İran Ortadoğu’da idam cezalarında ilk sırada

İdam, insanlık tarihinin en eski ceza yöntemlerinden biridir. Tarihin her döneminde idam cezası için farklı gerekçeler üretilmiştir. İran, şu an Ortadoğu’da idam cezaları veren ilk sıradaki ülke konumunda.

İnsanlık dışı bir uygulama olarak idam cezaları günümüzde insanlara karşı kullanılmaya devam ediliyor. Tarihte neredeyse her toplumda idam cezaları hayata geçirilmiştir. Ancak Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Beyannamesine göre idam cezası, sebebi ne olursa olsun yasaklanmıştır.

Demokrasiye duyarlı ülkeler, idam cezalarının yasaklanmasını destekliyor. Tüm kınama mesajlarına rağmen birçok ülkede idam cezaları verilmeye devam ediliyor.

Türkiye ve Kürdistan Bölgesi’nde idam cezaları infaz edilmiyor ancak yerine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları veriliyor. Irak’ta ise idam cezalarının bir kısmı bazen infaz edilebiliyor.

Xalob Vakfı’nın 2000 yılında yayınladığı bir rapora göre daha o dönem birçok ülke idam cezalarının kaldırılmasını destekliyor. Birlemişmiş Milletler ise 2007’de aldığı bir kararla tüm ülkelerde idam cezalarının kaldırılmasını istedi.

2014 yılında 97 ülkeden sadece 22’si idam cezalarını hayata geçirdi. Birleşmiş Milletler üyesü 170 ülkede ise ya idam cezası tamamen kaldırıldı ya da uygulanması durduruldu.

İdam cezalarının gerekçeleri ülkeden ülkeye değişiyor. Bazı toplumlarda idam cezaları ulusa karşı yapılan ihanetlere karşılık uygulanıyor. Bazı ülkelerde insan ticareti, hırsızlık gibi suçların karşılığı da idam. Kimi ülkelerde uyuşturucu, tecavüz suçları idam cezalarıyla sonuçlanıyor.

İran’da idam cezası oranları oldukça fazla. Raporlara göre İran’da yılda yaklaşık 300 insan idam ediliyor. 2020 yılında 267, 2021 yılında ise 314 kişi idam edildi. 2022 yılında yaşanan protesto gösterilerinde 96’sı çocuk 508 kişi katledildi. Yıl içerisinde idam edilenlerin sayısı ise 500 oldu.

İran, idam siyasetinin uzunca bir tarihini bağrında taşıyor. İdam cezaları özellikle rejim karşıtlarına ve Doğu Kürdistanlı devrimcilere karşı uygulanıyor.

İran, Kürt kadın devrimci Zeynep Celaliyan’a idam cezası verince dünya çapında büyük tepkilerle karşılaştı. Zeynep Celaliyan’ın cezası, bu nedenledir ki hala infaz edilmedi.

Bir erkeğin tecavüzüne maruz kalınca tecavüzcü erkeği öldürmek zorunda kalan Reyhan Cebar’a da idam cezası verildi. Tüm tepkilere rağmen Reyhan, rejim tarafından idam edildi.

43 yıllık ömrü boyunca İran İslam Cumhuriyeti, idam cezalarını Doğu Kürdistanlı devrimcilere, demokratlara ve aktivistlere karşı bir yıldırma silahı olarak kullandı. İdam edilenler arasında Kürt ve Fars devrimciler Şirin Elemhuri, Ferzad Kemanger, Ramin Hüseyin Penahi ve daha birçok isim bulunuyor.

Doğu Kürdistan ve İran halklarının 2022 yılının Eylül ayı itibariyle Jina Mahsa Amini’nin işkence edilerek katledilmesi nedeniyle başlatmış olduğu özgürlük isyanıyla beraber idam tehdidi daha fazla arttı. Uluslararası birçok kurumun ortak görüşü İran rejiminin idamı topluma karşı bir tehdit unsuru olarak kullandığı yönünde. Muhsin Şikari ve 3 protesto göstericisine daha idam cezası verilmesinin ardından İnsan Hakları Örgütü verilerine göre şu an İran genelinde 109 kişi idam edilme tehdidiyle karşı karşıya. Gözaltındaki insanlara işkence edilerek bazı suçlamaları kabul etmesi dayatılıyor.

İran, idam cezaları gizli bir şekilde hayata geçirmiyor. Dünyanın gözleri önünde idam cezalarını uyguluyor. İran rejiminin idam politikalarına karşı dünya genelinde daha güçlü bir itirazın geliştirilmesi durumunda idam cezalarının durdurulması konusunda olumlu bir etki yaratılabilir.

Bunları da beğenebilirsin