Riham Hesen: Fermandan sonra kadınlar özlerine döndüler

Şengal Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Riham Hesen, fermana neden olanlardan şimdiye kadar hesap sorulmadığını belirterek, “Êzidi soykırımının tanınmasını 9 Ekim anlaşmasının uygulanmasına bağlamak istiyorlar” dedi.

Şengal Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Riham Hesen, DAIŞ çetelerinin Şengal’e yönelik saldırılarının 8. yıl dönümü kapsamında ajansımıza konuştu. Riham Hesen, tarihte kendilerine yönelik birçok fermanın gerçekleştiğini ancak bu defa fermanı kader olarak görmediklerini, kendilerini örgütleyerek fermanın intikamını aldıklarını açıkladı. Riham Hesen devamında “Fermanı gerçekleştirenler şimdiye kadar yargılanmadı” dedi.

‘Kendimizi örgütleyerek fermanın intikamını aldık’

Riham Hesen konuşmasının başında, “Tarihte birçok fermanla karşılaştık. Ancak 2014’te DAIŞ çeteleri Şengal’e saldırdığında bu saldırıyı kader olarak görmedik. Çünkü bu yıllardır uygulanan bir plandı. Osmanlı döneminden bu yana bu dini yok etmek istiyorlar. Êzidiler tarihte inançlarını her zaman nasıl korudularsa, bu halkın direnişi ile gerçekleşmiştir. Derwêşê Ebdi, Êzdi Mirza, Zerifa Osê, Stiya Ês, Stiya Nexşa ve hatta Zero gibi kişilerin direnişi sayesinde Êzidiler bugüne kadar varlıklarını koruyabildiler” dedi.

‘Kızlarımız ve çocuklarımız gerilladan güç aldı’

Riham Hesen, DAIŞ’in Şengal’e yönelik saldırılarına PKK gerillalarının müdahalesini ise şöyle değerlendirdi; “Önderliğin öğrencileri özgürlük gerillaları yardımımıza geldiğinde bizler için büyük bir umut doğdu. Kızlarımız ve çocuklarımız onlardan güç alarak çetelere karşı direnişte gerillaların yanında yerlerini aldılar. Şengal özgürleştikten sonra Êzidi halkı olarak örgütlenmeye başladık ve saldırıdan önce örgütlenmiş olsaydık fermanın bize bu kadar büyük bir etkisi olmayacağı inancına vardık. Şengal’de gelişen örgütlülüğümüzle hayatta kalmayı başardık. Ayrıca, bu örgütlülüğü fermanın intikamı olarak görüyoruz. Çünkü düşman her zaman bizi yok etmek istedi ancak örgütlülüğümüzle saldırılara karşı durabildiğimizde bu intikam oluyor.”

‘Fermanda Êzidi kadınlar özlerine döndü’

Riham Hesen, Êzidi kadınların ferman sırasındaki mücadelesine dikkat çekerek, fermanın ve kadınlara yapılan zulmün intikamını almak temelinde kendilerini örgütlediklerini belirterek,”Kendi savunma güçleri için YJŞ’yi kurdular. Şengal’in her yerine yerleştiler. Kadınlar tüm özerk yönetim kurumlarında yerlerini aldılar. Kadınlar nasıl ki tarihte örgütlülüğü kendi etrafında şekillendirdiyse, ferman sırasında da Êzidi kadınlar özüne dönerek örgütlülüğe öncülük etti” diye konuştu.

‘Örgütlülük girişimi’

Riham Hesen, Êzidi halkının ilk örgütlülük girişimini şu sözlerle değerlendirdi; “Örgütlülüğümüzü kurmaya başladığımızda birçok zorlukla karşılaşacağımızı biliyorduk. Êzidi inancının düşmanları yaptıkları planlarla örgütlülüğümüzü bozmaya çalıştılar. Fermanın 8. yılına giriyoruz ancak başta KDP olmak üzere hala örgütlenmenin önünü almaya çalışıyorlar. Fermanın ilk nedeni olan KDP, şimdi de kendini Şengal’in sahibi olarak görüyor. Fermandan önce Şengal’de KDP hakimdi ancak ferman geldiğinde görev ve sorumluluklarını yerine getirmedi. KDP’nin Şengal’de bulunduğu yıllarda diktatörler gibi toplum üzerinde iktidarını dayatmaya çalıştı. Mihma Xelil ve Viyan Dexil gibi kişiler KDP’nin Şengal’de olduğu günden bu yana KDP ile çalışıyor. Ancak bu kişiler Şengal halkını temsil etmiyor. Sadece KDP’nin çıkarlarını temsil ediyorlar.”

‘Şengal’i satanlar Şengal’in sahibi olamaz’

Riham Hesen devamında, “Bizler herkese Şengal’in katliam ve soykırıma neden olanlara ait olmadığını, aksine Şengal’in ferman sırasında direnenlerin ve hala Şengal topraklarında mücadele edenlere ait olduğunu söylüyoruz. Şengal, kızlarımız ve kadınlarımız DAIŞ’in elindeyken onları kurtarmak için çocuklarını feda edenlerindir” dedi.

‘9 Ekim anlaşmasının uygulanması ile soykırım arasında bağlantı kurmak istiyorlar’

Riham Hesen sözlerini şöyle sonlandırdı; “Irak da fermana sebep olanlara karşı herhangi bir tavır sergilemedi. Öte yandan Irak, Êzidilere yönelik gerçekleştirilen katliamı şimdiye kadar soykırım olarak tanımadı. 9 Ekim Anlaşması’nın uygulanmasıyla Şengal’e yönelik planlarını sürdürmek istiyorlar. Bu nedenle 9 Ekim Anlaşması’nın uygulanması ile soykırımın tanınmasını birbirine bağlıyorlar.”

Bunları da beğenebilirsin