Mesrur Barzani’nin ‘yasadışı servet’ iddialarına ilişkin yeni açıklamalar
Kürdistan Bölgesi Başbakanı Mesrur Barzani’nin yasadışı servet iddialarına ilişkin taraflardan yeni açıklamalar yapıldı.
Merkezi Amerika’da bulunan Government Accountability Project isimli kuruluşta çalışmalar yürüten araştırmacı gazeteci Zack Kopplin, Barzani ailesinin yasadışı servetine ilişkin uzun zaman çalıştığı dosyayı kamuoyuyla paylaştı. Zack Kopplin’in belgeleri yayınlamakla Barzani ailesinin yasadışı serveti de ortaya çıktı. Kürdistan Bölgesi’nde halk yoksullukla mücadele ederken, öğrenciler bursları için, öğretmenler atanmak için, emekçiler maaşlarını almak için yıllardır mücadele ediyor. Bir tarafta bunlar yaşanırken diğer tarafta petrol gelirleriyle hanedanlığını besleyen KDP ve Barzani ailesinin milyarlarca dolarlık servetini ABD’ye kaçırdı. Mesrur Barzani’nin Miami’de 18.3 Milyon değerinde 12 bin metrekarelik mülk satın aldığı ve kardeşi Muksi Barzani’nin de adına kayıtlı birçok mülkü olduğu ifade ediliyor.
BELGELER YAYINLANDI
Zack Kopplin, “Cowboy Drugstore” (Kovboy Eczanesi) adlı makalesinde, Kaliforniya ve Virginia’daki malikaneler de dahil olmak üzere toplam değeri 75 milyon doları bulan dört gizli mülkü deşifre ederek, Barzani ailesinin gizli servetini deşifre etti. Kopplin’in American Prospect’te yayınlanan son makalesi, Barzanilerin Amerikan topraklarındaki gizli serveti hakkında yayınlanan ilk belgeli kanıt oldu.
Mesrur Barzani adının yer aldığı bir şirket belgesine ulaşan ABD’li gazeteci, daha sonra bu şirketin Miami’de, meşhur turistik lüks sahilin tam yakınında çok değerli bir noktaya kurulmuş bir Amerikan eczanesinin sahibi olduğu bilgisini belgelerle kanıtlıyor. Bahsi geçen eczane 18,3 milyon dolarlık bir mülktür.
50 MİLYAR DOLARLIK PARA
Barzani ailesinin açıklanan belgelerde belirtilen rakamların çok daha fazlası olduğu belirtiliyor. Zack Kopplin, Barzani ailesinin 50 milyar dolara kadar parayı kontrol ettiğini belirtiyor. Zack Kopplin, toplu olarak, aile yalnızca bu dört mülk için 75 milyon doların üzerinde ödeme yapığını söyledi.
BELGELER YANKI UYANDIRDI
Zack Kopplin’in Mesrur Barzani hakkında paylaştığı belgeler ve ortaya atılan dudak uçuklatan rakamlar Kürdistan Bölgesi’nde ve bölgede büyük bir yankı uyandırdı. ABD ve Kürdistan’da gündem olan belgeler, servet tartışılıyor. Yürütülen tüm tartışmalara, yayınlanan belgelere rağmen Mesrur Barzani sessizliğini koruyor. Barzani ailesinin sessiz kalması tepkilere neden oldu. Bir yandan da Barzani ailesinin sessizliği belgelerin kesin doğru olduğu tartışmaları yürütülüyor.
BELGELER ORTADA BARZANİ SESSİZ
Mesrur Barzani, belgelere ilişkin açıklamak yerine Kürdistan Bölgesi Başbakanlık Ofisi’nden bir açıklama yayımlayarak, cinsiyetçi söylemler kullandı. Ofis’ten yapılan açıklama ve kullanılan cinsiyetçi söylemlere de tepkiler gecikmedi. Barzani’nin Ofisi’nden yapılan açıklama Zack Kopplin ve Zack Kopplin’in çalıştığı şirket de açıklama yaparak, yayınlanan belgelerin gerçek olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
BARZANİ OFİSİNDEN BELGELERE KARŞI CİNSİYETÇİ BİR SÖYLEM
Mesrur Barzani hakkında belgeler yayınlayınca birçok kesim yazıp çizmeye başladı ve Barzani ailesinin serveti bir kez daha gündem oldu. Ortaya atılan iddialar, yayınlanan belgeler, atılan twitterler, yazılan yazılar ortadayken Mesrur Barzani günlerdir sessiz kalarak, hiçbir açıklama yapmadı. Barzani açıklama yapmak yerine Kürdistan Bölgesi Başbakanlığı Ofisi’nden bir açıklama yapıldı. Belgelere cevap vermek yerine gazeteci Zack Kopplin hakkında çirkin, cinsiyetçi söylemlerde bulundu. İddiaların reddedildiği ve cinsiyetçi söylemlerin kullanıldığı açıklamaya da birçok kesimden tepki gecikmedi.
KURULUŞ GAZETECİ VE BELGELERİNİN ARKASINDA
Barzani ofisinden yapılan açıklamaya karşı tepkilerin yanı sıra Zack Kopplin’in çalıştığı Government Accountability Project de açıklama yaparak, “Mesrur Barzani, ciddi iddialara değinmek yerine, dikkatleri gazetecimiz @ZackKopplin çevirmiş. Söylenenlerden kendini uzak tutmak için cinsiyetçi ve iftira niteliğinde bir girişimde bulunulmuş. Başbakanın ofisinden yapılan açıklama tehlikeli ve yetkiyi kötüye kullanmaktır” diyerek, açıklamaya tepki gösterdi.
Rather than addressing the serious allegations, Masrour Barzani engaged in a sexist and libelous attempt to distract from our Investigator @ZackKopplin's reporting.
This is a dangerous abuse of power, coming from the office of the Prime Minister.
— Government Accountability Project (@GovAcctProj) December 9, 2021
ZACK KOPPLİN: GERİ ADIM ATMAYACAĞIM
Zack Kopplin ise Barzani kanadından gelen açıklamaya karşı şunları belitti: “Paylaştığım belgeler gerçek belgelerdir. İmzalar doğrudur artık konuyu FBI araştırıyor. Kesinlikle geriye adım atmayacağı. Ve sonuna kadar takip etmeye Barzanilerin tüm yasadışı yatırımlarını ortaya çıkarmaya devam edeceğim.”
WIKILEAKS BELGELERİNDE DE
Yapılan açıklamalar ortaya atılan iddialar Barzani ailesi için ilk değil. Daha önce de isimleri birçok kirli işlere karışmış ve belgelerde de yer almıştı. Wikileaks tarafından daha önce yayınlanan diplomatik yazışmalara göre, ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri Hewlêr’deki yolsuzluğun “Barzani aşiretinde daha yoğun” olduğunu iç yazışmalarında kabul etmekle kalmıyordu. Aynı zamanda ABD’li bir diplomat, 2006’da yazdığı ve daha sonra Wikileaks tarafından sızdırılan bir yazışmasında “Kürt Bölgesel Yönetimi’nin ‘babaları’nın yolsuzluğunun özünde güvenlik güçlerini kontrol altında tutanların yatıyor. Oyunu devam ettiriyorlar çünkü silahları kontrol ederlerse yasadışı anlaşmalarını uygulayabilirler” diyordu.
REFERANDUM DÖNEMİ
Kürdistan Bölgesi’ndeki başarısız referandum sürecinde tehditler savuran Türk hükümeti, o dönem Barzani ailesinin servetine dair haberler servis etmeye başlamıştı. Hewlêr’de 2009-2014 yılları arasında kritik görevlerde bulunan eski bir bürokrat, AKP medyasına konuşturuldu. 2012-2017 döneminde 45’ten fazla petrol kuyusu, Habur Sınır Kapısı, Korek Telekom, doğalgaz-petrol gelirleri ve merkezi hükümetten alınan payların şahsi servete dönüştürdüğünü savunan bürokrat, Barzani’nin Türkiye, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Kıbrıs ve İngiltere gibi ülkelerde ciddi yatırımları bulunduğunu söylüyordu. Eski bürokrat, direkt veya dolaylı bağlı şirketlerin denizcilik, lojistik/taşıma, gıda, madencilik, inşaat ve petrol ticareti başta olmak üzere birçok sektörde faaliyet yürüttüğünü aktarıyordu.
