Irak’ta hükümet krizi Ammar el-Hekim’in girişimiyle aşılır mı?

H. Yekta EREN

Irak’ta siyasi kriz büyük bir çıkmaza girmiş durumda. 10 Ekim 2021’de yapılan parlamento seçimleri üzerinden 6 aydan fazla zaman geçmesine rağmen ne cumhurbaşkanı seçildi ne de hükümet kuruldu. Cumhurbaşkanının seçimi için verilen yasal süre tamamlanmasına rağmen seçim yapılamadı. Taraflar arasındaki güç savaşı, ABD ve İran müdahalesi tüm senaryoları, adımları çözümsüzlükle sonuçlandırdı. Irak’ta siyesi kriz nasıl aşılır merak konusu.

AMMAR AL-HEKİM’İN ÇIKIŞI

Irak Ulusal Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim, “Muhalefete güvence sağlayan bir ulusal çoğunluk hükümeti” söylemi birkaç yıldır siyasette sıcaklığını koruyor. Siyasi krizin derinleştiği ve çıkmazın yaşandığı dönemde tekrar gündeme gelse de hala taraflardan tam desteği görmüş değildir. Ammar El-Hekim’in bu iddialı söylemi ve girişimi Şii Koordinasyon Çerçevesi bu hamleye sıcak yaklaşmadı.

HÜKÜMET KURMA ARAYIŞLARI SÜRÜYOR

Ammar el-Hekim, siyasi çıkmazın baskısı altında, “seçimi kazananların yanı sıra muhalifler ve çekimserlerin siyasi bir denge kurmasını sağlamak açısından hükümet ve bir sonraki meclis arasında rollerin bölünmesi” olarak özetlenebilecek girişimini yeniden başlattı. Sadr Hareketi lideri Muqteda es-Sadr’ın hükümet girişimlerinin başarısız olması sonucunda muhalefete hükümet kurmak için 40 gün verip, köşesine çekildiği bu dönemde, geçen hafta Koordinasyon Çerçevesi liderleri ile bir araya gelen Ammar el-Hekim, liderlerin Ramazan Bayramı’na kadar anlaşmaya varabileceğini öngördü.

AMMAR EL-HEKİM’İN ÖNERİSİ KABUL GÖRECEK Mİ?

Muqteda Sadr’ın, “çatışmanın iki tarafı arasında rol dağılımı” önerisini reddetmesi pek olası görülmüyor. Bu öneriye göre, seçimlerde oyların çoğunu alan taraf: “Çoğunluk Grubu” açık bir programla hükümeti kuruyor ve muhalefete parlamentoda gözetim rolü oynayacağına dair güvence sağlıyor. Ancak Koordinasyon Çerçevesi daha önce bu öneriyi reddetmiş ve ‘engelleyici’ pozisyonunu sürdürmüştü. Şimdilerde, Koordinasyon Çerçevesi’nden bazı liderler, ‘muhalefete güvence verilmesini’, ‘ilan edilmemiş hükümet ortaklığı’ olarak tanımlamak yönünde çaba sarf ediyor. Azımsanamayacak güçte olan bazı Şii partiler, Hekim’in önerisine şimdilerde daha sıcak yaklaşıyor. Ancak bu partiler, başbakanın atanmasında daha fazla rol üstlenmeyi ve hükümet ile muhalefet arasında ‘adil bir rol dağılımı’ sağlanmasını şart koşuyor.

ERKEN SEÇİM OLUR MU?

Sadr’a gelince; krizin bu kadar uzaması, onu radikal bir karar almaya itebilir. Parlamento feshedilir ve erken seçim seçeneği değerlendirilir. Bununla birlikte Ammar el-Hekim’in girişimi bu şartlar altında, herkes için ‘mümkün olan en iyi anlaşma’ anlamına gelmekte.

YENİ GÖRÜŞME TRAFİĞİ YAŞANABİLİR

Hekim’in girişimi, muhaliflere istisnai güvenceler sağlıyor, bunlardan biri de Koordinasyon Çerçevesi liderlerinden birinin, muhalefeti temsilen ‘hükümet içinde’ yer alması ve yürütme erki içinde ‘muhalefetin nüfuzunu’ garanti etmesi olarak ifade ediliyor. Hekim, Koordinasyon Çerçevesi’nin önemli kurumlardaki yöneticilerinin dışlanmasını ve İran etkisine yönelik ‘denge gözetmeyen bir saldırı’ gerçekleştirilmesinin, ülkeyi kaosa sürükleyeceğini öngörüyor. Bazı siyasi kaynaklara göre Koordinasyon Çerçevesi liderleri, Hekim’im girişimini memnuniyetle karşıladı ancak kendisine, Sadr’ın ‘muhalefetten birinin hükümette yer alması’ önerisini kabul edip etmeyeceğini sordular. Bazı kaynaklar, Nuri el-Maliki’nin, Hekimi’nin girişimine tamamen ikna olduğunu ancak müttefikleri Hadi el-Amiri ve Kays el-Maliki’yi ikna etmesi gerektiğini aktardı. Bu girişimin en büyük kaybedenlerinden biri de Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) olabilir, çünkü yasama döneminden bu yana ilk kez geleneksel müttefiki Kürdistan Demokrat Partisi olmadan müzakere etmek zorunda kalacak. Görünen o ki, Ammar el-Hekim, altı aydır tıkalı olan sistemi açmak için, çoğunluk ve muhalefet açısından ‘makul olarak’ değerlendirilebilecek, gerçekçi bir girişimde bulunarak inisiyatif aldı.

ÇOK SEÇENEKLİ SENARYOLAR

Mukteda es-Sadr’ın, Hekim’in girişimi karşısında farklı seçenekleri bulunuyor, bunlardan biri; Koordinasyon Çerçevesi’nin hükümetteki temsilinin mahiyetini ve kişilerini belirleyerek, açık bir hükümet programını dayatmak. İkinci seçenek ise, hükümetten vazgeçip muhalefete dönmek ya da çoğunluğu sağladığı parlamentoyu feshedilerek yeniden seçimlerin yapılmasına yol açmak.

Bunları da beğenebilirsin