Nameyên ji Şengalê filmi: Şengal’deki katliamı, direniş ve zaferi anlatıyor
HABER MERKEZİ
‘Nameyên ji Şengalê’ fiminin yapımcısı Ruha Hüseyin film hakkında bilgi paylaşarak, filmde Şengalli kadın ve annelerin Şengal’e nasıl yeniden hayat getirebildiklerinin anlatıldığını söyledi.
Dersim Zerevan’ın yönettiği ‘Nameyên ji Şengalê’ (Şengal’den Mektuplar) filmi Şengal’de doğrudan olayların yaşandığı yerlerde çekildi. 80 dakikalık film, Rojava Film Komünü, Kürt sinemacılar şirketi Nujiyan Film Prodüksiyon tarafından, İtalyan şirket FAR out FILMS’in ortaklığı ile yapıldı. Filmin yapımcılığını ise Ruha Hüseyin üstlendi.
Ruha Hüseyin, Rojnews’e verdiği röportajda filmin içeriğinden, hikayesinden ve vizyona giriş tarihinden söz etti.
‘3 Ağustos’ta gösterime girecek’
Filmin ilk olarak 3 Ağustos’ta Almanya’da bir festivalde gösterileceğini belirten Ruha Hüseyin, “‘Nameyên ji Şengalê’ filminin çekimine 2018 yılında başladık. Görüntü ve montaj çok vakit aldı. Çünkü filmde geçen tüm olayların gerçekte yaşananlarla aynı olmasını istiyorduk. Film, Şengal şehitlerinin ve filmin yapımında yanımızda olan ancak sonrasında Rojava savaşında şehit düşen şehitlerimizin verdiği emek hakkında çekildi. Bu nedenle her şeyden önce şehitlerimizi anıyor anıları önünde saygıyla eğiliyorum” dedi.
‘Film olayların gerçekleştiği yerlerde çekildi’
Ruha Hüseyin, filmin içeriğine ilişkin şunları söyledi; “Bu filmin çok farklı bir özelliği var. Hazırlanan senaryoyu olayların olduğu yerde çekme şansımız oldu. Şengal hakkında başka filmler çekildi ancak filmi Şengal’de çekme şansları olmadı. Bu film farklı ülkelerden ve Kürdistan’ın dört parçasından gelen enternasyonalist ve profesyonel bir ekip tarafından çekildi.”
‘Hiç kimse yorulmadı’
Film çekildiği sırada hiç kimsenin yorulmadığı çünkü herkesin dayanışarak çalıştığını vurgulayan Ruha Hüseyin, “Şengal Özerk Yönetim ve Rojava halkı maddi ve manevi olarak her şeyi sağladı.
Herkes filmde Şengal’de yaşanan katliamının, acının, direnişin ve zaferin gerçekliğini gösterebilmek için elinden geleni yapacağını söylüyordu” diye belirtti.
‘Êzidilerin yaşamını gözeterek çalıştık’
Ruha Hüseyin, filmin çekim süreci ve Şengal halkının işbirliğini şu sözlerle anlattı; “Êzidilerin yaşamını gözeterek çalıştık. Özel günleri çekmek için başkalarını getirmeye hiç ihtiyacımız olmadı. Êzidiler için gerçekten bayram ve özel olan günlerde çalışırdık. Şengal’i anlatmamız için herkes bizlere kapısını açıyordu. Sonraki kuşakların gerçekleri bilmesi için başlarına gelen tüm olayların anlatılmasını istiyorlardı.”
‘Film, Şengal katliamının gerçek bir belgesidir’
Ruha Hüseyin, Nameyên ji Şengalê filminin önemine ilişkin şunları söyledi; “Halk son yıllarda kendini korumak ve yönetebilmek için savunma ve askeri güçlerini inşa etti. Çünkü kendi güçleri olursa kendilerini koruyabileceklerini gördüler. Halk, olayların gerçekliğini ve savunma güçlerinin gücünü göstermek istiyordu. Bu film aynı zamanda Şengal katliamının gerçek bir belgesidir.”
‘Filmi çekmek oldukça zordu’
Film çekiminde yaşadıkları zorluklara ilişkin konuşan Ruha Hüseyin, “Filmin çekimleri sırasında çok zorluklar yaşandı. Çünkü katliam 2014’te yaşandı ve film çekimine 2018’de başlandı. Yaşanan acılar hala unutulmamıştı. Çoğu zaman görüntüleri kaydetmek istediğimizde insanları çağırırdık. Ancak yaşadıkları acıları tekrar hatırladıkları zaman kendilerine hakim olamıyor ve o anları tekrar yaşıyorlardı” dedi.
‘Filmdeki savaşçılar gerçek kahramanlardı’
Filmin dikkat çeken bir yönüne değinen Ruha Hüseyin, şunları ifade etti; “YPG, YPJ, HPG ve YJA Star savaşçılarını oynayan kişiler aynı zamanda Şengal’in özgürleştirilmesi sırasında savaşan savaşçılardı. Bu yüzden filmde herkes günlük yaşamında verdiği mücadeleyi gösteriyordu sadece.”
Kadınların direnişi
Ruha Hüseyin, son olarak şunları söyledi; “Filmin senaryosunun temeli Şengalli kadın ve annelerin nasıl direndiği ve toplumu nasıl yeniden canlandırdığı üzerineydi. Bugün de bir direniş gücü olduğunu görüyoruz. Filmin yapımında da işbirlikleri ve destekleriyle rollerini yerine getirdiler.”