İdam edilen iki göstericinin yaşadığı acı dolu süreç

“Beni aradı ve ‘Baba cezamız kesildi, bizi idam edecekler’ dedi. Oğlum ağlıyordu ve anneme söyleme dedi’ bunlar 8 Ocak’ta Muhammed Huseyni isimli bir başka genç ile bereber idam edilen 22 yaşındaki Muhammed Mehdi Keremi’nin babası Maşallah Keremi’nin sözleri.

Biri Yarsanlı Kürt olan diğeri de kimsesiz gösterici olarak adlandırılan iki göstericinin idam edilmesi İran ve dünyada büyük bir tepkiyle karşılandı. Siyasi gözlemciler İran rejiminin iki genci planlı bir şekilde idam ettiğini ifade ediyor.

Muhammed Mehdi Keremi’nin babası Maşallah Keremi oğlunun idam edilmesi hakkında İhtimad Gazetesi’ne konuşarak oğlunun rejimin isnat ettiği hiçbir suçu işlemediğini ve oğlunun suçsuz olduğuna dair yemin edebileceğini söyledi.

Her iki genç idam edilmeden önce İran rejimine bağlı bazı dijital medya hesapları sabah saatlerinde ‘güzel haberler’ alacaklarını belirten mesajlar yayınlamıştı. Bu da söz konusu hesapların gençlerin idam edileceğini bildiğini gösteriyor. Daha sonra 8 Ocak sabahı Muhammed Mehdi Keremi ve Muhammed Huseyni idam edildi.

İran rejimi, Muhammed Keremi’nin ailesine oğullarını son kez görme ve vedalaşma fırsatı vermedi. Oğulları diğer siyasi tutsaklar gibi aileye haber verilmeden aniden idam edildi.

Her iki genç de avukat tutma hakkından mahrum bırakıldı. Muhammed Keremi’nin babası İran yargısının oğulları için atadığı avukatın telefonlarına dahi yanıt vermediğini söyledi.

Böyle bir süreçte iki gencin ilk duruşmasından cezanın infazına kadar 40 gün geçmedi.

Muhammed Keremi, gözaltına alındığı ve sorgulandığı sırada fiziki ve psikolojik şiddete uğradığını, ayrıca taciz ve tehdit edildiğini söylemişti.

Muhammed Huseyni’nin avukatı Ali Şerif Zade, Twitter’de paylaştığı mesajında şunları söyledi; “Muhammed idama mahkum edildikten sonra onu ilk kez Kerec hapishanesinde gördüm. Hikayesi çok üzücüydü. Çok işkence görmüştü. Elleri, gözleri ve ayakları bağlanarak bilincini kaybedene kadar işkence edilmiş vücuduna elektrik verilmişti.”

Ali Şerif Zade, bu tür işkenceler sırasında Muhammed Huseyni’den alınan ifadelerin hiçbir hukuki dayanağı olmadığını belirtti.

Her iki genç idam edildikten sonra İran yargı makamları gençlerin cenazelerinin birinci dereceden akrabalarına teslim edileceğini açıkladı. Ancak Muhammed Huseyni’nin cenazesini alacak yakın bir akrabası yoktu.

22 yaşındaki Muhammed Mehdi Keremi, Doğu Kürdistan’ın Sine kentine bağlı Bêcar ilçesindendi. Ancak Elburz’a bağlı Nezerabad’da yaşıyordu. Sporcu olan Muhammed Keremi karete branşında birkaç kez ödüllendirilmişti.

Kimsesiz gösterici denilen Muhammed Huseyni, birkaç yıl önce annesini ve babasını kaybetmişti. Tutuklandığı süre boyunca yaşadıklarını takip edecek kimsesi yoktu. Daha sonradan Muhammed Huseyni’nin bir tavuk çiftliğinde çalışarak geçimini sağladığı öğrenildi.

Duruşma sırasında hakimin Muhammed Huseyni’ye, besic üyesi öldürüldüğü sırada orda ne işinin olduğu sorusu üzerine Huseyni; “Beheşti Sakine Mezarlığı’na gidip annemin ve babamın mezarlarına çiçek dikecektim” yanıtını verir.

Siyasi gözlemciler Muhammed Huseyni’nin dosyasıyla ilgilenecek kimsesi olmadığı, Muhammed Mehdi Keremi’nin ise Yarasanlı bir Kürt olduğu için (Yarsan halkı, İslam Cumhuriyeti’nin 43 yıllık iktidarı boyunca baskılara maruz kalmış ve en temel haklarından mahrum bırakılmıştır) İran rejiminin iki genci planlı bir şekilde idam ettiğini ifade ediyor.

İran rejimi göstericileri korkutmak için iki genci infaz etse de aksine İran’daki prostesto gösterileri daha da şiddetlendi.

İran mahkemesi her iki genci Ruhula Ecemyan isimli Besic üyesini öldürmek suçlamasıyla idam etti. Aynı dosyadan 14 kişi daha suçlanıyor.

İran ve Doğu Kürdistan’daki protesto gösterilerinin başından bu yana 4 gösterici İran rejimi tarafından idam edildi.

Bunları da beğenebilirsin