Mesud Ebdülxaliq: PKK’nin davası 50 milyon Kürdün ve 10 milyonlarca insanın davasıdır

PKK’nin “terör listesi”nde olmasına tepki gösteren Yazar ve aktivist Mesud Ebdulxaliq, PKK’nin davası 50 milyon Kürdün ve 10 milyonlarca insanın davası olduğunu söyledi.

Yazar ve aktivist Mesud Ebdulxaliq, PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılması için yürütülen çalışmalar ve listeden çıkarılmasının önemi ve Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü gibi önemli konularda Rojnews’in sorularını yanıtladı.

*PKK’nin “terör listesi”ne alınmasının Kürt halkına ne gibi zararları oldu?

Her Kürdistan partisinin “terör listesi”ne alınması tüm Kürdistan’ı ve tüm Kürt partileri etkiliyor. Çünkü silahlı eylemlerle suçlanıyorlar. Ama onlar da silahlı mücadele yürütmek zorunda kalıyorlar. İşgalci devletler, bölgeyi işgal ediyor. Ya da devleti olmayan halklar, silah alıp işgalci güçleri, ülkelerinden atmazsa haklarını nasıl korurlar?

*PKK’yi “terör listesi”nden çıkarmak için 4 milyon imza toplama kampanyasıyla atılan bu adımı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bana göre sadece 4 milyon kişinin davası değildir. Belki de 50 milyon Kürt halkının ve özgürlük mücadelesinin ön saflarında yer alan 10 milyonlarca insanın davası. Öte yandan, bu iş için 4 milyon imza toplanırsa, PKK’nin ulusal bir güç olduğu ve halkın davasını temsil ettiği anlamına gelir.

*PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılması için yasal olarak neler yapılmalıdır?

Kürtlere şimdiye kadar pek olmayan uluslararası hukuk desteği olması gerekiyor. Kürdistan’da bir yol haritası konulmalı ve hangi yolla Kürt halkı Kürdistan’ın tamamında nasıl koruyacağını belirlemeli. Örneğin, Birleşmiş Milletler (BM) İç Tüzüğü’nün 1’inci maddesi veya bin 514 sayılı karar kaderini tayin hakkı konusunda bir dizi başka karar da dahil olmak üzere bir dizi BM kararları vardır. BM’in kararlarına bağlı olmak Kürtler için iyi olduğunu düşünüyorum. Çünkü devrimci fırsatlar var ve hatta bazı noktalarda kendinizi savunmak için silah kullanma fırsatı veriyor. Ya da Viyana Anlaşması gibi bir dizi uluslararası anlaşma var.

*Kürdistan’da PKK’yi “terör listesi”nden çıkaracak bir enstrüman var mı?

Evet var. Örneğin, Kandil meselesi, gerillalar şu anda Kandil’de uluslararası bir değerli görev, mücadele yürütüyor. Çünkü eğer gerilla o bölgelerde olmazsa, işgalci ülkeler bu bölgelere teröristleri getirmek niyetindedir. Bu konuda iyi hukukçularımız ve avukatlarımız olursa BM’de önemli bir uluslararası mesele olması sağlanacak. Bize “terörist” demek yerine Kürtler bölgede sınırları koruduğu için kendilerine bütçe dahi verebilirler. Bu konu bir araştırma konusu haline gelirse ve yazılırsa, büyük fayda sağlayacaktır. Son olarak, diğer bütün Kürt partileri de bundan yararlanacak.

*Güney Kürdistan’daki partilerin PKK’yi “terör listesi”nden çıkarmaya yönelik bir etkisi var mı?

Şüphesiz var. Çünkü bir aşamaya kadar Kürdistan Bölgesi hükümetinin uluslararası alanda bir yeri vardır. Irak Anayasası tanınıyor ve aynı zamanda Irak Cumhurbaşkanı bir Kürt. Ancak, ne yazık ki, iktidardaki Kürt partileri bu konuda çok iyi bir rol oynamıyorlar ve rolleri kötüdür. Bazen partilerin kendileri birbirlerine karşı “terör” kelimesini kullanıyor. Özellikle de “birakujî-kardeşlik” savaşında. Bu da çok kötü bir durumdur. Tüm taraflar bilmelidir ki, “terör listesi”ne girmek çok kolaydır. Artık tüm taraflar “terör” kelimesinden nasıl kaçınabilecekleri konusunda yasal bir bilimsel konferans düzenlemelidir.

*PKK’yi “terör listesi”nden çıkarma çabasına Kürt partilerinin de katılacağını düşünüyor musunuz?

Türkiye’nin Kürdistan Komela Dadgeri, Bizûtnawaya İslami ve Kürdistan Yurtseverler Birliği’nden (YNK) PKK’yi “terörist” olarak tanımalarını ve tanımlamalarını istediğini defalarca duydum. Ama kabul etmediler, tüm teklifleri reddettiler. Özellikle, İslami partilerden birinin liderleri, PKK’yi “terör” olarak görmeyip, Kürtlere karşı yapılanların dehşet verici olduğunu söylediği için otelden kovulmuştu. Mesud Barzani daha önce PKK’ye “terör” demeleri için baskı yapıldığını söylemiş, ancak bunu yapmadıklarını açıklamıştı. Ancak gerçek şu ki, KDP’nin konumu ve tutumu doğru değil. Çünkü Türkiye ile kötü bir anlaşma yaptı. Bunun nedeni o ülkenin sadece bir partinin veya bölgenin düşmanı olması değil, tüm Kürtlerin düşmanı olmasıdır. KDP de daha fazla öne çıkmalıdır. Erdoğan daha önce şunları söylemişti: “Türkiye’de Kürdistan diye bir şey yok ve isteyenler Kürdistan Bölgesi’ne gitsinler.” Sonra Türkiye’nin Savunma Bakanı da “Kürdistan diye bir yer yok” demişti. Siyasi, tarihi ve dini açıdan da Kürdistan’ın adı Türkiye’nin adından çok öncesinde vardı.

*PKK’nin adının “terör listesi”nden çıkarılması neden önemlidir?

Hem hukuki hem de siyasi anlamda çok önemlidir. Çünkü bu sorun diplomatik ve siyasi çalışmaların yürütülmesine izin vermiyor. Bu nedenle PKK’nin bu listeden çıkarılması çok önemlidir. PKK’nin adının “terör listesi”nden çıkarılması için Kürdistan’daki tüm partiler ve tüm dostları bu adıma katılmak zorundadır. Çünkü Kürt hareketi için bu adım çok önemli olacak. Kürdistan’daki tüm partiler hiçbir Kürt partisinin adını “terör listesi”nde tutulması için mücadele etmelidir.

*PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılması ve Önder Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması birbiriyle ilişkili midir?

Büyük ölçüde, birbirleriyle bir ilişkileri vardır. Çünkü dünyanın birçok partisi ve lideri daha önce devletlerin “terör listesi”nde yer aldı. Bunlardan biri de 28 yıl hapiste kalan Nelson Mandela’dır. PKK’nin “terör listesi”nden çıkarılması diplomatik olarak çalışmak için daha fazla fırsat sağlayacaktır. Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için etkili olur. Türkiye’de de Kürt davası için çalışmalar yapılacak.

Bunları da beğenebilirsin