MXDŞ: Çözüme de direnişe de hazırız

Bugün Êzîdxan Asayiş Güçleri temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, PADÊ TAJÊ, din alimleri ve Arap temsilcilerle Şengal’de bir araya gelen Şengal Demokratik Özerk Meclisi toplantının ardından bir basın açıklaması yaptı. Meclisin yaptığı açıklamada, “Çözüme de direnişe de hazırız” denildi.

Bugün Şengal’de önemli bir toplantı gerçekleşti. Şengal Demokratik Özerk Meclisi (MXDŞ), tüm kurum ve kuruluş temsilcileriyle Şehit Berxwedan ve Şehit Dilgeş şehitliğindebir araya gelerek Irak, Şengal ve dünyadaki siyasi durumu değerlendirdi. Toplantıda Şengal’deki durum ve Irak ordusunun Şengal Savunma Kuvvetleri’ne yönelik saldırıları, 9 Ekim anlaşması ve medya savunma alanlarına yönelik saldırılar da dahil olmak üzere birçok konu ele alındı.

Toplantıda YBŞ-YJŞ temsilcileri, Êzîdxan Asayişi, PADÊ, TAJÊ, sivil toplum kuruluşları ve Arapların yaşadığı bölgelerdeki Halk Meclisleri temsilcileri de hazır bulundu.

Toplantı sonunda MXDŞ, temsilcilerinin katılımıyla bir basın açıklaması yaparak Irak ordusunun son saldırılarına karşı tutumunu açıkladı.

Açıklamayı Şengal Yönetim Kurulu Üyesi Azad Hüseyin okudu.

MXDŞ’nin açıklaması şöyle:

“Son zamanlarda gerek dünyada gerekse Ortadoğu’da halklara ve inançlara karşı savaş politikaları yürütülmektedir. Ukrayna-Rusya savaşı, tüm insanlığın temelde savaş, yaralanma, ölüm ve göç riski altında olduğunu gösterdi. Ortadoğu’da savaşın ve çatışmanın olmadığı bir gün geçmiyor. Son olarak İşgalci Türk devleti, Barzani ailesiyle iş birliği içinde Kürdistan’ın özgürlüğü için mücadele eden gerillalara yönelik bir saldırı başlattı. Türk devleti ve KDP’nin bu saldırılardan amaçladıkları herkesçe bilinmektedir. Halkların özgürlük ve savunma güçlerini yok etmek ve bölgeyi işgal etme planlarını gerçekleştirmek istiyorlar.

Gerilla bölgelerine yönelik saldırılarla eş zamanlı olarak 18 Nisan’da Kazimi hükümeti komutasındaki Irak ordusu Şengal’de Êzîdxan güvenlik kontrol noktalarını kuşatmaya başladı. Ordu, Şengal savunma güçlerini bulundukları noktaları terk etmeye ve orduya teslim olmaya çağırdı. Irak ordusunun kuşatma ve saldırıları sonucu Şengal’İn birçok yerinde çatışmalar çıktı. Öncelikle şunu söylemek istiyoruz ki şiddetli bir savaş çıkmamasının nedeni Şengal Özerk Yönetimi ve Şengal savunma güçlerinin tutumudur. Irak ordusunun uzun ve zorlu bir savaşı başlatmak için elinden geleni yapsada, kendimizi Irak halkına karşı sorumlu hissettiğimiz için bu savaşa izin vermedik.

Şengal’İn savunması Ninova’nın ve tüm Irak’ın savunmasıdır

Şimdi herkes Irak ordusunun neden Şengal’e saldırdığını merak ediyor. Bu savaşı başlatmak ve sürdürmek isteyenler kimlerdir? Savaşın çıkması hangi güçlere hizmet edecek? Bu Irak’ın mı yoksa Türk devleti ile KDP’nin yürüttüğü bir savaş mıdır? Biz Şengal Özerk Meclisi olarak bu sorulara yanıt arıyoruz ve Irak devletinin bu sorulara doğru yanıtlar vererek konumunu netleştirmesini istiyoruz.

2014 fermanı sırasında hiçbir güç Êzidi halkına ve Şengal’e karşı sorumluluğunu yerine getirmedi. Irak ordusu halkımıza sırtını dönerek Şengal’den kaçtı. KDP, büyük bir ihanet içinde Şengal üzerinde pazarlık yaptı. İşgalci Türk devleti DAIŞ aracılığıyla bizi yok etmek istedi. Ancak PKK gerillalarının ve gençlerimizin desteğiyle varlığımızı, inancımızı, dağlarımızı savunduk ve bu günlere geldik. Şengal Dağı’nı savunurken aslında tüm Irak’ı savunduk. DAIŞ, Ninova’nın tamamını ele geçirdi, ancak Şengal Dağı DAIŞ’e izin vermedi. Bu gerçek tarihten günümüze kadar devam etmiş ve günümüzde de değişmemiştir. Şengal’in savunulması Ninova’nın savunulmasıdır. Ninova’nın savunulması da tüm Irak’ın savunulmasıdır.

MXDŞ Irak fermanlar tarihinin bir parçası olacak mı diye soruyor?

Irak ordusu Şengal’den kaçtıktan sonra Şengal’de Irak bayrağını yükseltip koruyanın bizler olduğunu herkes biliyor. Devletin kurum ve kuruluşları iş birliğimiz ve desteğimizle Şengal’e döndü. Biz ferman sırasında hem kendi varlığımızı hem de Irak’ın varlığını savunduk. Bugün Irak ordusu hangi sebeple silahlarını Şengal’in ve Êzidilerin çocuklarına doğrultuyor? Doğru, Osmanlı kılıcının her zaman başımızın üzerinde olduğunu ve KDP’nin tüm kazanımlarımızı yok etmek istediğini biliyoruz. Ama soruyoruz DAIŞ, Türk devleti ve KDP’den sonra Irak ordusu da Êzidilerle savaşacak mı? Irak devleti de Êzidi fermanları tarihinin bir parçası olacak mı? Bu, Irak’a sorduğumuz tarihi bir sorudur ve bu sorunun yanıtını istiyoruz.

Bu son saldırıların 9 Ekim Anlaşması’nın devamı olduğu biliyoruz. Bu anlaşmayı imzalayanlar, bu son saldırıları gerçekleştirenler, Irak ordusunu halkımızın üzerine gönderenlerdir. Bu anlaşmanın tarafları Rojava ve Şengal sınırını duvarlarla ayırıyor. Ferman sırasında binlerce Êzidinin bu sınırdan güvenli bölgelere ulaştığını bir kez daha herkese hatırlatmak isteriz. DAIŞ çetelerinin bize Rojava sınırlarından değil, Irak topraklarından saldırdığını ve halkımızı katlettiğini herkes biliyor. Yüzlerce YPG ve YPJ şervanı bu sınırdan gelerek imdadımıza yetişti. Halkımız fermanlardan kurtulduysa, bu Rojava ile Şengal arasındaki sınır sayesindedir.

Bu yolda ölürüz ama teslim olmayız

Şimdi bu sınırı duvar ve tellerle kapatıyorlar. Bunun ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz. Êzidi düşmanları bize “ya teslim olursunuz, ya da yeni fermanlarla karşılaşırsınız” diyor. Bunun bir kuşatma ve teslimiyet politikası olduğunu çok iyi biliyoruz. Ama tarihimizden eminiz; ‘Biz baş verir, sır vermeyiz. Direniriz, teslim olmayız.’

Iraklı siyasi güçlerine, Irak halkına ve inançlarına, Iraklı makamlara sesleniyoruz. Irak hükümeti, Türk devleti ve KDP ortakları gibi Şengal ve Êzidi halkına düşmanlık yapıyor. Bu plan ve politikalar Irak’ı parçalanmaya doğru götürüyor. Bu Ninova’yı Türkiye Cumhuriyeti’nin bir ili yapmak isteyen Yeni Osmanlıların planıdır. Türk devletinin Misak-ı Milli planının bir parçasıdır. Her gün Irak siyasetinden bahsedenler bu gerçeği görmüyor mu? Türk devleti ve KDP, Şengal, Ninova ve Kerkük’ü Irak’tan koparmak istiyor. Bu gerçek görülmüyor mu?

Biz Êzidiler ve Şengal halkı olarak bu planların farkındayız. Tüm gücümüz ve inancımızla bu plana karşı duracağız. Irak’taki tüm siyasi partileri Türk devleti ve KDP’nin planına ve Irak hükümetine karşı durmaya çağırıyoruz. Irak ordusu partilerin ordusu değil, devletin ordusudur. Bu ordu Şengal’e Êzidi halkına saldırmaya gönderilmemelidir.

Çözüme ve direnişe hazırız

Daha önce söyledik, şimdi de söylüyoruz. Şengal’in durumunu anayasaya uygun olarak Irak federal devleti çerçevesinde çözmek için diyaloga, görüşmelere hazırız. Son günlerde her ne kadar görüşmeler yapılsa da olumlu bir sonuç alınamadı. Şu anda devam eden görüşmelerde Êzidi halkı olarak taleplerimize saygı duyulmasını bekliyoruz, meşru haklarımıza ve taleplerimize saygı duyulmadığı takdirde bölgede yaşanacak herhangi bir olaydan Irak hükümeti sorumlu olacaktır. Irak devletini işgalci Türk devleti ve KDP’nin planına karşı durmaya çağırıyoruz. Bu güçleri Şengal’den çıkararak ortak bir çözüm arayalım. Şengal’deki çözümün Irak’ın egemenliğini, birliğini ve varlığını güçlendireceğine inanıyoruz. Bunun gerçekleşmesi için ordunun Irak’ın sınırlarını ve varlığını savunma şeklindeki temel sorumluluğuna dönmesi gerekiyor.

Kuşatma, tehdit, baskı ve saldırı politikalarından vazgeçilmelidir. Tüm halkımıza, Irak ve tüm dünya kamuouyuna şunları bildiriyoruz; Tehdit, baskı ve saldırı yoluyla kimse irademizi kıramaz. Kimse bizi korkutup geri adım attıramaz. 73 ferman gördük, hafızamızı ve inancımızı korumak için on binlerce şehit verdik. Yiğitlerimizin öncülüğünde DAIŞ’in ve Türk devletinin belini kırdık. Direniş tarihimize, Mam Zekİ, Mam Beşir, Şehit Sait, Şehit Zerdeşt ve Şehit Dıjwar’ın hayallerine ve yoluna bağlıyız. Özgür ve özerk bir Şengal’in sözünü verdik ve bu sözden asla dönmeyeceğiz.

Olası bir savaştan Irak hükümeti sorumlu olacak

Irak devletinin Şengal’in özgür iradesini esas almasını ve bu temelde çözüm geliştirmesini umuyoruz. Ancak Kazimi hükümeti işgalci Türk devleti ve KDP iş birliği ile üzerimize gelirse sonuna kadar direneceğiz. Şengal Özerk Yönetimi’nin kazanımları, şehitlerin emeği ve kanıyla elde edilmiştir. Ne olursa olsun halkımızın kazanımlarından vazgeçmeyeceğiz. Irak’taki siyasi güçleri, Irak hükümetinin bu savaş politikasının önünde durmalıdır. Durmazlarsa ve bir savaş çıkarsa bu onların sorumluluğunda olacaktır.

Son olarak tüm Êzidi halkını bu saldırılara birlik olarak yanıt vermeye çağırıyoruz. Özellikle Avrupa’daki Êzidi halkımız Şengal için seferberlik derecesinde harekete geçmelidir. Tüm Kürtdistani güçleri KDP ve Türk devletinin planlarına karşı durmaya, Şengal’e destek sunmaya çağırıyoruz. Dünya kamuoyunu, uluslararası kurumları ve tüm insanlığı harekete geçmeye, Şengal’in statüsünü tanımaya ve yeni fermanlara karşı durmaya çağırıyoruz. Halkımızın birlik, ittifak ve direnişiyle Bağımsız ve özgür bir Şengal inşa edeceğimize söz veriyoruz.”

Açıklama sloganlarla sona erdi.

Bunları da beğenebilirsin