“Şehit anneleri bu ahlaksızlığa sessiz kalmasın”

Şehit Rüstem Cudi Mülteci Kampı’ndaki (Mexmûr) şehit anneleri, Birleşmiş Milletlerin kimyasal silah kullanımına karşı sessizliğini kınayarak, “Şehit anneleri bu ahlaksızlığa sessiz kalmasın” dedi.

Kürdistan özgürlük gerillalarına karşı koyamayan Türk devleti, yasaklı olmasına rağmen gerillalara kimyasal silah kullanımına başvurmuş, uluslararası kamuoyu ve insan hakları örgütleri bugüne kadar Türk devletinin bu eylemlerine karşı sessizliğini korumuştur.

Şehit Rüstem Cudi Mülteci Kampı’ndaki (Mexmûr) şehit anneleri, insan hakları örgütlerinin ve uluslararası kamuoyunun sessizliğine tepki göstererek annelere ve şehit ailelerine bu haksızlığa karşı yönlerini özgür dağlara dönmesi noktasında çağrıda bulundu.

‘Dünya bu vahşete ve kimyasal silah kullanımına sessiz kalıyor’

Şehit Avaşin Zagros’un annesi Helim Çeli, konuşmasında Güney Kürdistan’ın işgalini kınayarak şunları söyledi:  “Eğer bugün Mesûd Barzanî Türk devletiyle ortaklık yapmasaydı bu kadar gencimiz şehit olmazdı. Son olarak 5 gerillamız onların eliyle şehit edildi. Ellerini vicdanlarına koysunlar, eğer onlarda namus ve şeref varsa düşmanlıkla ortaklık yapmasınlar. Erdoğan her Cuma camiye giderek din üzerine konuşuyor. Çocuklarımıza karşı başarısız olduğunda ise kimyasal silahlara başvuruyor. Eğer o Müslüman olsaydı çocuklarımıza karşı kimyasal silah kullanmazdı. Dünya bu vahşete ve kimyasal silah kullanımına sessiz kalıyor. Kendilerini insan haklarından sorumlu gören devletlerin gerillalara yönelik kimyasal silah kullanımına sessiz kalmaması gerekiyor.”

‘Şehitlerimizin ve savaşçılarımızın izinde olacağız’

Saddam Hüseyin’in cezalandırıldığı gibi Erdoğan’ında kimyasal silah kullanıldığı için cezalandırılması gerektiğini belirten Çelî, “Çocuklarımız özgür dağlarda kendi kimliklerinin ve haklarının mücadelesini veriyor. Bu yüzden şehit aileleri olarak onların emeklerine sahip çıkmamız gerekiyor. Siperde tek bir gerilla kalsa dahi bu zulme karşı direnmemiz gerekiyor. Saddam Hüseyin halka karşı kimyasal silah kullandı ama dünya bu duruma gözünü kapatmadı ve Saddam Hüseyin’i astı. Eğer insan hakları varsa dünyanın Erdoğan’ın yaptıklarına da gözünü kapatmaması gerekiyor. Bütün dünyaya bu haksızlığa sessiz kalmaması için sesleniyorum. Bizler anneler ve şehit aileleri olarak, şehitlerimizin ve savaşçılarımızın izinde olacağımızın sözünü veriyoruz. Erdoğan’ın ve Barzani ailesinin saldırılarının karşısında direnen tüm arkadaşları selamlıyorum.”

‘Amaç Kürt halkını yok etmek’

Şehit Birûsk Zerdeşt’in annesi Taybet Hêşet’î de konuşmasının başında gerillaların direnişini selamlayarak, “Medya Savunma Bölgelerinde son 6 aydır bir direniş yürütülüyor. Zap, Metîna ve Avaşîn’de direnen savaşçılarımızı kutluyoruz. Türk devleti ve KDP kimyasal silahları, tankları ve toplarıyla çocuklarımıza saldırıyor. Uluslararası güçler buna göz yumuyor ve biz bu gerçekliğe gözünü kapatan herkesi kınıyoruz. Kullanımı yasaklanmış bu silahlar, bugün çocuklarımıza karşı kullanılıyor. Bu devletlerin amacı Kürt halkını yok etmektir. Türk devletini ve onun hain, yüzü kara müttefiklerini kınıyoruz.”

‘Kürtler KDP’nin oyunlarına gelmeyecektir’

Konuşmasının sonunda şehit ailelerine ve annelere bu tür eylemler karşısında sessiz kalmama çağrısında bulunan Teybet şunları ifade etti: “ “Vicdanı olan bu eylemleri kabul etmesin. Şehit annelerini ve ailelerini bugün bu saldırılara karşı birlik olmaya, onları çocuklarına ve özgür dağlara doğru yürümeye çağırıyorum. Şu anda sürdürülen bu vahşeti engelleyin. KDP gerillaları öldürerek Kürtler arasında kardeş savaşı başlatmak istiyor. Ama Kürtler KDP’nin oyunlarına gelmeyecektir.”