Mezopotamya İşçiler Derneği Sözcüsü Müslüm Kaplan, Mehmet Zeki Çelebi’ye yönelik yapılan saldırının bir terör saldırısı olduğunu ve daha önce de Kuzey Kürdistanlı yurtseverlere yönelik gerçekleştirilen saldırıların devamı olduğunu ifade etti.
Mehmet Zeki Çelebi isimli yurttaş dün gece saat 12.30 dolaylarında sahibi olduğu restorandan çıkarken motosikletli iki kişinin silahlı saldırısına uğradı. Mehmet Zeki Çelebi, kaldırıldığı hastanede 2 defa ameliyata alındı. Saldırıda 4 kurşunun isabet ettiği Mehmet Zeki Çelebi ağır yaralı olarak Yoğun Bakım ünitesinde tutulmaya devam ediliyor.
Saldırıya uğrayan Mehmet Zeki Çelebi’nin de üyesi olduğu Mezopotamya İşçiler Derneği, Mehmet Zeki Çelebi’nin tedavi gördüğü Şahr Hastanesi önünde bir basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasına Kuzey Kürdistanlı siyasi onlarca göçmenin yanı sıra Güney Kürdistan’da bulunan birçok kurum temsilcisi de katıldı.
Mezopotamya İşçiler Derneği yöneticilerinden Müslüm Kaplan, söz konusu saldırıların bir terör saldırısı olduğunu, daha önce de Kuzey Kürdistanlı yurttaşlara yönelik düzenlenen saldırıların bir devamı olduğunu belirtti.
Mezopotamya İşçiler Derneği yöneticilerinden Meşruk Çiftçi de Süleymaniye’de siyasi sığınmacı olarak yaşadıklarını ifade ederek, “Bizler yıllarca Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da siyasi faaliyetler yürütmüş insanlarız. Yıllardır Kürdistan Bölgesi’nde yasal haklarımız çerçevesinde yaşıyoruz. Herhangi bir muhalifliğimiz olmamıştır. Ancak tüm bunlara rağmen bizlere yönelik saldırılar düzenleniyor. Daha önce bir arkadaşımız bu saldırılarda şehit düştür, biri şans eseri kurtuldu ve şimdi de Zeki Çelebi arkadaşımız yaşam savaşı veriyor” dedi.
Saldırılardan korkmadıklarını ifade eden Çiftiçi, “Bizler buradayız, eskiden de vardık ve şimdi de varız. Hiçbir şekilde geri adım atmayacağız. Bizler geri adım atmayacağız. Bizlerin geri adım atacağımızı sananlar büyük bir gaflet içerisindedir.”
Saldırıların sadece kendilerine yönelik olmadığını, saldırıların aynı zamanda Süleymaniye halkına yönelik olduğunu belirten Meşruk Çiftçi, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü: “Biz burada Süleymaniye halkının misafiriyiz. Bunca saldırı olmasına rağmen bizlerin güvenliği sağlanamıyorsa bizler kendi güvenliğimizi sağlamak zorundayız. Bizler kurbanlık koyun değiliz ve gelip bizler üzerinden terör estirmelerine izin veremeyiz. Mam Celal’in ‘Ben bir Kürt kedisini bile Türk faşizmine teslim etmem’ dediği vicdan lazım Süleymaniye’ye. Bizler artık bu saldırıları kabul etmeyeceğiz.”
