KODAR Eşbaşkanı: İran’da kadın sorunlarının çözümü için üçüncü hattın güçlendirilmesi çok önemlidir -2

KODAR Eşbaşkanı Gulan Fehim, İran’daki iktidarın kadınların sorunlarını çözebilecek güçte olmadığına ve bu nedenle üçüncü bir yolun geliştirilmesi ve güçlendirilmesiyle şimdiki sistem haricinde bir alternatif oluşturulmasının önemine değinerek kadının iradesi ve kimliğini gözetmeyen herhangi bir sistemin geleceğinin olmadığını söyledi.

Komelgeha Demokratîk û Azad a Rojhilatê Kurdistanê (Demokratik ve Özgür Doğu Kürdistan Topluluğu-KODAR) Eşbaşkanı Gulan Fehim, ajansımız Rojnews ile yaptığı söyleşinin ikinci bölümünde iktidarın kadına karşı tutumu ve sorunların çözümü hakkında konuştu.

Ayaklanma zafere ulaşır ve mevcut hükümet devrilirse, kendilerini alternatif olarak gören güç ve hareketler, kadınların hak ve özgürlüklerini resmi olarak ne düzeyde tanıyacak?

Şüphesiz başarıyı engelleyen nedenlerden biri de, İran’daki felsefeleriyle aynı erkek egemen bilince vakıf olmadan ve bağımsız bir şekilde mücadele eden engelleyici güçlerin artmasıdır. Eğer şimdi bu güçlerin verdiği mücadelenin temeli kadınların özgürlük sorunu olsaydı kesinlikle önemli bir değişim ve dönüm noktası olurdu. Bugün İran’da bir taraftan kadına yaklaşımı herkesçe bilinen velayet-i fakih hattını, öte yandan şahlığı geri getirmek isteyenlerin öncülüğünde toplumda kalıcı hale gelmek isteyen batı hattını görüyoruz. Her iki hattın da kadın sorununu çözme gücü yoktur.

Şahlık iktidarını yıkan nedenlerden biri de kadına olan düşmanlıklarıydı. Kendilerini demokratik bir blok olarak göstermeye çalışıyorlar ancak kadınların sorunlarını çözmeye yönelik herhangi bir projeleri veya programları yok. Bu nedenle bu aşamada üçüncü bir hattın ve mevcut sistemin dışında bir alternatifin üretilmesi ve güçlendirmesi oldukça önemlidir. Modernite adı altında kadını meta olarak gören, kadına namus gözüyle bakan, kadının hiçbir şekilde düşünmesini istemeyen ve kadının iradesi ve taleplerini göz ardı eden bir fikir, kadınların mevcut koşullarında olumlu bir değişim ve dönüşüm yaratamaz. Bu hatlar tarafından şimdiye kadar kadın haklarının resmi olarak tanınması için gösterilmiş istek ve irade de oldukça sınırlı ve yetersizdir. Kadın özgürlüğü yalnızca birkaç konuyla sınırlıyorlar.

İran halkları güçlü bir mücadele kültürüne sahiptir ancak zafere ulaşılması için alternatif bir projeye ve sisteme ihtiyaçları var. Kürdistan Özgür Yaşam Partisi (PJAK), kadın ve toplum sorunlarını çözmek için temelini insanca yaşamı ve eşitliği temel alan KODAR’ı kurarak demokratik sistemi gündeme almıştır. PJAK ve KODAR’ın mücadelesi, kadın kimliğinin resmi olarak tanınmasını temel almaktadır. Tüm paradigması, kadın özgürlüğü temelinde demokratik toplum ve ekoloji üzerine kuruludur. KJAR, aynı zamanda tüm kadınların bu çerçevede kendini örgütleyebileceği ve otoriter ve erkek egemen sistem karşısında etkili ve başarılı bir şekilde mücadele yürütebileceği alternatif bir sistemdir.

Kürt ve İranlı kadınlar İran rejiminin yıkılması veya yoluna devam etmesi ihtimallerinde haklarını nasıl koruyacaklar? Başka bir deyişle kadınlar hak ve özgürlüklerini nasıl elde edecek?

Kadınlar işgalci İran rejimine karşı yıllardır mücadele ediyor. Ve bu son harekette vahşi rejimin idam, gözaltı ve işkence politikasını göze alarak protesto ve mücadelelerine birlik olarak devam ettiler. Bu onurlu ve değerli ısrar, iyi bir sonuç doğuracaktır. Ayrıca rejimin kadınlara ve halklara yönelik baskı ve saldırılarını daha da şiddetlendirme ihtimali var. Ancak her durumda önemli olan, kadınların özgürlük devriminin kazanımlarını koruyabilmeleridir. Bu alandaki zafer, kadınların her konuda kendini eğitmesi, örgütlemesi ve öz savunma çerçevesinde perçinlenecektir. Birlik ve ortak mücadelenin geliştirilmesinin zaferin devamını sağlayacağına inanıyorum. Doğu Kürdistan ve İran’daki kadınların mücadelesi, kadınların gücünün en üst seviyeye ulaşmasını ve kadının toplumu tekrar kendi etrafında birleştirmesini sağlamıştır. Kadının değişim ve zaferdeki gücünü ve etkisini bir kez daha gördük.

-Doğu Kürdistan ve İranlı kadınlara mesajınız nedir?

Kürt kadınları son gösterilerde öncü bir rol oynadı. Bu durum özgürlüğün işaretidir. Kadınların bu gücü, kadın özgürlük devrimi açısından büyük bir zafer ve kazanımdır. Kadın iradesini ve kimliğini dikkate almayan, inkar eden, temel almayan hiçbir sistemin kalıcı olamayacağını bir kez daha ispatladı. Bu sistemler mücadele, devrim ve engellerle karşılaşmaya devam edecek. Kadınların birliği, destek ve dayanışmaları önemli bir adım, gelişme ve başarıdır. Şu anda çatışmayı derinleştirmeye, cinsiyetleri ve halkları birbirlerinden uzaklaştırmaya çalışan devletçi fikir ve sisteme karşı, toplum birliğinin kadınların etrafında şekillendiğini görüyoruz. Başka bir deyişle, gerçekleşen şeyin demokratik ulus zemin ve temelinin oluşması olduğunu söyleyebiliriz. Kadınlar mücadeleleri ile İslam cumhuriyetinin yarattığı bölünmeyi sona erdirmiş, birlik ve beraberliği sağlamıştır. Bu da büyük bir kazanımdır ve halkların mücadele tarihi için çok önemlidir.

Toplum demokratik bir sistem talep ediyor’

İran toplumu devletçi ve otoriter bir sistemi kabul etmiyor ve alternatif bir demokratik sistem talep ediyor. Kürt kadınlarının öncülüğünde tüm kadınlar, ‘Jin, Jiyan, Azadi’ sloganıyla felsefi ve ideolojik alanda taleplerini dile getiriyor. Kadınlar bu sloganla tüm sistemi ve cinsiyetçiliği reddederek sorgulamıştır. Yanlışlarla dolu bir hayatı kabul etmiyorlar. Kadınların talepleri anlamlıdır. Önemli olan, kadınların artık kendi sistemlerini kurma zamanının gelmiş olmasıdır. Bu, demokratik modernite bilinci ve demokratik ulus temelinde gerçekleşiyor. Kendi gücüne güvenerek mücadeleyi geliştirmek, bu yoldaki zaferi garantiliyor. İran’daki tüm halklar ve sınıfların arzusu, temel değişimler ve özgürlüğe kavuşmaktır. Bu anlamda herkes kadın devriminin sürecinde ve zaferinde önemli ve etkili bir rol üstlenebilir.

Bunları da beğenebilirsin