Dr. Şêxanî: Mahabad’ı çöküşe götüren sebepler bugün Kürdistan Bölgesi’nde görülüyor

Mahabad Cumhuriyeti’nin yıkılışının 75. yıl dönümünde Koye Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Dr. Hoşmend Şêxanî, Kürdistan Cumhuriyeti’nin Kızıl Ordu’ya ve Sovyetler Birliği’ne bel bağladığını ve örgütlenmesinin zayıf olduğunu, bunların da çöküşünün güçlü nedenleri olduğunu belirtti.

22 Ocak 1946’da Çarçira Meydanı’nda Qazî Mihemed tarafından Kürdistan Cumhuriyeti ilan edilmiş ve 11 ay sonra 17 Aralık’ta yıkılmıştır. Qazî Mihemed ise 31 Mart 1947’de cumhuriyetin kurulduğu Çarçira Meydanı’nda asıldı.

İran tarihi konusunda uzman olan ve Kürdistan Cumhuriyeti üzerine pek çok araştırma yapmış olan Koye Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Dr. Hoşmend Şêxanî, ajansımızın Kürdistan Cumhuriyeti’nin çöküş sebepleriyle ilgili sorularını yanıtlayarak, Cumhuriyet’in çöküş sebepleri ile Kürdistan Bölgesi’nin bugünkü mevcut durumunun aynı olduğunu ifade etti.

*Kürdistan Cumhuriyeti’nin o zaman ve şimdi için önemi neydi?

Kürdistan Cumhuriyeti’nin Mahabad’da kurulması sırasında, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, dünyanın ve İran’ın içinde bulunduğu duruma bakıldığında önemli bir başarıydı. Çünkü Kürtler bir kez daha yönetmeyi deneyebildi. Uluslararası ve bölgesel koşullar, ilk Kürt cumhuriyetinin kurulması ve ilan edilmesi için iç hazırlıklar ile birlikte elde edilmiş olsada, şimdilik önemli olan, Güney Kürdistan’da 30 yıllık Kürt yönetiminden sonra, ne yazık ki masum bir suçsuz bir hükümet kurmayı başaramadılar.

*Kürdistan Cumhuriyeti’nin çöküşüne ne sebep oldu ve bu cumhuriyet neden uzun soluklu olmadı?

Kürdistan Cumhuriyeti’nin çöküşüne neden olan birçok sebep var. Biz bunları iç ve dış sebepler olarak ikiye ayırabiliriz. İran rejimi ile Sovyetler Birliği arasında İran’ın Sovyetler Birliği’ne petrol sağlamayı taahhüt ettiği anlaşma, Sovyet ordusunu İran’dan çekme ve Kürdistan Cumhuriyeti’ne yardım etmeme gibi dış nedenler çöküşün temel nedenleriydi. Çünkü Kürdistan Cumhuriyeti de Sovyet ordusuna bel bağlamıştı. Sovyetler Birliği ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki Soğuk Savaş, o dönemde cumhuriyetin çöküş sebepleri için bir başka dönüm noktasıydı. Yardım sözü veren güçler İran’la anlaşırken, Şah’ın ordusu Kürdistan bölgesine geri döndü ve Kürdistan Cumhuriyeti’ne kimse yardım etmedi.

*Kürdistan Cumhuriyeti’nin çöküşünün iç nedenleri nelerdi?

İç neden, özellikle aşiret temelinde örgütlenmiş olan güçlerin dağıtılması ve bölünmesiydi. Düzenli bir ordu oluşturamadılar. Bunun dışında bazı aşiret liderleri cumhuriyete ve Qazî Mihemed’e ihanet ettiler. Yerel hükümetin kurallarına uymadılar, bu da cumhuriyetin hızla çökmesine neden oldu.

*Kürdistan Cumhuriyeti ile Kürdistan Bölgesi’nin mevcut iktidarı arasında yönetim biçimi ve yönetim tarzı açısından bir fark var mı?

Elbette farklı ve benzer noktalar var. Sınır meselesi olarak her iki gücün de benzer sorunları var ve her ikisinin de ulusal bir ordusu yoktu. O zamanın uluslararası siyaseti bugün hala var ama Kürtlerin gönlüne göre değil. Kürtler de ülkelerle akıllıca müzakere etmeyi ve onları kendi çıkarları için kullanmayı beceremediler. Bunun dışında cumhuriyetin yaşı, tarihsel olarak bazen eleştirilmeyecek kadar gençti, ancak Kürdistan Bölgesel Hükümeti 30 yılı aşkın bir süredir iktidarda olmasına rağmen, yönetim için sağlam bir temel oluşturamadı.

*Kürdistan Cumhuriyeti, egemenlik ve devlet olma mesajını kendi gücü içinde ne kadar yaratmıştır?

*Kürdistan Cumhuriyeti elbette Kızıl Ordu’yu ve Sovyetler Birliği’ne bel bağlamıştı. Kendini örgütlemeyi etmeyi bu kadar düşünmemişti. Qazî Mihemed’in kişiliği ve Jekav teşkilatının varlığı cumhuriyetin kuruluşunun güçlü bir noktası olmasına rağmen, dışarıya bağımlıydı ve devletleşme noktasında zayıf kaldılar. O dönemin koşulları farklı olduğu için bugünün koşullarıyla o dönemi değerlendiremiyoruz.

*Güney Kürdistan’daki iktidar Kürdistan Cumhuriyeti’nden ders aldı mı?

Kürtlerin özyönetiminde devlet olmanın kriterleri noktasında pek çok eksikliği vardı. Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nden bahsedecek olursak, 30 yıldır iktidar ellerinde ama ekonomik altyapıyı henüz oluşturamadı ve ülke ekonomisinin yağmalandığı bir dönem yaşıyoruz. Kürdistan’ın güçlü bir ekonomisi var ama Kürt vatandaşlar bundan faydalanmıyor. Bu yüzden Kürtlerde ulusal duygular zayıflıyor. Düşmanı önleyebilecek ulusal bir ordu da yok, Cumhuriyet döneminde olduğu gibi partizan ve kişisel kuvvetler oluşturuldu. Bu da bir devlette olmaması gereken bir olgu. Aynı zamanda eğitim sistemi, ülkenin geleceği olan sağlıklı ve bilinçli bir birey yetiştiremiyor. Dolayısıyla Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin ekonomi, eğitim ve ulusal bir güç açısından başarısız olduğu söylenebilir.

*Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne yönelik Kürdistan Cumhuriyeti’ne benzer bir tehdit var mı?

Öz yönetimimizi kaybetmek istemiyoruz ama tarihi olayların tekrar yaşanması her zaman muhtemeldir. ABD güçlerinin Irak’tan çekilmesi sırasında Kürdistan Bölgesi’nin bölgesel saldırılara maruz kalma olasılığı uzak değil. Çünkü Kürdistan Cumhuriyeti döneminde Sovyet ordusu geri çekildiğinde Kürdistan Cumhuriyeti kolayca yıkıldı.

*Kendi içlerinde gerçek birlik, dayanışma ve demokrasiyi sağlarlarsa Kürt iktidarları uzun ömürlü olmaz mı?

Ulusal birlik tarihi bir meseledir. Şairlerin, tarihçilerin ve samimi politikacıların ve yurtsever liderler için bu mesele bir kederdir. Bu yüzden gerçekleşmiyor.

*Neden birlik olmuyorlar ve bu umutsuzluğun sebebi nedir?

Çünkü yüzlerce yıllık tecrübemizde birlik ve beraberlik diye bir şey yok. Çünkü bunun yönetim ve siyasi yapı ile ilgisi var. Mevcut iktidar, hayatının geri kalanında sürekli olarak çevresini memnun etmeye çalışıyor, halkını memnun etmek için değil. Bu nedenle, mevcut yönetim biçiminde ulusal birliği sağlamak zordur.

*Kürdistan Bölgesi’ndeki iktidar partileri Kürtlere yönelik ulusal duyguları ve yurt sevgisini geliştirebilir mi?

Bundan bahsetmesem bile, sonucu kendiniz göreceksiniz. 100 gençten 10’u ülke sevgisini dile getirse bunun işlevsel olmadığını görürsün. Çünkü ekonominin ve yönetimin inşasında gençlerin rolünün olması için son 30 yılda çalışmalar yapılmalıydı, ancak mevcut iktidarın son 30 yıllık tarihi bizi o kadar karamsarlaştırıyor ki, hiç umudumuz yok.

*Kürt tarihi, örgütler, partiler ve otoriteler konusundaki yetkinliğinize dayanarak Kürdistan Bölgesi’nin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Olayları değerlendirmeye devam edersek, Kürtlerin varlığının uluslararası siyasetle ilişkisi var. Bölgede uluslararası siyaset değiştiğinde, bu gücü ya sona erdirecek ya da genişletecektir. İçeride yaşadığımız sorunlar, ekonomik kriz, reform programının olmayışı, Kürtlerin ulusal duygularının zayıf olması, hükümete olan sevgisinin ve bağının olmayışı meselesidir.

Bunları da beğenebilirsin