‘Sanat yaşamı önemseme biçimidir’

Çarşamba, 14 Şub 2018 – 15:25 

SEMÎRA ŞEHABÎ / SÜLEYMANİYE

Rojhilatê Kürdistan’ın Mahabad kentinde doğan Sinûr Bapûrî, Tebrîz Üniversitesi felsefe bölümü mezunu. Sinûr Bapûrî, çocukluğundan bu yana sanat ve fotoğrafçılığa meraklı olduğunu söylüyor. 6 yıldır resim sanatında yerini alan Bapûrî, hayat anlayışını kalem ve renklerle ifade ettiğini ve bütün çalışmalarını sanata adadığını belirtiyor.

Yaklaşık 6 yıldır Başûrê Kürdistan’da bulunan genç kadın ressam, geçmiş yaşantısını hatırlamak istemediğini bu yüzden de bu konu hakkında konuşmak istemediğini söylüyor.

Resim çalışmalarında sürrealist imgelere yer veren Sinûr’un tablolarının çoğu kadın portrelerinden oluşuyor. Feminen imgelerin sahibi genç ressam sanatına olan aşkını şu ifadelerle aktarıyor, “Resim çizmek benim için yaşamın ta kendisidir. Başka bir deyişle bizzat yaşamın önemsenmesidir. Tablolarımda kadın imgesi ön planda. Bu imgelem, kadın ve erkek arasında bir seçim yapmış olduğum anlamına gelmiyor. Belki de kadın bedeni bana daha tanıdık geliyordur ve bu yüzden de daha derinlemesine işleyebiliyorumdur. Çünkü bu durum, benim kendi yaşam deneyimimdir.”

Tablolarında kendine has çizim ve renkleriyle dikkat çeken Sinûr, çalışmalarında kadın bedeni ve portrelerini işleme biçimi hakkında şöyle diyor; “Çalışmalarımda karanlık renkler yer almıyor, dışarıdan baktığım zaman kadınların yaşam ufkunu görüyorum. Bu tablolara uzaktan baktığım zaman iyimser bir mesaj algılıyorum.”

Sinûr’a, tablolarını tamamlamak için ne kadarlık bir süreye gereksinim duyduğunu sorduğumuzda, “Tablolar için belirli bir süre söz konusu değil. Bir tabloyu tamamlamak bazen 3 gün bazen de çok daha uzun sürüyor” diyor.

Konuşmasının sonunda çalışmalarını maddi bir kazanç elde etmek için yapmadığını belirten Sinûr, sanatı sevdiğini ve bu işi sanata olan aşkı için yaptığını belirtiyor.

(ll)

Bunları da beğenebilirsin