Kürt siyasetçi Mihemed Emîn Pêncwênî PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılması gerektiğini belirterek, başlatılan imza kampanyasına destek çağrısında bulundu.
Kürtlere Uluslararası Adalet İnisiyatifi’nin çağrısıyla 30 ülkede bir araya gelen uluslararası 1003 isim, “PKK terör listelerinden çıkarılsın” kampanyasına katıldı. Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Kanada ve Avustralya’da yürütülecek olan kampanyayla, 4 milyon imzanın toplanması hedefleniyor. Toplanacak imzalar, Avrupa Konseyi ve ABD’de insan hakları kurumlarına sunulacak. Bu kapsamda, Avrupa, Asya, Avustralya, Afrika kıtasından ve 30 ülkeyi temsilen 1003 kişi, 13 Aralık itibarıyla, imza kampanyasına katıldı. İmza kampanyasının başlamasının ardından birçok farklı kesimden destek geldi.
Kürt siyasetçi Mihemed Emîn Pêncwênî PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılması için başlatılan imza kampanyası, Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü gibi konularda ajansımızın sorularını yanıtladı.
* PKK’yi neden “terör listesi”ne aldılar?
PKK’yi “terör listesi”ne alma kararı hukuki bir karar değildir. Bu insanlık dışı bir karar. Bu karar NATO üyesi olan Türkiye’nin talebi üzerine alındı. Türkiye, ABD ve Avrupa ülkeleri arasındaki istihbarat ve diplomatik ilişkileriyle bu kararı kabul ettirmiştir. Bu ülkeler, Türkiye’yi kendisi ile Ortadoğu arasında bir köprü olarak gördükleri için Türkiye’yi de destekliyor.
* PKK’yi nasıl görüyorsunuz?
PKK yurtsever bir partidir ve milyonlarca Kürt’ün hakları için mücadele ediyor. PKK’nin verdiği mücadele bütün Kürtleri savunmak içindir. PKK verdiği mücadeleyle Türk devletini Kürtlerin varlığını kabul ettirmek istiyor. Yani, PKK Kürt halkının kimliği için savaşıyor.
* PKK’nin Kürdistan’a gelmesiyle meydana gelen değişiklikler nelerdir?
PKK, Kürdistan’da yürüttüğü çalışmalarla Kürtlerin siyasi ve örgütsel alanda başarılar sağlamasını sağladı. PKK’nin çıkışından önce Kürtlerin çalışmaları yereldi ve Kürdistan’ın her bölgesi tek başına bölgesinin haklarını talep ediyordu. Ancak PKK, Kürdistan’ın işgal ve parçalanmış bir ülke olduğunu, işgalcilerin servetini aldığını, Kürt halkının ise birlik olması ve topraklarını işgalcilerin elinden alınması gerektiği bilinciyle, düşüncesiyle mücadeleye başladı.
PKK’den sonra Kürdistan yeni bir biçim aldı ve aynı zamanda yeni bir yüz önüne koyarak, Kürdistan’ın bir, birlik olduğunu ortaya koydu. “Kürdistan sömürgedir, özgürleştirilmeli” felsefesiyle askeri, siyasi ve sosyal çalışmalar, mücadele yürütüldü.
* PKK’nin düşmanları neden bu kadar çoktur?
Türk devleti tek değil İran, Irak ve Suriye’ye de PKK’nin düşmanlığını yapıyor. Öcalan’ın Türkiye’ye teslim edilmesinde başta Mosad, MİT, CIA, Almanya, İngiliz ve diğer hakim ülkeleri başta olmak üzere dünyanın istihbarat örgütleri de rol oynadı. Çünkü PKK’nin ne olduğunu ve neden çalıştığını biliyorlar. Bu güçlerin çıkarı Kürdistan’ın zenginliğini işgal etmek ve yağmalamaktır. PKK bu çıkarları engelliyor ve dünya ülkelerinin PKK’ye karşı birleşmesi de bu çıkarlara dayanıyor.
* PKK’nin DAİŞ çetelerine karşı savaşı, PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılmasını etkileyecek mi?
PKK’yi “terör listesi2ne alan ülkelerin çoğu PKK’nin “terör örgütü” olmadığını biliyor. PKK’nin teröre darbe vuran en büyük örgüt olduğunu biliyorlar. Sıradan bir insandan bir entelektüele kadar Avrupa vatandaşlarının hepsi PKK “terör listesi”ne alınmış ama PKK teröre karşı savaştığını biliyor. “Avrupa’da oturuyoruz ama PKK bizi koruyor” diyorlar.
Birçok ülkenin temsilcisi beşte olmak üzere Kürdistan’da bulunan Uluslararası Koalisyon güçleri temsilcisi konuştum. Üst düzey yetkililerine sordum, PKK’nin bir “terör örgütü” olduğuna inanıyor musunuz? Kendileri hayır dediler. O zaman neden “terör listesi”nden çıkarmıyorsunuz dedim? PKK’yi listeden çıkarmak için daha fazla yardıma ve çabaya ihtiyaç olduğunu söylediler.
* Eski İsveç Başbakanı Olof Palme’nin katledilmesinin arkasındaki ellerin açıklanmasından sonra PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılmasında nasıl bir etkisi olacak?
20 yıl sonra, İsveç Mahkemesi yanlış bir karar verdiklerini açıkladı. Eylemi yapanlar dosyalarını ortaya çıkarmış ve PKK’nin Olof Palme cinayetiyle bir ilgisi olmadığı ortaya çıkardılar. Tabii ki, bunun olumlu bir etkisi olacaktır. Bu senaryo, Olof Palme’nin öldürülmesini bahane etmek ve PKK’yi “terör listesi”ne almak için o dönemde Türk MİT’i tarafından hazırlanmıştı. O dönemde dünya istihbarat örgütleri bazı kişileri PKK’nin boynuna atıp, yok etmek ve kafa karışıklığı yaratıyorlardı.
* PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılmasının Kürt davası üzerinde nasıl bir etkisi olacaktır?
Olumlu bir etkisi olacak, bugün de olsa yarın da olsa PKK’nin o “terör listesi”nden çıkarılacağına eminim. Avrupa’da ziyaret ettiğimiz siyasi, hukuki ve diplomatik kurumların çoğu PKK’yi “terör listesi”ne almanın siyasi bir karar olduğunu ve bu kararın iptal edilmesi gerektiğini belirtiyor. Kürt davası ve hakları özellikle Kuzey Kürdistan’da PKK ile ilgilidir. PKK “terör listesi”nden çıkarıldıktan sonra artık düşmanların bahanesi kalmayacak ve başta Kuzey Kürdistan olmak üzere Kürt halkının haklarını talep etmesi için zemin oluşturulacak.
Güneş her zaman doğudan doğar ama Kürtler için güneş Kuzey’den doğacak. Kuzey Kürdistan’ın kurtarılmasıyla Kürdistan’ın diğer tüm bölgeleri de özgürleşmiş olacak. PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılması, Kürt sorununun “terör listesi”nden çıkarılması anlamına geliyor. O zaman, Türk devletinin ve diğer düşmanların Kürtlerin haklarını ihlal etmesi için hiçbir bahaneleri kalmayacak.
* PKK “terör listesi”nden çıkarıldıktan sonra Önder Abdullah Öcalan’ın fiziksel olarak özgür kalmasını etkileyecek mi?
Elbette bunun bir etkisi olacaktır, Sayın Öcalan PKK’nin önderidir. PKK “terör listesi”nden çıkarıldığında, Önder Öcalan da serbest bırakılacaktır.
*PKK’yi “terör listesi”nden çıkarılması için başlatılan imza kampanyasına ilişkin mesajınız nedir?
Tüm sadık Kürtlere, tüm Kürt siyasetçilere ve Kürtlerin dışındakilere mesajım, Öcalan’ın özgürlüğü ve PKK’yi “terör listesi”nden çıkarılması için başlatılan imza kampanyasına katılmaya çağırıyorum.
