‘Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğü barış sürecini bir kez daha canlandıracaktır’
SÜLEYMANİYE-ROJNEWS
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üç yılı aşkın süredir mutlak tecrit koşullarında tutuluyor. Avukat ve ailesinin kendisini ziyaret etmesine izin verilmiyor. Bu durum Kürt halkı ve dostları arasında endişeye yol açıyor. Süleymaniye’de yaşayan yurttaşlar konuya ilişkin şunları söylüyor: “Kürt halkı, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü talep etme noktasında tek ses olmalıdır. Çünkü ancak Kürt halkına o önderlik yapıp barış getirebilir.”
İşgalci Türk devleti Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı, halkının özgürlüğünü isteyen düşünceleri ve felsefesinden dolayı çeyrek asrı aşkın bir süredir İmralı Cezaevi’nde rehin tutuyor. Önder Apo, bu süre zarfında hapishaneyi Kürt sorununun çözüm mekanına dönüştürdü ve hapishanenin kendisi için irade ve mücadele anlamına geldiğini herkese gösterdi. Bu durum aynı zamanda Kürt sorununun çözümünün anahtarının İmralı’da ve Önder Apo’da olduğunu da gösteriyor.
Öğretmen Awat Reşid ve Yazar Berhem Kake Zalî, Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün Kürt halkı açısından önemi ve Kürt sorununun çözümündeki etkisine ilişkin Rojnews’e konuştu.
Süleymaniye kentinde öğretmenlik yapan Awat Reşid, “Bir Kürt olarak uluslararası topluma Sayın Öcalan’ın özgürce yaşaması ve Kürt halkına önderlik edebilmesi için Türk hükümetine daha fazla baskı yapması çağrısı yapıyorum. Önder Apo kendi ülkesinde özgürce yaşama hakkına sahiptir” dedi.
Awat Reşid konuşmasını şöyle sürdürdü: “Pêşewa Qazi Muhammed asılmadan önce İdam rejimine ‘Beni asarak devrimi ve Kürdistan’ı bitiremezsiniz’ demişti. Şimdi diyoruz ki, Önderimiz Öcalan’ı tutuklayarak devrimimizi ve Kürtlüğümüzü bitiremezsiniz. Özgürlük devrimimiz her geçen gün fazla yayılıp büyüyor.”
Awat Reşid, Önder Apo’nun tutuklanma gerekçelerine ilişkin görüşlerini ise şöyle dile getiriyor: “Önder Apo’nun tutuklanmasının ve tecrit edilmesinin nedeni ulusal Kürt bilinci ve mücadelesidir. O kendisi için maddi bir yaşam istemedi ve düşmanına boyun eğmedi. Onun bu özelliği, entelektüel gücü ve özgürlük felsefesi, düşmanlarının ondan her geçen gün daha fazla korkmasına neden oldu. Ömrünün üçte birini hapiste geçirmesine rağmen fikirleri ve felsefesi tüm dünyaya yayıldı. O daima Kürdistan’ın dört parçasındaki halkının gönlünde yaşayacaktır.”
“Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü talep etmek hepimizin görevidir. Bu fedakar Önder, yıllardır işgalci Türk devletinin hapishanelerinde esir tutuluyor” diyen Awat Reşid, Önder Apo’nun tıpkı diğer dünya liderleri gibi dört parça Kürdistan’da yaşayan halkına önderlik yapması için özgür bırakılmasının zamanının geldiğini söyledi.
Aynı konuya ilişkin konuşan Yazar Berhem Kake Zalî ise şunları söyledi: “Önderimiz Öcalan’ın İmralı Cezaevi’ne hapsedilmesinin üzerinden 25 yıl geçti. Türkiye’deki barış sürecinin durmasında bu durumun başlı başına büyük etkisi oldu. Tüm dünyada bireysel özgürlük, kamusal özgürlüğün kaynağı olarak görülüyor. Artık Türkiye’de var olan özgürlükler Erdoğan’ın faşist iktidarı tarafından bastırılmaktadır. Bu durum Kürt sorununun anayasal zeminde çözülmesine engel olmaktadır. Kuzey Kürdistan’daki siyasi aktörler şartsız, koşulsuz özgürlüğüne kavuşmayana dek barış süreci çok yavaş ilerleyecektir.”
Kake Zali konuşmasını devamında şunları söyledi: “Türkiye’nin anayasası mazlum bir halk olan Kürt halkının haklarını tanımıyor. Önder Öcalan, Türkiye’deki Kürt halkının sorununu çözecek barış sürecinin en büyük aktörüdür. Dolayısıyla Önder Öcalan’ın, Selahaddin Demirtaş’ın ve tüm siyasi tutsakların özürlüğü barışa ve özgürlüğe mutlaka katkı sağlayacaktır. Barış süreci Türk devleti için önemli bir gerekliliktir.”
Yazar Berhem Kake Zalî, son olarak Kürt halkının haklarını elde etmesi ve statü sahibi olması için mücadele önderlerinin önemine dikkat çekti.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, çeyrek asırdır uluslararası bir komployla Kenya’nın Başkenti Nairobi’de yakalanarak Amerika, İsrail, İngiltere, Türkiye ve NATO gibi güçlerin işbirliğinde Türk devletine teslim edildi. Önder Apo çeyrek asırı aşkın bir süredir İmrali Cezaevi’nde rehin tutuluyor ve 3 yılı aşkın bir süredir de kendisinden hiçbir haber alınamıyor.
fm