Önder Öcalan’ın fikirlerinin Şengal’de bir tohum gibi nasıl yeşerdiğine şahitlik etti

Tarihinde 26/03/2024 - 10:08

ŞENGAL-ROJNEWS

Şengal’in Guhbel nahiyesi Halk Meclisi Eşbaşkanı Zozan Şengalî, Önder Apo’nun fikirler ve düşünceleriyle KDP’nin baskıları nedeniyle eski dönemlerde tanışamadıklarını, bu baskılar neticesinde halkın gerillaya yaklaşamadığını söyledi. Zozan Şengalî, yaşadıkları fermanla birlikte Kürdistan Özgürlük Hareketi ve Önder Apo ile tanışabildiklerini ifade ediyor.

Êzidî toplumu Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fikir ve düşünceleri ve Kürdistan Özgürlük Hareketi ile yoğunluklu olarak 3 Ağustos 2014’te yaşanan fermanla birlikte tanışmış olsa da bundan öncesinde de bazı çalışmalar vardı. Fermandan önce çalışmalar, Tevgera Demokrasî û Azadiyê (TEVDA) üzerinden örgütlenmeye çalışılıyordu. 2007’de Tilizêr’de yaşanan bir katliam sonrası illegal (gizli) yöntemlerle eğitim ve örgütlenme çalışmaları yapıldı. KDP’nin baskı ve tehditleri nedeniyle TEVDA çalışanları herkese ulaşamıyordu. KDP, Önder Apo’nun düşüncelerinin Êzidî toplumuyla buluşmasını asla istemiyordu. Tüm engellemelere rağmen TEVDA çevresinde kimi Êzidîler bir araya gelebildi. TEVDA, 5’inci kongresini 2013 yılında Şengal’de gerçekleştirdi. Şu an Özerk Yönetim ve PADÊ’nin (Êzidî Özgürlük ve Demokrasi Partisi) birçok öncüsü ve kadrosu TEVDA’dan bu yana çalışmalarda yer almaktadır.

TEVDA bünyesinde geliştirilen kadın çalışmalarına ilgi duyan ve yakınlaşan kadınlardan biri de şu an Şengal’in Guhbel nahiyesindeki Halk Meclisi Eşbaşkanı Zozan Şengalî’ydi. Zozan Şengalî, “Bizler o dönem anlamıyor ve çalışmalara gerekli desteği vermiyorduk. Bizler o dönem gerekli önemi verseydik muhtemelen Şengal’de bu kadar büyük trajediler yaşanmazdı” diye hayıflanıyor.

‘Genç kadın ve erkeklerden oluşan bir grup Apocu Şengal’de çalışmalar yürütüyordu’

Zozan Şengalî, fermandan 6-7 yıl öncesine kadar genç kadın ve erkeklerden oluşan çok küçük bir Apocu grup Şengal’de çalışmalar yürüttüğüne dikkat çekerek o dönemi şu sözlerle anlatıyor: “O dönem bir gençlik kurumu vardı. Halk, köylerden onlar için ekmek, yemek getirirdi. Êzidî kadınlar da kendilerine yardım ederdi. Ancak bizler bu kişilerin Şengal’de ne yaptıklarını, Şengal’e niçin geldiklerini anlamıyorduk. Şimdi onların Şengal’i bekleyen tehlikeyi öngördüklerini daha iyi anlıyoruz.”

‘Önder Apo’nun öngörüsü sebebiyle yönlerini Şengal’e vermişlerdi’

Zozan Şengalî, Kürdistan Özgürlük Hareketi gençlerinin yönünü Şengal’e çevirmesi sürecini şu sözlerle dile getiriyor: “Önder Apo, Êzidîlere yönelik bir ferman gerçekleştirileceğini öngörmüştü. ‘Şengal’e gidin ve onları savunun’ demişti. Bizler de bu genç kadın ve erkeklerin bu sebeple Şengal’de olduklarını anladık. Şengal’deki egemen güçler, onların gelişine ve çalışma yürütmesine izin vermiyordu. Êzidî halkı onlara yardımcı olmak, onları tanımak istiyordu ancak düşman izin vermiyordu. O zaman bu gençlere izin verilseydi, fikirlerinin halk arasında yayılması engellenmeseydi bu büyük soykırımı yaşamazdık. Mesela Sinun’da, Guhbel’de KDP bu gençlerin halkı bilinçlendirmesine izin vermiyordu. Gençler, halkı büyük bir soykırımın onları beklediğini anlatmaya çalışıyordu. İlk bilinçlenme böyle başlamıştı.”

İlk 8 Mart kutlaması

Kürdistan Özgürlük Hareketi ile tanışma hikayesine bir de ilk 8 Mart kutlamasını ekliyor Zozan Şengalî ve şunları söylüyor: “Fermandan önce 8 Mart kutlamalarının yapılması için bazı çalışmalar yapılıyordu. Bizlere, ‘bir şölen düzenleyeceğiz’ diyorlardı. Ancak düşman (KDP), onları engelliyordu. Bu engellemeler nedeniyle kutlamayı bir evde gerçekleştirdik. İlk defa 8 Mart’ı o gün kutlamıştık. Kadın arkadaşlar Önder Apo’nun kadın çözümlemelerini halk ulaştırmak istiyordu. Ancak KDP ve yanına çektiği bazı Êzidîler büyük engellemeler çıkarıyordu. Arkadaşlarda silah olmasına rağmen halk zarar görmesin ve bir karışıklık çıkmasın diye bu saldırılara cevap verilmiyordu. Bizler de o dönem gerekli düzeyde arkadaşlara yardımcı olmuyorduk. Daha o dönem 8 Mart kutlamalarını Şengal’de gerçekleştirebilseydik bu kadar Êzidî kadın DAİŞ çetelerine esir düşmeyecekti.”

‘Fermanda silahlarını bizi savunmak için kullandılar’

Fermandan da söz eden Zozan Şengalî, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Êzidî halkına yönelik ferman gelişince burada çalışma yürüten gerillaların bizi savunmak için koşarak geldiklerini gördük. Dağlardan, Rojava’dan çok sayıda genç geldi bizleri savunmak için. Fermandan sonra Önder Apo’nun fikirleriyle tanıştık. Ancak fermandan önce kim dost, kim düşman, ayırt edemiyorduk. Sırtımızı dayadıklarımız fermanda bizleri terk edip kaçtılar. Önder Apo’ya şükürler olsun ki bizi düşmandan korudu. Önder Apo olmasaydı şimdi Êzidî diye bir şey kalmayacaktı. Bizler her zaman kendimizi Önder Apo’ya borçlu hissedeceğiz.”