Ferhad Şamî: Kalan DAİŞ çetelerinin öldürülmekten ya da teslim olmaktan başka çareleri yok

QSD Basın İrtibat Merkezi Sorumlusu Ferhad Şami, dün akşam yayınlanan ANHA özel programında DAİŞ’in Hesekê’deki cezaevi saldırısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Saldırıların asıl amacının DAİŞ’i yeniden canlandırmak olduğunu söyleyen Şami, Türkiye ve Şam hükümeti basınının DAİŞ’e sözcülük yaptığını ifade etti.

Saldırılar karşısında uluslararası güçlerin sessiz kalmasına dikkat çeken Şami, önümüzdeki günlerde bu güçlerin tutumuna farklı bir yöntemle cevap vereceklerini söyledi.

QSD güçlerinin dikkatli olmaması halinde 5 bin çetenin cezaevinden kaçmasının muhtemel olacağını kaydeden Şami, “Bu plan sadece birkaç çeteyi cezaevinden kaçırmanın planı değildi. Cezaevinden kaçan çeteler ne kadar kaçarsa kaçsın eninde sonunda yine güçlerimiz tarafından yakalanacaktır. Burada devreye konulan plan Ortadoğu’da devreye konulan üçüncü büyük plandı” dedi.

‘YAKINDA TEHLİKELİ ÇETELER ŞEDADÊ CEZAEVİNE GÖNDERİLECEK’

Ferhad Şamî, Sina Hapishanesi’nin açılmasının gerekliliği üzerine konuşarak şunları söyledi: “Onları bölgedeki ve dünyadaki insanların hayatını tehlikeye atmayacak şekilde dört duvar arasına koyduk. Baxoz savaşı sırasında Baxoz ve çevresinde yaklaşık 7000 çete üyesi QSD savaşçıları tarafından ele geçirildi. Hapishanedeki çeteler en tehlikeli çetelerdir. Son günlerde dünya kamuoyu cezaevindeki isyancıları duyunca korktular. Bölgemizde çeteleri koyabileceğimiz hapishaneler yoktu. Sina Cezaevi eskiden bir okuldu. Bu alternatiften yararlanmak zorunda kaldık. Bu hapishane geçiciydi, bu yüzden başka bir hapishaneye ihtiyaç duyuyorduk. Bu temelde, yakında faaliyete geçecek olan Şedadê Cezaevi kuruldu ve bu tehlikeli çeteler bu hapishaneye gönderilecek.”

‘PLAN DAİŞ’İ YENİDEN CANLANDIRMAK’

Saldırının yerel bir saldırı olmadığını DAİŞ’in stratejik bir saldırısı olduğunu belirten Ferhad Şamî mevcut saldırıları şöyle değerlendirdi: “DAİŞ yeni çıktığında Musul, Felûce hapishanelerine saldırılar oldu. El Kaide ajanları hapishanelerden kaçırıldı ve kendi örgütlerini kurdular. Şimdi Hesekê cezaevine yapılan bu saldırıyı bu çerçevede değerlendiriyoruz. Saldırılar ilk gerçekleştiğinde güçlerimizin direnişi olmasaydı 5 bine yakın çete üyesi cezaevinden kaçacaktı. Geniş çaplı bir planlama yapılmıştı ve sadece çetelerin kaçırılması amaçlanmıyordu.”

“Plan, DAİŞ’i hem istihbarat yönüyle hem de uluslararası alanda yeniden canlandırmaktı. Türk devletinin medyası ve Şam hükümeti de yaptığı açıklamalarla DAİŞ’in sözcülüğünü yaptı. Müdahale etmeyi başardık ve çetelerin bölgeye yayılmasına ve planlarını gerçekleştirmesine izin vermedik. Ancak bu elbette krizin bittiği anlamına gelmiyor. 100’den fazla çete dışarıdan gelerek bölgeye geçti. Onlar da yakın zamanda açıklanacak. Hapishanenin etrafını sardık ve hapishanenin büyük bir kısmı artık kontrolümüz altında. Sonuç olarak, ülke içindeki ve dışındaki çeteler parmaklıklar ardına düşecektir. Tutuklanmayanlar da öldürülecektir. Öldürülmekten ya da teslim olmaktan başka çareleri yok.”

`BU SALDIRI KOORDİNELİ BİR ŞEKİLDE GERÇEKLEŞTİRİLDİ`

Sina Cezaevi’ne yönelik saldırılarla eş zamanlı olarak işgalci Türk devleti, Til Temir, Şengal ve Eyn Îsa’ya saldırılar düzenledi. Ferhad Şamî, iki işgalci tarafından gerçekleştirilen bu saldırıları bir komplo olarak nitelendirerek, “Cezaevine saldırılar gerçekleştiğinde çeteler Til Temir tarafında toplanıyordu. Planları şöyleydi; Hesekê kapatılacak, Kezwan dağının arkasında bir hat açılacaktı ve Til Temir hattı Türk devlet çetelerinin Hesekê’nin arkasına dönmesi için koridor olarak kullanacaktı ve Türk devleti kendisinin değil DAİŞ’in bölgeyi kapatacağını söyleyecekti. Bu saldırı koordineli bir şekilde gerçekleştirildi.”

Hesekê’de saldırı, bölgenin Demokratik Özerkliği’nin 7. yıl dönümü ve Efrin’e yönelik saldırının 4. yıl dönümünde gerçekleşti. Önümüzdeki günlerde Kobanê’nin kurtuluşunun 7. yıl dönümü var. Önemli olan bu yıldönümlerinin hedeflenmesi hakkında konuşan Ferhad Şamî, “DAİŞ’in Kobanê’de yenilmesinden rahatsız olan, işgalci Türk devletidir. Şimdi bu konuda yeniden intikam almak istiyor” dedi.

‘BÖLGEDE ULUSLARARASI MAHKEME KURULMALI’

Ferhad Şamî, “DAİŞ dosyası hapishaneler, kamplar, hücreler, istihbarat ve finans dahil tek bir parçadır. DAİŞ konusu sadece güvenlik, siyasi ve ideolojik olgularla ele alınamaz. DAİŞ’in kaynakları ve ideolojisinin kurutulması gerekiyor. DAİŞ işgal edilmiş topraklardan yararlanıyor. Bu nedenle bölgede bu çetelerin yargılanması ve sorunun çözülmesi için uluslararası bir mahkeme kurulmalıdır” dedi.

Ferhad Şamî konuşmasının sonunda şunları ifade etti: “Bu saldırılara karşı halkımız dikkatli olmalı, cezaevinde saldırı düzenleyenler halkın arasına karışarak gelip saldırı düzenledi.”

KAYNAK:ANHA

 

Bunları da beğenebilirsin