Avukatlardan Önder Öcalan için CPT’ye ‘acil görev’ başvurusu

Asrın Hukuk Bürosu, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecride karşı CPT’ye başvurdu, “Acilen İmralı’ya gidilmeli” dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile İmralı’daki diğer tutsaklar Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş’tan 25 Mart 2021’den bu yana haber alınamıyor. Asrın Hukuk Bürosu avukatları, haber alınamama durumuna dair Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi’ne (CPT) başvuruda bulunarak, işkence ve kötü muamele uygulamalarının son bulmasını istedi. Avukatlar başvuruda, mevcut haber alamama hali ile işkence yasağını sistematik bir şekilde ihlal eden tutulma koşulları ve meydana gelen diğer gelişmelerle ilgili bilgilendirme talebinde de bulundu.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre avukatlar, başvuruda, müvekkilleriyle görüşme gerçekleştirmek, müvekkillerinden haber almak ve diğer temel haklarının hukuka uygun bir şekilde kullanılması için yıl boyunca çeşitli başvuruda bulunduklarını fakat yapılan yargısal, idari ile diğer tüm başvuruların sonuçsuz kaldığını belirtti. 2021’de sadece savcılık ve İmralı Cezaevi İdaresi’ne 71 aile, 202 avukat görüş başvurusu yapıldığına dikkat çekilen başvuruda, “Fakat herhangi bir görüşmeye izin verilmemiştir. Bursa İnfaz Hakimliği, Adalet Bakanlığı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonu, Anayasa Mahkemesi gibi farklı birçok makama yapılan başvurulardan da sonuç alınamamıştır” denildi.

‘HABER ALINAMIYOR, DIŞ DÜNYA İLE TEMAS YOK’

Haber alamama halinin “Incommunicado” olarak tanımlandığı başvuruda, bu durumun daha ağır koşullarda sürdürüldüğüne vurgu yapıldı. Başvuruda, bu süre zarfında avukatlar tarafından gönderilen mektuplara da herhangi bir dönüşün olmadığına dikkat çekildi.

Başvuruda, şu ifadelere yer verildi:

“Dış dünya ile temaslarını sağlayacak mekanizmaların bir bütün olarak, aynı anda ve kesintisiz bir şekilde engellenmesi bir işkence yöntemi olan insanlık dışı ve kötü muamele yasağının ihlalini oluşturmaktadır. İnsan onurunun korunmasını sağlamak ve her ne şart altında olursa olsun, insanın bedensel ve ruhsal bütünlüğünü korumak, işkence yasağının mutlak gayesidir. Komite’nizin raporlarında da tespit edildiği üzere ‘İncommunicado’ alıkoyma hali, dışarıdaki dünya ile hiçbir iletişiminin olmadığı ve bu nedenle ailesi, arkadaşları ve avukatları da dahil olmak üzere herhangi birisi ile iletişim kuramadığı anlamına gelmektedir. Bu alıkonma hali, idarenin insafına terk edilmiş olmaları, durumun özelliği gereği herhangi bir denetimin söz konusu olmaması sebepleriyle her türlü ihlalin ortaya çıkmasına neden olabilecek koşulları oluşturmaktadır.”
Başvuruda, son 11 yılda yalnızca 2019 yılında 4 aya sıkıştırılmış 5 avukat görüşünün yapılabildiğine yer verilerek, 7 Ağustos 2019 tarihinden bu yana avukat, 3 Mart 2020 tarihinden bu yana ise aile ziyaretlerine izin verilmediğine dikkat çekildi.
Başvurunun devamında, 30 Mart 2021 ile 22 Kasım 2021 tarihlerinde Bursa İnfaz Hakimliğine yapılan başvuruların hukuka aykırı bir şekilde reddedilmesi sonucunda başvuruculara kanun dışı disiplin cezaları ve avukat yasak kararlarının verildiği belirtilerek, “İmralı Disiplin Kurulu Başkanlığı tarafından 3 Şubat 2022 tarihinde başvuruculara verilen 3 ay süre ile ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası, yapılan bütün görüş başvurularına rağmen gizli yürütülmüştür. 5275 sayılı infaz yasası ile diğer herhangi bir kanunda disiplin soruşturmaları ile disiplin kararlarının gizli yürütülmesine yönelik bir düzenleme bulunmamaktadır. Aksine bu süre zarfında her türlü hakkın kullanımı açısından elzem olan avukattan yararlanma hakkı bulunmaktadır. Fakat başvurucuların maruz kaldığı uygulama avukat kısıtlamasını aşmakta olup avukattan bir bütün olarak yararlandırılmamaktadır” denildi.

Mevcut ağırlaştırılmış tecrit rejiminin sürdürülmesinin ulusal olduğu kadar, CPT başta olmak üzere uluslararası makamların da sorumluluğunda olduğuna değinilen başvuruda, “Mevcut koşullarda tüm ziyaret hakları engellenen başvurucuların Komite’niz tarafından ziyaret edilip maddi ve manevi bütünlüklerinin teyit edilmesi başta olmak üzere tutulma koşullarının gözetlenmesi ile ihlal edilen bütün temel hak ve özgürlüklerin tesis edilmesinin sağlanması elzem hale gelmiştir. Söz konusu haber alamama halinin telafisi imkansız zararlara yol açmadan sonlandırılması hukukun en temel görevi durumundadır. 2007 yılından bu yana uygulamada her 3 yılda bir sefere denk gelen Komite ziyaretleri açısından dahi olsa 2022 yılında defacto ziyaretin gerçekleştirilmesi işkence yasağının kaçınılmaz bir sonucudur” diye kaydedildi.

‘ACİLEN İMRALI’YA GİDİLMELİ’

Avukatlar, başvuruda taleplerini şöyle sıraladı:

“ * Komite’nizin acil bir şekilde İmralı Adasına ziyaret gerçekleştirmesi,
* Avukat ziyaretlerinin derhal gerçekleştirilmesi ve devamlılığının sağlanması,
* Aile ve vasi ziyaretlerinin gerçekleştirilmesi ve devamlılığının sağlanması ile hukuka aykırı disiplin cezaları ile engellenmesine son verilmesinin sağlanması,
* Ziyaret haklarının tesis edilmesine paralel bir şekilde rutin telefon haklarının yerine getirilmesi,
* Mektup ve faks gibi iletişim araçları önündeki tüm engellere son verilmesinin sağlanması,
* Gazete, dergi ve kitaplar ile ilgili fiili veya hukuka aykırı uygulamaların son bulmasının sağlanması,
* İşkence, insanlık dışı ve kötü muamele koşullarını ortadan kaldıracak zorlayıcı tedbir ve prosedürlerin işletilip alınması.”

Bunları da beğenebilirsin