“Cinayet, intihar ve göç Raperin’den sonraki rejimin ürünleridir”

Soran Raperini’nin (ayaklanmasının) 31. yıl dönümünde Soranlı yurttaşlar başka bir Raperin çağrısında bulunarak, “Cinayet, intihar, göç ve bölgedeki partilerin siyasi çalkantıları Raperin sonrası rejimin en kötü ürünleridir. Ortada hiçbir iyilik bırakmadılar, insanları çok kötü duruma soktular” dediler.

5 Mart 1991’de ilk kıvılcımı Ranya’da başlayan Raperin, Güney Kürdistan’ın tüm şehirlerine sıçradı ve 21 Mart’ta Kerkük’ün özgürleştirilmesiyle Kürdistan şehirleri Baas rejiminden kurtarıldı. 10 Mart 1991’de Soran, Rewandiz, Çoman ve Mergesor’daki yurttaşlar da Saddam Hüseyin yönetimindeki Baas rejiminin zulmüne karşı ayaklanarak Baasçı kurumların kontrolünü ele geçirdiler. Raperin’in üzerinden 31 yıl geçmesine rağmen halk hala yetkilileri eleştiriyor ve halka yanıt verilmediğini belirtiyor.

Soranlı hukukçu ve siyasi aktivist Zanyar Hesen, 31 yıl önceki Raperin sonrası durum hakkında ajansımıza şunları söyledi: “Raperin’in amacı, halkı Baas rejiminin zulmünden kurtarmak ve Kürtlere yeni bir gelecek inşa etmek, kendini yönetebileceği bir hükümet, güçlü bir ekonomi, yasal ve etkin kurumlar yarattmaktı ama bu olmadı. İşgalci rejimlerin Kürt halkına karşı yapamadıklarını iktidarı ele geçirenler yaptı ve halkı kendi elleriyle ezdi. ”

Mevcut hükümetin Raperin nedeniyle iktidara geldiğini ve Kürt halkının şimdiki durumunun sebebi olduğunu belirten Zanyar Hesen, sözlerine şöyle devam etti; “İktidardakiler Raperin’in doğurduğu sonuçları kendi ailelerinin çıkarları için kullandılar. Bir iç savaşa girdiler ve binlerce Kürt’ü öldürdüler. Gelip seçimlerde sahtekarlık yaptılar. Yaptıkları bu sahtekarlıklar nedeniyle birkaç dönemdir iktidarda kalıyorlar. İktidarda oldukları için de kendi dayattıklarıyla bölgeyi çok kötü bir duruma soktular.”

Soran bağımsız idaresine bağlı Rewandız’dan Newzad Mihemed adlı genç de konuyla ilgili, “Raperin atalarımızın mücadelesinin ürünüdür. Ancak yetkililerin Raperin’den sonra, Raperin’in amacını gerçekleştirmek için herhangi bir planı yoktu. Raperin’in ardından siyasi partiler; siyasi çatışmalar ve kendi aralarındaki kargaşayla meşgul oldukları için halkın içinde bulunduğu durumdan ve halkın hayatından uzaklaştılar. Bu yüzden halkın herhangi bir umudu; bayrağına, toprağına, vatanına olan sevgisi de kalmadı. Cinayetler önceden hikaye olarak anlatılırdı ama Raperin sonrası daha da çoğaldı. Cinayet, intihar ve göç, bölgedeki partilerin siyasi çalkantıları Raperin sonrası rejimin en kötü ürünleridir” dedi.

Newzad Mihemed, artık tüm Kürtlerin bir başka Raperin’e hazırlanması gerektiğini belirterek, bir Raperin’in bittiğini, Kürt rejimlerinin Kürtlere karşı zulmünden kurtulmak için başka bir Raperin’e ihtiyaç olduğunu söyledi.