Neam Bedel: 15 Şubat komplosundan sonra Êzidilere yönelik saldırı ve fermanlar arttı

TAJÊ Koordinasyon Üyesi Neam Bedel, 15 Şubat komplusundan sonra Êzidi halkına yönelik saldırı ve fermanların arttığına dikkat çekerek tüm saldırıların birbiriyle bağlantılı olduğunu söyledi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik 15 Şubat Uluslararası Komplosu’nun yıldönümünün yaklaşmasıyla beraber kadın ve gençlerin öncülüğünde Şengal’de düzenlenen halk eylemleri genişliyor. Êzidi halkı Önder Öcalan’a yönelik tecridin kendilerine yönelik tecrit olduğunu belirterek özgürlük talebini yineliyor.

Komplonun hedefi ve amacına ilişkin konuşan TAJÊ Koordinasyon Üyesi Neam Bedel, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik 15 Şubat Uluslararası Komplosunun tek bir kişi şahsında gelişen bir komplo olmadığını belirterek, “Evet Önderlik tutuklandı ancak bununla halkları baskılamak istiyorlardı. Hedef ve amaçları mazlum halkları ve azınlıkları yok etmekti” dedi.

Neam Bedel, 15 Şubat komplusundan sonra Êzidi halkına yönelik saldırı ve fermanların arttığına dikkat çekerek şu örneği verdi; “15 Şubat komplosundan bu yana Siba ve Tilezêr’deki patlamalardan 2014 fermanı ve Serêkanî ve Girê Spi’nin işgaline kadar bir zincir gibi birbirleriyle bağlantılı tüm saldırılar günümüze kadar devam ediyor.”

‘Önderliğe yönelik tecrit Êzidi halkına yönelik tecrittir’

Önder Öcalan’a yönelik 15 Şubat komplosunun devam ettiğine dikkat çeken Neam Bedel konuşmasını şu sözlerle sürdürdü; “Önderliğe ve Êzidi halkına yönelik tecrit daha da ağırlaştırılmıştır. 2014 fermanında Êzidi halkına ihanet edildiği zaman Önderlik özgür dağlardaki öğrencilerini Êzidilerin yardımına gönderdi. Önderliğe yönelik tecrit ile Êzidi halkına yönelik komplolar da gün geçtikçe derinleşiyor. Türk devleti ile KDP arasında yapılan 9 Ekim 2020 Anlaşması da 15 Şuabt komplosuyla bağlantılıydı.”

‘15 Şubat’taki eylem ve yürüyüşlere katılın’

Tecridin sona erdirilmesi ve Önder Öcalan’ın özgürlüğü için Êzidi halkına eylemlerini arttırma çağrısı yapan Neam Bedel son olarak şunları söyledi; “Êzidi halkı Önder Öcalan’a yönelik tecride karşı çıkmalıdır. Önderlik olmasaydı Êzidiler topraklarına geri dönemezdi. Ezilen haklar ve Êzidiler Önderliğin fikirleri çerçevesinde kendilerini eğitiyorlar. 2014 fermanındaki hedefleri Êzidi halkını yok etmekti. Dünya varolduğu sürece Önderliğe ve dağlardaki gerillalara borçluyuz. Tüm halkımızı 15 Şubat’taki eylem ve yürüyüşlere katılmaya çağırıyorum.”