Şehit Delila Atölyesi: Mexmurlu çocukların sanat okulu

Mexmur Kampı’ndaki Şehit Delila Atölyesi tüm zor şart ve imkanlara rağmen 18 yıldır kültür ve sanat faaliyetlerini sürdürüyor. Şehit Delila Atölyesi Eş Sözcüsü Hêvi Buldan, “Tek amacımız Kürt kültürünü korumak ve gençleri eğitmektir” dedi.

Şehit Rustem Cudi Mülteci Kampı’nda (Mexmur) 2004 yılında kamptaki bir grup genç tarafından, çocuklar ve gençler için ‘Şehit Delila Atölyesi’ adlı bir sanat atölyesi açıldı. 18 yıl boyunca kamptaki yüzlerce çocuk ve genç, tüm saldırılara ve imkansızlıklara rağmen resim çizmeyi öğrendi ve yaptıkları resimlerle halklarının acılarını canlı tuttu.

Şehit Delila Atölyesi, Mexmur Kampı Kadın Vakfı’na bağlı. Her iki haftada bir resmi değerlendirme ve toplantılarını yapıyor. Bu toplantılarda güncel sorunlar tartışılıyor, çözümler üretiliyor ve çalışmalar buna göre şekillendiriliyor. Ayrıca atölye okul tatillerinnde eğitimler düzenleniyor ve yüzlerce çocuk ve genç gelecekleri için eğitim görüyor. Yine her yıl Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın doğum günü vesilesiyle 4 Nisan’da bir sergi açılıyor ve bu sergide yüzlerce kültür ve sanat eseri sergileniyor. 4 Nisan’da yapılan sergi  artık kampta bir gelenek haline geldi. Sergi için hazırlıklara 4 Nisan’dan çok önce başlanıyor.

Yüzlerce genç atölyede aldıkları eğitimlerle kendilerini geliştirdi ve hatta bazı gençlerin çocukluklarını bu atölyede geçirdiği söylenebilir. Şehit Delila Atölyesi Eş Sözcüsü Hêvi Buldan, 10 yıldır atölyede aldığı eğitimlerle kendini geliştiren ve çocukları eğiten kişilerden biri.

Hevî Buldan

‘Telefonla uğraşmak yerine gelip burda sanat öğreniyorlar’

Şehit Delila Atölyesi Eş Sözcüsü Hêvi Buldan, Mexmur’daki Rojev gazetesine çalışmaları hakkında bilgi vererek, “Atölyenin açılışından bugüne kadar eğitimini tamamlayan ve kendilerini geliştirmek isteyenler buraya gelip hem eğitim alıyor hem de çocukları eğitiyor. Bu çalışmadaki amacımız kimsenin sanatını içinde saklamaması ve duygularını beyaz sayfalara dökmesidir. Atölye üyeleri olarak her yıl okul tatillerinde eğitim kurslarına başlıyoruz ve eğitimlerimize çok sayıda çocuk katılıyor. Çocuklar telefon ve internetle meşgul olmak yerine gelip burda sanat öğreniyor. Aslında bir yeteneklerinin olduğunun farkına varıyorlar. Karakalem ve tablo çalışmaları çocukların daha çok ilgisini çekiyor” dedi.

KCK’nin sistemine göre çalışıyorlar

Hêvi Buldan, içinde yaşadıkları sistem ile devletinki arasındaki farka değindi ve dünyanın her yerinde sanat eğitiminin parayla yapıldığını, ancak kampta böyle bir şeyin olmadığını belirterek, “Tüm eğitimlerimizi karşılıksız yapıyoruz. Şimdiye kadar kamptaki yüzlerce çocuk ve genç kendi sanatsal cevherini tanıdı. Şehit Delila atölyesi KCK sistemine göre yürütülüyor. Kamp Kadın Vakfı’na bağlıyız ve iki haftada bir vakıfla toplantı ve görüşme yaparak sorunlarımızı çözüyoruz” dedi.

‘4 Nisan sergisi gelenekselleşti’

4 Nisan gibi özel günlerden de bahseden Hêvi Buldan, Şehit Delila Atölyesi’nin her yıl 4 Nisan’da sergi açtığını belirterek, şunları söyledi; “4 Nisan sergisi artık kampın geleneklerinden biri oldu. 4 Nisan sergisi için önce okullarda bir sanat yarışması düzenliyor ve bu doğrultuda sanat eserlerini topluyoruz. Ayrıca 4 Nisan’dan önce ortak ve büyük çalışmalar yürüterek Önder Apo’nun, şehitlerin, mücadeleci kadınların, doğanın ve genel olarak Kürt kültürünün gerçekliğinin resimlerini çizdiriyoruz.”

‘Modernlikten ziyade toplumsal’

Sanatlarında Kürt toplumunun gerçeğini yansıttıklarını söyleyen Hêvi Buldan şu örneği verdi; “4 Nisan’da bir öğrencimiz tarafından yapılan bir taplo halkın çok dikkatini çekmişti. Çünkü tabloda Türk devletinin kampa yönelik saldırısını resmetmişti. Ayrıca kadınların kültür ve sanatı, kadının acı ve ıstırapları remediliyor. Yine eserlerin çoğunda toplumun acıları sayfalara dökülüyor. Modern tablolardan ziyade, toplumsal gerçekliği resmediyoruz. Kamptaki ambargodan önce Hewlêr, Süleymaniye ve birçok farklı bölgede sergiler açıyorduk. Eserlerimiz aynı zamanda yurt dışına gidiyor ve orada büyük ilgiyle karşılanıyordu. Ancak ambargodan sonra eserlerimizi gönderemedik. Ama bu ambargo bizim için bir engel değil ve olmayacak da. Tek bir amacımız var, o da kültürü öğrenmek ve korumak. Bu yüzden ne olursa olsun çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

‘Halkımızın kazanımlarına sonuna kadar sahip çıkacağız’

Hêvî Buldan son olarak satılan eserlerin atölye için bir gelir olduğunu söyleyerek, sözlerini şöyle noktaladı; “Sistemimiz diğer sistemler gibi bireysel değil, çalışmalarımızı birlikte yürütüyoruz. Biz kamptaki bir grup genç olarak, birbirimize maddi ve manevi anlamda yardımcı oluyoruz. Bize dışarıdan herhangi bir gelir veya yardım gelmiyor. Meclislerimize bağlıyız ve bu doğrultuda bir koordinasyonla yönetimi sağlıyoruz. İnsanlar Kürt kültürünü sanat aracılığıyla koruyabilirler. Bu yüzden gençleri ve özellikle Kürt halkını gerçek ve korunmuş bir kültür için, Kürt sanatına sahip çıkmaya ve cevherini tanımaya çağırıyorum. Ayrıca, kültürünüzü öğretin ve sahip çıkın. Biz de Şehit Delila Atölyesi olarak halkımızı için sonuna kadar mücadele edecek ve kazanımlarına sahip çıkacağız.”

Bunları da beğenebilirsin