Ulusal Birlik Savaşçısı: İbrahim Ehmed

Kürt direniş tarihinde kadim bir siyasi ve edebi mirasa sahip ve Kürtlerin birliği için en çok mücadele edenlerden biri olan Kürt yazar ve aydın İbrahim Ehmed, 20. yüzyılda Güney Kürdistan’ın entelektüel ve siyasi çevresinde önemli bir yere sahiptir. Kongreya Neteweyî ya Kurdistanê (Kürdistan Ulusal Kongresi-KNK) üyesi olan İbrahim Ehmed Kürt halkı açısından birliğin çok önemli olduğunu görmüştür.

Kürt aydın ve siyasetçi İbrahim Ehmed, hayatının çoğunu Kürt halkının mücadelesine harcayarak ulusal birlik için miras oldu. Ömrünün son zamanlarında kendini PKK üyesi olarak tanımlayarak, tüm Kürtlerin kaderinin, Kuzey Kürdistan’daki Özgürlük Hareketiyle bağlantılı olduğunu söyledi.

İbrahim Ehmed, 6 Mart 1914 tarihinde Süleymaniye’de tanınmış bir ailede dünyaya gelir. Bir Kürt subayı olan amcası Remzi Fatih’in onun üzerindeki etkisi büyük olur. Remzi Fatih, İbrahim Ehmed’i okula gönderir ve ortaokulu bitirene kadar da onu etkiler. Ehmed, 1937’de Bağdat’ta Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Üniversitede bir grup Kürt öğrenciyle birlikte ‘Lawên Kurd’ adlı bir grup oluştururarak, ‘Diyarî Lawan’ adlı bir dergi çıkarırlar.

Kürt yazar ve aydın İbrahim Ehmed, hayatı boyunca Kürdistan’daki birçok siyasi çevrelerde öncü rol oynamıştır. Siyasi çalışmalarının yanı sıra gazetecilik alanında ve Kürt edebiyatında da önemli bir rol oynar.

İbrahim Ehmed, Avrupa’da Kürdistan Ulusal Kongresi’nin (KNK) kurulmasından sonra KNK’ye üye olur. Daha sonra KNK başkanlığına aday gösterilir, ancak sağlık durumu nedeniyle KNK başkanlığına aday olmayacağını söyler.

Entelektüel faaliyetler

18 yaşında gazeteciliğe başlar ve yazdığı yazılar Jıyan gazetesinde yayınlanır. 1939-1949 yılları arasında Eladin Secadi ile birlikte Gelawêj dergisini çıkarırlar. Bu sırada Kürdistan gazetesinin de sahibiydi. Daha sonra bir süre Rızgar adlı bir dergi çıkarır. İbrahim Ehmed Xebat gazetesinde de imtiyaz alarak bu siyasi gazetenin sahibi ve editörü olur. 1961’de hem Xebat hem de Kürdistan gazeteleri, yayınları sebebiyle Irak hükümeti tarafından kapatılır. 1949’da bir buçuk yıl hapis cezası alan İbrahim Ehmed yeniden tutuklanır.

Güney Kürdistan’daki Komeleya Jiyanewey Kurdistan’ın(JÊKAF) şube kurucusu ve başkanı olan İbrahim Ehmed, 1947’de Gelawêjxan adıyla bilinen Sacide Salih Fetah ile evlenir ve bu evlilkten Helo, Hawrê, Hêro, Şanaz, Hetaw, Liloz ve Mıjde adlarında yedi çocuğu olur.

Kürdistan gazetesi kapatıldıktan sonra 1947 yılında İbrahim Ehmed ve JÊKAF şubesi Kürdistan Demokrat Partisi’ne katılmaya karar verir.

Mela Mustefa Barzani, 1951 yılında Kürdistan’dan Rusya’ya gittikten sonra KDP’nin başkanlığını devralır. KDP’nin 1953 yılında yapılan ikinci kongresinde oy çokluğu ile KDP genel sekreterliğine seçilir ve 1961 yılına kadar bu görevi yürütür.

14 Temmuz 1958 tarihindeki Irak Devrimi’nden sonra, İbrahim Ehmed ve KDP üyelerinden oluşan bir heyet, Irak’ın yeni anayasasında Kürtlerin haklarının tanınması için yetkililerle görüşmek üzere Bağdat’a gider. Ancak görüşmelerde taleplerinin çoğu reddedilir.

Eylül devriminin başlamasıyla birlikte dağa yönelir ve siyasi alanda devrime öncülük eder ve büyük etkisi olur. 1975 devriminden sonra Avrupa’ya gider ve hayatının çoğunu İngiltere’nin başkenti Londra’da geçirir.

İbrahim Ehmed 1994 yılında Mamoste Mihemed Resul (Hawar) ile birlikte Mihemed Emîn Pêncewini aracılığıyla Lübnan’daki Bekaa Kampı’nda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve ile bir araya gelir.

Bekaa’daki bu görüşmenin ardından, 1995 yılında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, İbrahim Ehmed ve Mamosta Hawar’a kendi el yazısıyla yazdığı bir mektup gönderir. Önder Öcalan mektupta, İbrahim Ehmed ve Mihemed Resul ile yaptığı görüşmeyi tarihi ve büyük bir adım olarak nitelendirir.

İbrahim Ehmed, görüşmenin ardından Kürt halkının 50 yıllık mücadelesi ve Kürt hareketinin birçok bilinmeyen yönünü ayrıntılı olarak anlatan ‘Tarih Mahkemesi’ adlı bir kitap yazar.

İbrahim Ehmed, kitabının bir bölümünde Türk devletinin düşmanlığıyla ilgili bir deneyimini şöyle anlatıyor; “Irak’taki 14 Temmuz devriminden sonra bir Türk büyükelçisi yanıma geldi, bana öfkeyle şikayette bulunarak, ‘Devlet adına sizi kınıyorum, çünkü devletimizin işlerine karışıyorsunuz.’ Ben de kendisine sordum, biz neye karışıyoruz dedim. Cevap olarak ‘Kürt meselesi’ dedi. Tekrar sordum ‘Ülkenizde Kürt var mı?’ dediğimde ‘Hayır Kürt yok’ dedi.”

İran, Türkiye, Irak ve Suriye hükümetlerinden Kürtlere asla dost olmayacağını söyleyen İbrahim Ehmed, iç savaşla ilgili olarak, “PKK ile hiçbir şekilde savaşamayız” der.

Bu yüzden İbrahim Ehmed, Türk devletini Kürt halkının baş düşmanı olarak tanımlayarak, şöyle diyor; “Türk devleti, sadece Kuzey Kürtlerinin değil, Kürdistan’ın tüm parçalarındaki Kürtlerin düşmanıdır. Bu yüzden bütün yurtseverler Kürt ler düşmanlarını tanımalı ve bilmelidir. Kuzey Kürdistan’daki Kürtler haklarını alamazlarsa, Kürdistan’ın diğer parçalarında bir Kürt Devleti kurulması durumunda diğer devletlerin onu yok etmeyeceklerinin garantisi olmaz.”

İbrahim Ehmed edebiyat alanında da ‘Jana Gel’, ‘Kiwêrewerî’, ‘Piştî tîra kevan’ gibi daha birçok değerli eser kaleme almıştır. Aynı zamanda şiir alanında da oldukça yeteneklidir.

1937 yılında Arapça yazdığı ‘Alakrad we alereb’ adlı kitapçık bugüne bile Irak’ta Kürtler ve Araplar arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi konusunda bir program olarak değerini koruyor.

İbrahim Ehmed’in siyaset felsefesi, ulusaldı. Kendisi de ulusal bir kişilik olarak tanımlardı. Yazılarının ve eserlerinin çoğu ulusal meseleler üzerinedir. Tüm yaşamı boyunca Kürdistan işgalcilerinin zulmüne karşı çıkmıştır.

1996 yılında verdiği bir röportajda Kürt birliğinin önemine dikkat çeken İbrahim Ehmed bu konuda, “Düşmanlarımız bizi ve ülkemizi dört gözle izliyor. Bir adım ilerlememiz ve kazanımlarımızı görüp bu ilerlemenin ve kazanımların genişlemesinden korkuyorlar. Biz bunu neden anlamıyoruz? Düşmanlarınıza izleyin ve onların rahatız olduğu şeylerin bizim yararımıza olduğunu anlayın” demiştir.

İbrahim Ehmed, Tarih Mahkemesi adlı kitabında şöyle der: “Kürt parti ve kurumları arasında arabuluculuk yapmak, bakış açılarını yakınlaştırmak, aralarında ilişki kurmak ve sorunları çözmek için ulusal bir kongre şarttır. Bu kongre hem içeride hem de dışarıda Kürtleri temsil edebilmeli ve stratejik rolünü üstlenebilmelidir.”

Önder Öcalan’dan Mektup

“Mamoste İbrahim Ahmed ve Hewar (Mihemed Resul) adına çok mutlu oldum. Görüşmemiz ve buluşmamız tarihiydi. Büyük bir adımdı. Kürt halkı ve Ulusal Kongre’nin kurulması adına büyük bir başarıydı. Tüm yaşamınız boyunca her zaman sağlık ve başarı diliyor ve sizleri selamlıyorum.”

İbrahim Ehmed, 8 Nisan 2000 tarihinde 86 yaşında İngiltere’nin başkenti Londra’da hayatını kaybetti. Cenazesi Süleymaniye’deki Selim Beg Mezarlığı’na defnedilmiştir.

Bunları da beğenebilirsin