MİT’in yurtseverlere yönelik saldırıları sürüyor, hükümet ise susuyor!

Türk devleti, işgal saldırılarında özgürlük savaşçılarını karşısında yenildikçe sivillere yöneliyor, saldırıyor. Türk MİT son yıllarda Güney Kürdistan’da çok sayıda Kürt vatanseveri saldırarak katletti. Süleymaniye, Hewlêr ve Dihok’ta yapılan onca saldırılara rağmen hükümet failleri yakalamadığı gibi saldırılar karşısında da sessiz kalıyor.

Süleymaniye’de dün gece saatlerinde Bextiyari Caddesi’nde Kuzey Kürdistanlı Deniz Restoran’ın sahibi Mehmet Zeki Çelebi iş yerinin önünde motosikletli iki kişi tarafından saldırıya uğradı. Hastaneye kaldırılan Çelebi’nin sağlık durum ciddiyetini koruyor.

Süleymaniye Güvenlik Güçleri, saldırıya ilişkin şimdiye kadar herhangi bir açıklama yapmadı, Rojnews olarak ilgili taraflarla defalarca iletişime geçmeye çalıştık ama cevap vermediler.

Süleymaniye Güvenlik Güçlerinin sessizliği ve saldırının şekli, saldırının planlı ve “terör” saldırısı olduğunu gösteriyor. Saldırının yapıldığı yer çok işlek ve kalabalık bir yer olduğu için saldırganlar motosikletle gelmişti. Çelebi’nin izlenmesi ve saldırı şekli de saldırının planlı olduğunu gösteriyor.

Saldırı uzman kişiler tarafından gerçekleştirildi. Saldırı gece geç saatlerinde iş çıkışının olduğu saatlere yakın yapıldı.

Saldırıdan 10 dakika sonra olay yerine gelen güvenlik güçleri, restoran ve olay yeri yakınlarının güvenlik kameralarına el koydu. Kameraların toplanmasına rağmen Kürdistan Bölgesi hükümeti sessiz kaldı.Türk devleti, Güney’de yaşayan Kürt devrimcilere, siyasetçilere ve Kuzey Kürdistanlı mültecilere karşı her yıl bu tür saldırılarda bulunuyor. Geçen yıl da Türk MİT’i, Kürt yurtseverlere ve devrimcilere saldırdı. Yapılan saldırılarda şimdiye kadar failler yakalanmadığı gibi buna ilişkin yetkililer de somut bir adım atmadı.

İşgalci Türk devleti, 16 Eylül 2021’de Kuzey Kürdistan’dan Süleymaniye’ye gelen Ferhad Barış Kondu isimli bir yurttaşı hedef aldı. Saldırıda Kondu yaralandı.

Bu saldırının hemen ardından 17 Eylül 2021’de Süleymaniye kentinde PKK Şehit Aileleri Komitesi üyesi Yasin Bulut (Şukri Serhed) işgalci Türk devletinin MİT mensupları tarafından katledildi.

Bilgilere göre, Şukri Serhed’i bir kişi vurmuş, 4 kişi de gözcülük etmiş. Saldırının ardından saldırganlar arabayla Hewlêr’e kaçtı. Süleymaniye’nin içinde bu kadar çok güvenlik kamerası ve kontrol noktası olmasına rağmen saldırganlar ellerini kollarını sallayarak, şehirden çıktı. Polis, katilleri yakalamak için sadece saldırının olduğu yeri ziyaret ederek, belge ve delilleri topladı.

Olaydan kısa bir süre sonra PKK Şehit Aileleri Komitesi, saldırının sadece PKK’ye değil, Güney Kürdistan’ın tüm yurttaşlarına ve Süleymaniye’nin barışına yönelik olduğunu belirtti.

KCK ise, saldırıyı yaptıran ve yapanların bulunup, cezalandırılmasını istedi.

Kürdistan Bölgesi Başbakan Yardımcısı Kubat Talabani, Süleymaniye’de Türk MİT’i tarafından öldürülen Kürt devrimci Şukri Serhed’in öldürülmesiyle ilgili şunları söylemişti: “Şukri Serhed’in katillerini bulunup, adalete teslim edilsin.”

Gorani Hareketi de saldırıyı “terör eylemi” olarak belirterek, “Bu olay Süleymaniye şehrinin güvenliğine yönelik bir tehdittir. Saldıranlar bulunup, cezalandırılmalıdır” demişti.

Ancak Kürt devrimci Şukri Serhed’in Yasin Bulut’un öldürülmesinin üzerinden neredeyse bir yıl geçti ancak ne katiller bulundu ne de cezalandırıldı.

İşgalci Türk devleti, 17 Nisan 2022’den bu yana Güney Kürdistan topraklarını işgal etmek için kapsamlı bir işgal saldırısı başlattı. Özgürlük savaşçılarının saldırılara karşı tarihi direnişi sürüyor. İşgalci Türk devleti özgürlük gerillalarına karşı başarısız oluyor, bu kez kirli saldırılara başvuruyor. Güney Kürdistan’da Türk MİT’i Kürt yurtseverlere yönelik saldırılar başlattı. Türk MİT’i, ajanlığı kabul etmeyen insanları hedef alıyor, öldürüyor veya kaçırıyor. Türk devletinin Güney’de bu saldırılarını sürekli olarak tekrarlamasına rağmen Kürdistan Bölgesi hükümeti sessizliğini koruyor, saldırılar karşısında bir tepki göstermediği gibi, açıklama dahi yapmıyor.