Şengal’ı direksiz ve öncüsüz bırakmak istedi. Ardından YBŞ komutanlarından Zerdeşt Şengalî, 15 Ocak 2019’da düzenlenen hava saldırısında şehit oldu. Dolayısıyla Türk devleti, Özerk Şengal’i yeniden inşa etme çabalarını sekteye uğratmak için Êzidî cemaatinin öncülerini hedef almaya başlatmıştı.

Kadın ve gençlerin öncülüğünde demokratik özerklik inşa etmek

Tüm bu geniş kapsamlı saldırılar karşısında Şengal Özerk Yönetimi tüm kurumlarıyla demokratik bir toplum örgütlenmesi için önemli adımlar attı. Şengal Halk Meclisi 14 Ocak 2015’te ilan edildi. O zamandan beri savunmadan belediye projelerine, ekonomik projelere, sağlıktan dile ve eğitime kadar demokratik özyönetim sisteminin her alanında büyük adımlar atıldı. Kuşkusuz Êzidî Kadınları Özgürlük Hareketi (TAJÊ) ve Gençlik Hareketi toplumu örgütleme hamlesine öncülük etti.

Êzidî kadınları örgütleme adımı

Şengal Kadın Birlikleri (YJŞ) 2016 yılında kuruldu. Êzidî kadınlar tarihte ilk kez koruma ve örgütlenme için çalışmaya başladılar. Şengal’i savunan YJŞ de Êzidî kadınların intikamını almak için DAIŞ çetelerinin başkenti Rakka’yı özgürleştirme hamlesine katıldı. Êzidî kadınlar, sadece savunma alanında değil hayatın her alanında örgütlendiler. Bu amaçla 2016 yılında Êzidî Kadınları Özgürlük Hareketi (TAJÊ) kuruldu. TAJÊ, Êzidî kadınların çatısı olarak Êzidî kadınların korunmasından eğitimine ve ekonomisine kadar örgütlenmesine öncülük etti.

9 Ekim anlaşmasıyla Êzidiler üzerinde yeni bir ferman uygulanmak istendi

Şengal, kapsamlı askeri ve siyasi saldırılara karşılık verdiği andan itibaren özgür yaşamını inşa ediyordu. Yani direniş ve inşa el ele gitti. Çünkü Şengal’e yapılan saldırılar hiç azalmadı. Şengal Özerk Bölgesi’ne yönelik son saldırı tehlikesi ise Kürdistan Bölgesel Hükümeti ile Mistefa Kazimî hükümeti arasında 9 Ekim 2020’de imzalanan bir anlaşmayla ortaya çıktı. Anlaşma Hewlêr ile Bağdat arasında imzalanmış olsa da, anlaşmanın arkasında Türk devleti ve özellikle ABD olmak üzere uluslararası güçleri vardı. Aslında, Irak yasalarına göre resmi bir anlaşma değildi. Anlaşma Irak Parlamentosu’nun gündeminde yer almamıştı. Irak ve Güney Kürdistan’daki siyasi güçlerin çoğu buna karşıydı. Başka bir deyişle, bu bir “Korsan Anlaşması” idi. Ezidi topluluğu bu anlaşmayı başlangıcından beri “yeni bir ferman” olarak adlandırıyor ve reddediyordu. Bu anlaşmaya karşı aralıksız bir yıl direndi ve direnişin sonucunda anlaşma boşa çıkarıldı.

MXDŞ Kongresi tüm saldırılara cevap oldu

Tüm bu saldırılara en sert yanıt Şengal Halk Meclisi 4. Kongresi’nde verildi. Kongreye ilk kez Arap, Şii ve Hristiyan gruplar katıldı ve meclisteki üye sayısı arttırıldı. Kongre, Şengal’in özerkliğini sağlamak kongresi olarak nitelendirildi ve Şengal Özerk Yönetimi’ne yönelik tüm saldırılara karşı gerekli direnişin geliştirileceği ve Şengal’in statüsünün tanınması için kapsamlı bir çalışma yürütüleceği mesajı verildi.

6 yıl içinde fermandan özgür bir yaşama doğru

Sonuç olarak, Şengal’in merkezinin kurtarılmasından 6 yıl sonra birçok gelişmenin önünü açıldı. Şengal  bir yandan KDP’nin, Türk devletinin saldırılarına ve uluslararası güçlerin planlarına karşı savunulurken, diğer yandan Özerk Yönetim her alanda güçlendirildi. Mevcut durumda özgür ve bağımsız bir Şengal fikri her zamankinden daha güçlü oldu. Şengal, Irak genelinde ve hatta bölgedeki durumu da etkileyebilecek bir duruma geldi. Birkaç yıl önce ferman ve soykırımla karşı karşıya kalan bir toplum, şimdi demokratik özerk yönetim sistemi ile özgür bir yaşama doğru ilerliyor.

Sona erdi.

Bunları da beğenebilirsin