KDP, seçimler öncesi işgalci Türk devletinin tanklarını Hewlêr’e konuşlandıracak mı?

HABER MERKEZİ

İşgalci Türk devletinin Güney Kurdistan’ı işgali en yüksek seviyelere ulaştı. İşgalci Türk askerleri Ankara’daymış gibi elini kolunu sallayarak Güney Kurdistan topraklarında geziyor. Türk devletinin bu pervasızlığına karşı en dikkat çekici olan şey ise Irak ve Bölge hükümetleri ile siyasi partilerin işgal karşısındaki sessizliğidir. Bu durum kendisiyle birlikte birçok soru işareti yaratıyor. KDP seçimler öncesi Türk devletine ait tank ve topları Hewlêr’e getirecek mi?

İşgalci Türk devletinin Güney Kurdistan ve Irak topraklarına yönelik işgali öyle bir düzeye geldi ki hiçbir dönemde bu denli geniş bir alana konuşlanmamıştı. Şimdiye kadar ağırlıkta Kurdistan dağlarına yönelen işgalci Türk devleti artık ilçe ve kent merkezlerine girip kendi toprağıymışçasına hareket ediyor. Türk devleti tüm dünyanın gözü önünde yüzlerce tank ve topunu, on binlerce askerini Güney Kurdistan topraklarına konuşlandırdı. Yine yollara noktalar kurup kimlik kontrolleri yapıyor, köyleri boşaltıp halkı zorla göçertiyor.

CPT

Toplumsal Barışı İnşa Timleri (CPT), işgalci Türk devletinin Güney Kurdistan topraklarına yönelik askeri sevkiyatına ilişkin yaptığı açıklamada işgalci Türk devletinin son 10 gün içinde Kurdistan Bölgesi topraklarına yaklaşık 300 tank ve zırhlı araç konuşlandırdığını bildirmişti.

Yeni aşama!

İşgalci Türk devletinin yıllardır devam eden işgal saldırıları yeni bir aşamaya geçti. İşgalci Türk devleti işgal planları kapsamında ayın 22’sinde onlarca araçlık tank ve zırhlı araçlardan oluşan bir askeri konvoyu Duhok kentine bağlı Amêdiye ilçesinin Kani Masî beldesine geçirdi. Aynı askeri sevkiyat bir gün sonra yani ayın 23’ünde de devam etti. Yine ayın 4’ünde ağır silah ve zırhlı araçlardan oluşan askeri bir konvoyu Duhok’un Amêdiye ilçesine konuşlandırdı.

Rojnews’in işgalci Türk devletine bağlı askerlerin Güney Kurdistan’ın köylerine konuşlandırıldığı ve kontrol noktalarında yurttaşlara yönelik kimlik kontrolü yaptığı yönündeki haberlerinin ardından işgalci Türk devleti olayı reddeden açıklamalar yapmak zorunda kaldı. Ancak özel ajanslardan servis edilen görüntülerde Türk devletinin Duhok’ta kontrol noktaları koyarak yurttaşlara kimlik kontrolü yaptığı görülüyor.

Yurttaşlara yönelik kimlik kontrolü haberlerinin ardından işgalci Türk devletine ait askerler Güney Kurdistan’ın köylerine girdi. Askerlerin köylerdeki rahat tavırları dikkat çekiyor. Bunun yanında, işgalci Türk ordusu sivil yerleşim alanlarını bombalayarak halkı tehdit ederek köyleri boşaltmaya çalışıyor.

Köyler zorla boşaltılıyor

29 Haziran’da işgalci Türk ordusuna ait savaş uçakları Duhok’a bağlı Dêralok nahiyesinin merkezini bombaladı. Bombardımanın ardından Metîna Sıradağları’nın eteklerinde bulunan Dergela Musebegê köyü zorla boşaltıldı. Yine Türk devleti dün Asurilerin yaşadığı Mîska köyünü bombaladı. Köyün merkezine giren işgalciler köylülere ait bağ ve bahçeleri ateşe verdi. İşgalcilerin köyleri zorla boşaltmaları akıllara Kuzey Kurdistan’da 90’larda yaşanan köy boşaltmaları getiriyor.

Sessizlik ve işbirlikçilik!

Tüm bu saldırı ve işgaller Irak ve Bölge hükümetlerinin gözün önünde meydana geliyor. Şüphesiz KDP işgalci Türk devletinin ortağıdır. KDP’nin işgale karşı çıkması bu saatten sonra mümkün görünmüyor. Bununla birlikte en ilginç olan şey ise Irak’ın işgal saldırıları karşısındaki sessizliğidir. Yine Güney Kurdistan’daki diğer siyasi partilerin işgale karşı ciddi bir tavır almamasıdır. Tüm bu sessizlik bu güçlerin işgalci Türk devletinin ortakları olduklarını, işgali desteklediğini gösteriyor.

Tehlikeli sürecin temeli

Mevcut tehlikeli sürecin temeli, Türk devletinin Irak ve Bölge yetkilileri ile yaptığı görüşmelerde atıldı. 2024’ün başından bu yana Ankara- Bağdat-Hewlêr hattında çok yoğun bir diploması trafiği yaşandı.

Görüşme trafiğinin sonuçları ortaya çıkıyor

Yıl başından bu yana yapılan görüşmelerin sonuçları yavaş yavaş gün yüzüne çıkmaya başladı. Irak’taki en büyük güçlerden biri olan Haşdi Şabi’nin Türk işgaline karşı sessizliği de dikkat çeken diğer bir konu. 20 Şubat 2024’te Haşdi Şabi güçleri komutanı Falih Feyaz Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Ankara’da bir görüşme gerçekleştirmişti. Basına yansıdığı kadarıyla görüşmede güvenlik yani PKK’ye karşı mücadele ele alınmıştı.

İşgalci Türk devletinin işgal alanlarını genişletmeye çalıştığı bu süreçte 29 Haziran’da (2024) Haşdi Şabi komutanı bir kez daha yönünü Hewlêr’e vererek KDP Başkanı Mesut Barzani ile bir araya geldi. Yerel basın görüşmede Irak’ın güvenliğine yönelik konuların ele alındığını belirtti.

Tüm bu görüşmeler sonrası yaşanan gelişmeler açıkça ortaya koyuyor ki görüşmeler işgalci Türk devletinin işgal alanlarını genişletmeye yönelikti.

Bugün Güney Kurdistan’da siyasi, ekonomik ve toplumsal bir kriz yaşanmaktadır. Halkın yaşadığı sorunlara karşı Kurdistan Bölgesi yetkilileri hiçbir şey yokmuş gibi hareket ediyor.

Seçimler

Kurdistan Bölgesi Parlamento seçimlerinin yapılması kararı alınmıştı. Görev süresi dolmuş Kurdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani en son seçimlerin 20 Ekim 2024’te yapılmasına karar verdi.

2022 yılından bu yana 4 kere Kurdistan Bölgesi Parlamentosu seçimi için tarih belirlendi. Tüm bu tarihler görev süresi dolmuş Kurdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani’nin imzasıyla alındı. Buna karşın hiçbir zaman belirlenen tarihlerde seçimler yapılamadı.

KDP ne yapacak?

KDP her geçen gün daha fazla oy kaybı yaşadığı için Kurdistan Bölgesi Parlamentosu seçimlerinin yapılmasına izin vermiyor. Bugün Kurdistan Bölgesi Parlamentosu ve yönetimi tüm meşruluğunu yitirmiştir. KDP, iktidarını kaybetme korkusuyla seçimleri erteletmek için her türlü yol ve yönteme başvurmaktadır.

Tarih tekerrür ediyor!

Bundan 28 yıl önce yani 31 Ağustos 1996’da KDP Saddam Hüseyin liderliğindeki Baas rejimine ait tankları Kurdistan’ın başkenti Hewlêr’de bulunan Kurdistan Bölgesi Parlamentosu’nun önüne getirmişti.

Kurdistan Bölgesi Parlamentosu seçimlerinin 20 Ekim’de yapılıp yapılmayacağı bilinmiyor. Çünkü işgal o kadar genişledi ki şimdi herkes bu koşullarda seçimler yapılabilecek mi sorusunu soruyor. KDP, bu koşullarda seçimleri yapılmamasını nasıl engelleyecek? Bu soru herkesi kara kara düşündürüyor.

En tehlikeli olan ise tarihin tekerrür etmesidir. Faşist şef Erdoğan 23 Nisan 2024’te önce Bağdat’ı sonrasında ise Hewlêr’i ziyaret etmişti. KDP Erdoğan’ı karşılamak için tarihi Hewlêr Kalesi’ni Türk bayrağı ile ışıklandırmıştı. Bu durum Hewlêr’in işgalinin ilk adımıydı.

Bundan 28 yıl önce KDP iktidarı ele geçirmek için Saddam Hüseyin’in tankını topunu Hewlêr’deki Kurdistan Bölgesi Parlamentosu’nun önüne getirmişti.

Şimdi akıllardaki temel soru KDP, 20 Ekim’de yapılacak Kurdistan Bölgesi Parlamentosu seçimini kaybetmemek için işgal Türk ordusuna ait tank ve topları Hewlêr’e getirecek mi?

fm