Kutî Xidir: Şengal dışında yaşayamam

Kutî Xidir, Xanesor’da tek bir eli ile yaşam mücadelesi vermesine rağmen yüzlerce koyun, güvercin ve tavuk besleyip aynı zamanda belediyede halka hizmet ediyor. Kutî, ferman döneminde Şengal’den ayrılan insanların geri dönmeme sebeplerini kabul etmeyerek “Artık bir elimle varım ama benden daha iyi durumda yaşayabilecek onlarca insan olmasına rağmen geri dönmüyorlar” diyor.

Şengal’de binlerce insan var ve farklı şekillerde yaşıyorlar. Ama Şengal’in adı geçtiğinde herkesin aklına katliamlar, yağmalar ve fermanlar geliyor. Şengal halkının nasıl yaşadığı ve orada yaşamın dezavantajlarının neler olduğu ise az biliniyor. Fermanların acısı ve ıstırabı Êzidîlerin sosyal hayatını perdelemiş durumda olduğu için de kamuoyu, Êzidîlerin yaşamını ya unutmuş ya da iyi bir şekilde görmüyor olarak karşımıza çıkıyor. Şengal’deki yaşamın en güzel örneklerinden biri ise Kutî Xidir olarak karşımıza çıkıyor.

Tek elli bir hayat Kutî’ye engel olmadı

Kutî doğuştan itibaren tek elini kullanamıyor. Ancak bu durum onun yaşamını sürdürmesine ve coşkuyla çabalamasına, emek vermesine engel olmamış. O, atalarının kutsal topraklarında, kimseye el açmadan kendisinin ve ailesinin geçimini sağlıyor. Arkasında 45 yılı bırakan Xidir, hala genç biri gibi büyük bir yaşam coşkusuyla hareket ediyor.

Kendisini doğadan, toplumdan ve aileden sorumlu olarak görüyor

Kendini tek bir işle sınırlamayan Kuti,  emeğini sadece evin geçimini sağlamak için harcamıyor. Aynı zamanda doğal bir yaşam sürdürüp yüzlerce koyun, güvercin ve tavuk besliyor. Kutî’nin ayrıca 5 çocuğu var ve onlarla arkadaş gibi. Günlük işlerde çocukları ona yardım ediyor. Onun sosyal özellikleri sadece aile ilişkilerinde veya doğayla olan ilişkilerinde karşımıza çıkmıyor. Toplumsal sorumluluğunu ise Xanesor Belediyesi’nde çalışarak üstlenmiş durumda. Kutî, ayrıca Xanesor’da bir mahallede onlarca ailenin evine elektrik sağlayan bir jeneratörden sorumlu.

Şengal’e dönüş ve yeni bir yaşamı inşa etme

Kutî’nin hikayesi aslında fermana karşı, Şengal dönüşlere karşı iyi bir cevap olarak karşımıza çıkıyor. 3 Ağustos 2014 tarihindeki fermandan sonra kısa bir süre göç etse de sonrasında Şengal’e dönüyor. Şengal’e döndüğünde kendi iradesiyle, kimseye de sırtını yaslamadan koyun beslemeye başlıyor. Şengallilerin dönmeye başlamasının ardından Xanesor Halk Belediyesi tarafından bir jeneratörün sorumluluğunu alıyor gece gündüz yaklaşık 10 saat jeneratör için nöbet tutuyor ve bu emeğiyle etrafındaki evlerin de aydınlanmasını sağlıyor.

‘Şengal her yerden güzeldir’

Omuzundaki yük her ne kadar ağır olsa da, Êzidîlerin dağılması ve Şengal’den uzaklaşması ona büyük bir keder vermiş. Bu yüzden Êzidîlere, kendi evlerine dönmesi için çağrıda bulunarak şunları şöyledi; “Fermanın ardından Xanesor’a kendi topraklarımıza döndük. Burası bize her yerden güzel geliyor. Biz bu hayattan memnunuz ve kendi kendimizi yönetiyoruz. Hiçbir sorun yaşamıyoruz, güvenli bir biçimde gidip geliyoruz. Güney Kürdistan’da olan pek çok kişi var ve şimdi bizler gibi yaşamak istemiyor. Bizim yaşadığımız hayatı sevmiyorlar ama bana soracak olursan Şengal her yerden güzeldir”

‘Avrupa’da yaşıyorlar, cenazelerini Şengal’e getiriyorlar’

Avrupa’ya göç eden Êzidîlerî eleştiren Kutî, “Avrupa’da birçok insanın öldüğünü görüyoruz ama cenazeleri Şengal’e getiriliyor, Madem Şengal’in bizim yerimiz olduğunu biliyoruz neden yaşıyorken değil de ölürken Şengal’e geliyoruz. Kendi topraklarımızda olalım. İstesem yurt dışına giderdim. O zamanlar sadece iki çocuğum vardı, herkes yurtdışına gitmemi söylüyordu ama ben Xanesor’u seçtim. Çünkü ölürsem de buranın bana ait olduğunu biliyorum. Burada öleyim ve beni Avrupa’da değil, Şêbilqasim türbesinin önüne gömsünler.”

Son yıllarda Şengal ve çevresinde kar ve yağmur azaldı. Kutî de haliyle kuraklıktan etkilendi. Özellikle yağmurun az yağdığı dönemlerde koyunları beslemek daha zor oluyor. Kutî de koyun sayısını azalttı ama yine de koyunları, tavukları ve güvercinleri var. Aynı zamanda geçimini sağlamak için ayrıca mahalle jeneratörü için de nöbet tutuyor.

‘Başarı parayla ilgili değil’

Yaşam tecrübesi ve doğal bir yaşam tarzıyla yaşamını güzel bir şekilde sürdüren Kutî yaşamın anlamı üzerine şunları ifade etti: “Başarı parayla ilgili değildir. Barış içinde yaşayalım, kimsenin eline muhtaç olmayalım. Minnetsiz yaşamak bizim için daha iyi, öldüğümüzde insanlar ‘Allah rahmet eylesin’ diyebilsin, bu söz bize yeter. Şu an konuşuyoruz, konuştuklarımızdan hoşnut olmayacak pek çok insan var ama şu ana kadar Xanesor’da hiç kimsenin yaşamanın kötü olduğunu veya yaşamakta zorluk çektiğine rastlamadım. Ama halkın içinden bazıları var ki açgözlüler. Fermandan önce de halkın yolu ve kalacak yeri yoktu. O zaman nasıl yaşıyorlardı?”

‘Tek bir elim var ve Şengal’deyim’

Kutî, halkın geri dönmeme noktasındaki sebeplerinde, mağdur dilinin kullanılmasını da doğru bulmadığını belirterek, bu konuda Êzidî cemaatini eleştirerek şu uyarılarda bulundu: “Artık bir elim var ama benden daha iyi, daha rahat onlarca insan var ama geri dönmüyorlar. Birisi çadırlarda ’10 bin dolar yandı’ diyordu, madem o kadar paran var niye Şengal’e dönüp kendine bir ev yapıp bir iş kurmuyorsun?”

Kutî’nin emeği ve mücadelesi onun, doğru yaşam biçimini gözler önüne seriyor. Kendisi için özgür ve anlamlı bir hayat kurmuş olsa da Ezidi cemaatinin dağılmasını ve Şengal’den uzaklaşmasını unutamıyor. Bu nedenle tüm Êzidîleri Şengal’e dönmeye ve ittifaklarını güçlendirmeye çağırıyor.

Bunları da beğenebilirsin