15 Şubat Komplosu: 9 Ekim’den 15 Şubat Karanlığına 2. Bölüm

Suriye’ye yönelik savaş tehditleri karşısından Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, 9 Ekim tarihinde Suriye’den çıktı.

Suriye’den çıkışından 10 gün sonra Adana’da Suriye yönetimi, Türk yetkililere “Öcalan artık Suriye’de değil” diyecek ve Önder Apo’nun Suriye’den çıkarılması esasıyla hazırlanan Adana Mutabakatı imzalanacaktı.

9 Ekim’de gelişen komploya karşı Önder Apo daha sonra “Halkımızın gösterdiği direniş komployu boşa çıkarmıştır.’ diyecekti.

Suriye’den çıkışının NATO-Gladio operasyonu olduğunu ifade eden Önder Apo komployla amaçlanan üç şeyin varlığına dikkat çekiyordu:

“Benim teslimimle PKK’nin tasfiyesi karşılığında aynı 1920’lerden Türkiye devletini kendilerine bağladıkları gibi Güney’de kendilerine bağlı, kendi denetimlerinden ve kontrollerinden çıkmayacak bir siyasal Kürt oluşumunun önü açılacaktı. Ki bu kısmen oldu. Ayrıca Kıbrıs’ta Yunanistan’a söz verilmişti. Bir de küçük Ermeni devletine verilen sözler vardı. Türkiye’ye bunlar kabul ettirilecekti”

Önder Apo’nun Suriye’den çıkarılışı ile başlayan 9 Ekim komplosu önce Atina daha sonra ise Moskova’da devam edecekti.

Atina’da Önder Apo’yu karşılama sözü veren hiç bir sözde ‘dost’ orada bulunmayacak, Kürt halk Önderinin girişine izin verilmeyecekti.

Uçağın yönü buradan Moskova çevrildiğinde, komplonun uluslararası boyutu da açığa çıkıyordu.

Moskova’ya da zorlu bir süreç ardından giriş yapabilen Önder Apo, burada 32 gün kaldı.

Sonra Ankara-Moskova arasında varılan Mavi Akım Projesi ve on milyar Dolarlık IMF kredisine karşın, Kürt halk Önderi buradan da çıkmaya zorlandı.

Önder Öcalan’ı taşıyan uçağın 3. rotası Roma oldu.

Dönemin İtalyan Başbakanı Massimo D’Alema’nın tavrı dürüst ama yetersiz olarak değerlendiren Önder Apo, kendisine siyasi güvence verilmediği için 16 Ocak’ta Champigno Havaalanı’ndan özel bir uçakla Roma’dan ayrıldı.

”Rusya’ya ikinci sefer gidişim hataydı.” diyen Önder Öcalan, kendisine Ermenistan sözünün verildiğini ancak Tacikistan’ın başkenti Duşanbe’ye götürüldü.

Burada bir hafta bir odada bekletilen Önder Apo, tekrar Moskova buradan da Atina’ya gitmek zorunda bırakıldı.

Yunan siyasetçi Nagzakis’in kayınvalidesinin evinde bir gece kalan Önder Apo, daha sonra o anı ‘O geceden sonra bir nevi ölüm kampına doğru gidiş başladı.’ şeklinde tanımlayacaktı.

Beyazrusya üzerinden Hollanda’ya götürülme sözü verilen Önder Apo buradan bir gladio uçağı ile kaçırılarak, Kenya’ya götürüldü.

Önder Öcalan burada Yunan elçiliğinde tutuldu.

9 Ekim 1998’den 15 Şubat 1999’a kadar dört aylık bir gladio operasyonu ardından uluslararası bir komployla Türkiye’ye getirildi.

Önder Apo Türkiye’ye getirilmeden önce 4 Şubat’ta bir CIA heyeti MİT ile görüşerek bir protokol imzalandı.

Önder Apo’nun temsil edilmesi temelinde hazırlanan bu protokolden sonra İmralı cezaevi boşaltılarak, hazırlıklar yapıldı.

Önder APO 16 Şubat saat: 03.00’de İmralı ada zindanında tutsak edildi.

Bunları da beğenebilirsin