İsviçre bankalarının gizli bilgileri sızdı: İş insanları, siyasetçiler, istihbaratçılar…

İsviçre’nin en köklü bankası Credit Suisse’de açılan 18 binden fazla banka hesabına dair bilgiler kamuoyuna sızdırıldı. Suisse Secrets (İsviçre Sırları) olarak adlandırılan belgelerde birçok önemli siyasetçi ve yaptırımlar uygulanan iş insanları yer alıyor. İşte belgelerin detayları.

İsmini açıklamayan bir kaynak, toplam değeri 100 milyar doları bulan 18 binden fazla Credit Suisse banka hesabı ile ilgili verileri Almanya’nın Süddeutsche Zeitung gazetesine sızdırdı. Gazete, kendisine aktarılan bilgileri kâr amacı gütmeyen gazetecilik kuruluşu Organize Suç ve Yolsuzluk Raporlama Projesi (OCCRP) ve dünya çapında 39 ülkedeki 46 basın kuruluşu ile paylaştı. Bu basın kuruluşlarının arasında New York Times, Guardian ve Le Monde gibi gazeteler de bulunuyor.

Sızıntı, 1940’lardan 2010’lara kadar geniş bir zamanı kapsasa da bankanın mevcut faaliyetleri hakkında bilgi vermiyordu.

Suisse Secrets nedir?

İsviçre’nin ve dünyanın en ünlü finansal kuruluşlarından biri olarak bilinen Credit Suisse’e yönelik bu araştırmaya “Suisse Secrets” adı verildi.

Sızıntı sonucu banka hesapları ifşa edilenler arasında Ürdün Kralı II. Abdullah, Mısır’ın devrik lideri Hüsnü Mübarek’in iki oğlu, Ermenistan’da Ocak 2022’de istifa eden Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan, Kazakistan Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev’in eski eşi Nadejda Tokayeva gibi siyasetçi ve siyasetçi yakınları yer alıyor.

ABD ve diğer ülkelerden gelen parayla Afganistan’daki cihatçılara para aktaran Pakistanlı bir istihbarat şefi, Venezüela’nın devlet petrol şirketinden para kaçırmak ile suçlanan yetkililer de kayda değer hesaplar arasında bulunuyor.

Bilgiler ayrıca Credit Suisse’in bariz bir şekilde adı kirli isimlere de hizmet vermekten kaçınmadığını ortaya koyuyor.

Neden İsviçre?

Batı Avrupa ülkesi İsviçre, finans sektöründeki itibarı ve bankalarının başarısı ile biliniyor. Ülke, tüm dünyadan servet sahiplerinin gözde yatırım merkezlerinden biri durumunda. İsviçre’de bankaların suç faaliyetleri ile bağlantılı paraları kabul etmesini engelleyen yasalar bulunuyor. Ancak İsviçre’nin kara para aklama ile mücadele ajansının eski yöneticisi Daniel Thelesklaf, yasaların genellikle uygulanmadığını belirtti.

Bankadan açıklama: “Reddediyoruz”

Credit Suisse Sözcüsü Candice Sun ise bankaya yöneltilen suçlamaları reddetti ve açıklamasında şu sözlere yer verdi:

“Credit Suisse, bankanın sözde işletme pratikleri hakkındaki iddiaları ve çıkarımları şiddetle reddetmektedir. Sızıntılardaki birçok hesap, yasaların, pratiklerin ve finansal kuruluşlardan beklentilerin günümüzden çok daha farklı nitelik taşıdığı zamanlara dayanıyor.”

Sözcü Sun, müşteriler hakkında yorumda bulunamayacağını ancak sızdırılan birçok hesabın zaten kapandığını belirtti. Hâlâ aktif durumdaki hesaplarla ilgili de gerekli adımların atıldığını sözlerine ekleyen Sun, sızıntı hakkında ise “bankayı ve son yıllarda büyük bir değişim geçiren İsviçre finans sektörünü itibarsızlaştırmayı amaçlayan ortak bir çaba” yorumunda bulundu.

Sızan hesaplarda hangi önemli isimler var?

  • Ürdün Kralı II. Abdullah

1999’dan beri Ürdün’ü yöneten, geniş yetkileriyle ifade özgürlüğünü kısıtlama ve muhalefeti bastırmakla suçlanan Kral Abdullah’ın Credit Suisse’de bulunan yedi ayrı hesaptaki serveti 224 milyon dolardan daha fazla.

Geçen yıl yayımlanan Pandora Belgeleri de Kral Abdullah’ın, gizli şirketlerden 100 milyon dolar kaçırarak İngiltere’de ve Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) lüks konutlar satın aldığını ortaya çıkarmıştı.

  • Eski Ermenistan Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan

Ocak 2022’de istifa eden ve kısa süre sonra Karayip ülkesi St. Kitts ve Nevis vatandaşlığı aldığı ortaya çıkan Armen Sarkisyan’ın ise dört ayrı hesapta 13 milyon doların üzerinde varlığı bulunuyor.

  • Kazakistan’dan iki önemli isim

Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in büyük kızı Dariga Nazarbayeva’nın değeri 23,5 milyon doları aşan altı ve mevcut Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’in eski eşi Nadejda Tokayeva’nın ise 1,6 milyon değerinde bir hesabı da belgeler arasında.

  • Hüsnü Mübarek’in oğulları

Credit Suisse’de hesabı bulunan diğer isimler arasında ise Mısır’ı 1981-2011 yılları arasında yöneten Hüsnü Mübarek’in oğulları Alaa ve Cemal Mübarek yer alıyor. 196 milyon dolar değerinde altı farklı hesaba sahip Avukatları iddiaları yanıtsız bırakırken Mübarek kardeşlerin bu serveti yasadışı bir yolla veya kayırmacılıkla elde etmediği belirtildi.

Listede isimleri bulunan diğer dikkat çekici isimler ise şöyle:

Pakistan istihbarat şefi General Akhtar Abdurrahman’ın oğulları, Venezüela hükümet yetkilileri, İtalya’nın en büyük mafyası olarak bilinen Ndrangheta’ya yakın isimlerden Antonio Velardo ve Sırp uyuşturucu baronu Rodoljub Raduloviç.

Listede Tunus, Libya, Suriye ve Yemen gibi ülkelerden yetkililer de bulunuyor.

İstihbaratçıların nasıl İsviçre bankalarında parası olur?

Sızıntıların sadece Credit Suisse için değil aynı zamanda dünyanın en gizli bankacılık yasalarından birini elinde tutan İsviçre için bir kriz tehdidi oluşturabileceği düşünülüyor.

CIA’in Orta Doğu ajanlarından Robert Baer yazdığı kitapta [Görmedim, Duymadım, Bilmiyorum], zaman içinde ödeneklerinin nasıl azaldığını anlatır. Bu şikayeti diğer casus kitaplarında da görebilirsiniz. Çok daha fazla para kazandıkları ve harcayabildikleri Soğuk Savaş döneminin son zamanlarından başlayarak günümüze gelen bu kısıtlamalardan etkilenmeyen casusluk teşkilatı mensupları olduğu anlaşılıyor. Çünkü dün duyurulan Credit Suisse sızıntıları arasında dünyanın dört bir yanından 15 istihbaratçının hesapları olduğu görülüyor.

Kendilerinin ve ailelerinin büyük meblağlı hesaplarına rastlanılan bu 15 istihbaratçı, “Teröre Karşı Savaş” başlığı altında mücadele ettiklerini iddia eden, yolsuzluk ve işkenceyle suçlanan rejimlerin mensupları. Hesap sahipleri arasında Ürdün, Yemen, Irak, Mısır ve Pakistan’dan istihbarat şefleri ve akrabaları da var. Bazıları mali suçlar, işkence veya her ikisiyle birden suçlanmış.

OCCRP bunlara dair bir örnek veriyor; 2008 tarihli casusluk filmi “Body of Lies”da kurgusal karakter Hani Salaam, Russell Crowe ve Leonardo DiCaprio tarafından canlandırılan CIA ajanlarının teröristleri yakalamasına yardım etti. Film kurgusal gözükse de Salaam’ın karakterinin gerçek bir kişiye yani Sa’ad Khair adında Ürdünlü bir casusa dayandığı kaydediliyor.

Khair, 2000 ile 2005 yılları arasında Ürdün’ün Genel İstihbarat Müdürlüğü’nün (GID) başındaydı ve teröre karşı savaşta önemli bir ABD müttefiki olarak görev yaptı. Ancak sinemalarda ABD’ye yardım eden şık bir kahraman gibi sunulmasına karşın, Khair’in gerçek hayattaki faaliyetleri ahlaki açıdan sorunlu. İddiaya göre petrol kaçakçılığı yapmanın yanı sıra, Ürdün’ün Amerika’ya iade programında oynadığı rolü denetledi, mahkûmlara işkence yapmalar ve mahkeme dışı yargılamalarla suçlanan bir ajansı yönetti. 2003 yılında Credit Suisse’de kişisel hesap açtı.

Credit Suisse’de büyük miktarda para saklayan tek casus Khair değil. Gazeteciler, dünyanın dört bir yanından en az 15 önde gelen istihbaratçının veya yakın aile üyelerinin bankanın müşterisi olduğunu tespit etti. Kimliklerin tam tespit edilemediği daha çok istihbaratçı şüphesi de var. Ama tam kesinleşmediği için onlar bu sayıya dahil değil.

Bunları da beğenebilirsin