’74. Fermanla yıkılmadık, bu saldırılarla da yıkılmayız’
TAJÊ Koordinasyonu üyesi Riham Hiço Türk devletinin Şengal’e yönelik saldırılarının Irak hükümeti ile uluslar arası koalisyonun izniyle gerçekleştiğini belirterek şu çağrıda bulundu: “Uluslararası güçler Êzidîlere yaklaşımlarını netleştirmelidir.”
Türk devletinin 7 Aralık’ta gerçekleştirdiği hava saldırısında hedef alınarak şehit edilen Şengal Yönetim Kurulu Eşbaşkanı Merwan Bedel’in ardından, dün gecede Xanesor Halk Meclisi, Türk devletine ait savaş uçaklarıyla hedef alındı. Her ne kadar bu saldırılarla Şengal halkının ve Özerk Yönetim’in iradesi kırılmaya çalışılsa da, Şengal’de birlik ve özerklik daha da güçleniyor.
Şengal’deki Özerk Yönetim’e ait kurum ve kuruluşların yöneticileri ise bu saldırılara karşı tepki göstererek Irak hükümetinin bu saldırıları cesaretlendirdiğini, Türk devletinin Avrupa’dan aldığı silahlarla bu saldırıları gerçekleştirdiğini ve Avrupalı devletlerinde bu saldırılardan sorumlu olduğu biliniyor.
‘Türk devleti Avrupa’dan ve Amerika’dan aldığı silahlarla Êzidîlere saldırıyor’
TAJÊ Koordinasyon üyesi Riham Hiço, Türk devletinin kullandığı silahlara dikkat çekerek şunları belirtti:” DAIŞ’i güçlendiren unsurlar onları silahlandırıp üzerimize saldılar. Bugün bu unsurlar Türk devletini üzerimize salıyorlar. Bu saldırıların Türk devletinin eliyle gerçekleştiği ortadadır ancak Türk devletinin bu saldırılarda kullandığı silahlar Amerikalılara, Almanlara ve diğer Avrupa ülkelerine aittir. Bu silahlarla bizlere saldırıyorlar. “
‘Uluslar arası güçlerin artık Êzidî toplumu için duruşunu netleştirmesi gerekiyor’
Riham Hiço, Êzidîler kadar hiçbir ulusun, devletin veyahut inancın tehlike altında olmadığını belirterek; “Êzidî toplumu olarak Türk devletini silahlandıran ve bu saldırılara karşı sessiz kalan güçlerin artık Êzidî toplumu için duruşunu netleştirmesi gerekiyor. Bizler Êzidîler olarak, Türk devletini suçlu gördüğümüz kadar onları silahlandıran güçleri de suçlu görüyoruz.”
‘Irak hükümetinin ve Uluslar arası Koalisyonun izniyle yapılıyor’
TAJÊ Koordinasyonu Üyesi, Türk devletinin Irak hükümetinin veya uluslar arası koalisyonun izni olmadan Şengal’in göklerinde savaş uçaklarını uçuramayacağını söyleyerek; “Bu yüzden bu güçler saldırının ortaklarıdır. Türk devleti üzerine tartışmıyoruz, çünkü onlar bizim atalarımızın düşmanları. Sözde demokratik olan ve insan haklarını savunan uluslar arası güçler de insanlık namına bir şey kalmadığını görüyoruz.”
Êzidî toplumu bu saldırılara karşı Özerk Yönetim’in kurum ve kuruluşlarını sahiplenerek kendi iradesini korumaya devam ediyor. Xanesor sakinlerinden Elî Hemîd, Xanesor Halk Meclisi’nin saldırıların hedefi olduğunu ve toplumsal olayların çözümünün merkezinde yer aldığını ifade etti.
‘Soykırımdan bahsediyorlar ama Türk devletine de silah veriyorlar’
Elî Hemîd, uluslar arası güçlerin saldırılardaki rolüne değinerek; “Baktığımız zaman Almanların, Avrupalıların Êzidîlerin soykırıma uğramasına müsaade etmeyeceğiz dediklerini görüyoruz. Ancak bu saldırılarda kullanılan silahların Almanlara ait olduğunu görüyoruz. Êzidî soykırımından bahsediliyor ancak Erdoğan’a silah satarak Êzidîler üzerindeki saldırıların artmasına sebep oluyorlar.
’74. Fermanla yıkılmadık, bu saldırılarla da yıkılmayız’
Hemîd, Irak hükümetinin sessizliğini sert bir dille eleştirerek; “Biz dört insanın öldürülmesiyle eksilmeyiz. 74. fermanla yıkılmadık, bu saldırılarla da yıkılmayız. Bizler Tawusê Melek’in fedaileriyiz. Êzidîler, Ruhanî’nin meclisi, Irak hükümeti bilsin ki bugün buraya yapılan yarın Laleş’e yapılır. Binlerce Tawusê Melek’in fedaisi bu topraklarda yaşıyor. Topraklarımızı ne düşmana ne de bir başkasına bırakmayız. Kendimizi yöneteceğiz. Şengal Dağı’nda yüz kişi de ölsek çocuklarımız için bu toprakları güvenilir bir yer haline getireceğiz” dedi.