Kasr-Şirin Antlaşması: Kürdistan’ın parçalanmasının ilk adımı

Kasr-ı Şirin veya Zehab Antlaşması’nın üzerinden 383 yıl geçti. Osmanlı ve İran devletleri, aralarındaki savaşı sonlandırmak için Kürdistan topraklarını ve Kürt halkını kurban etti. 17 Mayıs 1639 tarihinde Kasr-ı Şirin Antlaşması ile Kürdistan iki parçaya bölündü.

23 Ağustos 1514 tarihinde Osmanlı Padişahı Sultan Selim ile İran Şahı Şah İsmail Safevi arasında bir savaş başladı. Kürdistan toprakları da bu savaş ve yıkımın yeriydi. Hem Safevi hem de Osmanlı güçleri sınırlarını genişletmek için Kürtleri ve Kürdistan’ı savaşlarına dahil etti. Bu yıkım savaşı Osmanlılar ile Safeviler arasındaydı. Ne kendi topraklarındaydılar ne de toprakları için savaşıyorlardı, savaşları sadece kendi çıkarları uğrunaydı.

Kendi savunmaları için Kürt halkını kurban ettiler

125 yıllık savaş ve yıkımın ardından 17 Mayıs 1639 tarihinde Safevi Şahı Şah 1. Abbas ile Osmanlı Padişahı Sultan 4. Murad arasında Kasr-ı Şirin veya Zehab Antlaşması imzalandı. Bu antlaşmada yer alan bazı maddeler Kürtler için tehlikeliydi. Çünkü Kürtleri ve Kürdistan topraklarını parçalıyordu. Kürt halkı iki tarafın da savunması için bir araç olarak kullanıldı.

Osmanlılar ile Safeviler arasındaki Kasr-ı Şirin veya Zehab Antlaşması 17 Mayıs 1639 tarihinde Doğu Kürdistan’da Şirin Sarayı yakınlarındaki Zehavi şehrinde imzalanmıştır. Bu antlaşma ile işgalci Osmanlı ve Safevi devletleri arasında süregelen uzun savaş sona erdi.

Bu antlaşma Kürdistan topraklarında imzalandı. Kürdistan topraklarındaki işgalciler ilk resmi paylaşmayı da bu antlaşma ile yaptı. Tüm çözümlerini Kürdistan topraklarını paylaşmak üzerine kurdular. Antlaşma Kürtler ve Kürdistan üzerine imzalandı ancak ne Kürt halkı bilgilendirildi ne de antlaşmada bir Kürt temsilcisi yer aldı.

Kürdistanı böldüler

Zehab Antlaşması hükümlerine göre Kelhuri aşiretleri ve Doğu Şarezur toprakları Safevi yönetiminde kalacak ve Mukriyan aşiretlerinin yeni çizilen sınır hattındaki toprakları ikiye bölünecekti. Doğu Kürdistan’daki kısmı Safevi devletine, diğer kısmı da Osmanlı Devleti’ne bırakılarak idari olarak İstanbul’a bağlandı.

Bu antlaşma ve Kürdistan’ın parçalanmasından sonra Fars, Türk ve Arap paşalar bu bölünmeden fayda sağladılar. Kürt düşmanları sadece Kürdistan’daki bazı ayaklanmaları bastırmak için yan yana geldiler. Bu devletler arasında her zaman çatışmalar vardı. Sürekli olarak Kürt halkını kendi çıkarları için diğer devletlere karşı kullanma girişimleri olmuştur.

Kürdistan, tarih boyunca coğrafyası nedeniyle işgalcilerin saldırısına uğramıştır. Bu da, tüm işgalcilerin gözünü Kürdistan topraklarına dikmesine sebep olmuştur. Dolayısıyla Kürdistan üzerine imzalanan hiçbir antlaşma Kürt halkına fayda sağlamamıştır.

Kürt halkının kaderiyle oynadılar

Tarihçiler ve araştırmacılara göre Kürdistan’ın toprak, su ve aşiretlerinin paylaşılması Kürtler açısından siyasi, ekonomik, sosyal ve yasal sorunlar doğurmuştur. Çünkü bu parçalanma Kürt halkının fikir ve kararlarından bağımsızdı. Tümü Kürt ulusunun birliği ve inşasına engeldi.

Kasr-ı Şirin Antlaşması’nın üzerinden 383 yıl geçti. Tarih sayfalarına bakıldığında yanlış yöntemlerle müdahalelerde bulunulduğu ve bu müdahalelerin olumsuz anlamda günümüze kadar devam ettiği görülmektedir. Çünkü bu antlaşma, Safevi devleti ile Osmanlı devleti arasında imzalanan tüm antlaşmaların temelidir.

Dr. Abdulrahman Qasimlo, Kürdistan ve Kürt kitabında Kasr-ı Şirin Antlaşması ile ilgili şunları yazmıştır; “Bu antlaşma, Kürt halkının tüm geleceğine müdahale eden ve Kürt tarihi açısından büyük bir felaketti.”

Birinci Dünya Savaşı ve Osmanlı devletinin emperyalizme karşı çöküşü, Lozan Antlaşması ve Kürdistan’ın dört parçaya bölünmesinin tümü Zehab Antlaşmasının etkilerindendi.

Bu anlaşmaların tamamı Kürt halkının zararınadır. Çünkü İşgalcilerin çıkarları bunu istiyordu. Kürt halkının bağımsız bir statüsünün olmaması, bu antlaşmalar sırasında Kürtlerin doğrudan bir temsilcisinin olmaması, işgalci devletlerin kendi çıkarlarına göre antlaşmaları yapmasına ve Kürt halkının kaderiyle oynanmasına sebep oldu.

Bunları da beğenebilirsin