Sanal ağlar kadına yönelik şiddetin bir aracı haline geldi

Kürt toplumunun teknoloji dünyası ve dijital denilen ağlarla ilişkilenmesi kadınlar başta olmak üzere her bir bireyi olumsuz yönde etkilemektedir. Erkekler çoğu zaman dijital medyayı kadınlara karşı bir silah olarak kullanıyor ve tehditlerle kadınları intihara sürüklüyorlar.

Güney Kürdistan’da dijital ağların yaygınlaşması toplumu olumsuz etkiledi. Bunun nedeni de bilinçsiz kullanımdır. Bu durumun kurbanları çoğu zaman kadınlar ve gençler olmaktadır.

Geçtiğimiz on yılda gelişen yeni teknoloji ve yeni iletişim yöntemleri insan hayatı ve kişiler arasındaki ilişkiler üzerinde büyük etkide bulundu.

Teknolojinin iyi tarafları olsa da öte yandan kadınların önüne yeni bir engel olarak çıkmıştır. Dijital ağlar, kadına yönelik şiddete yeni bir zemini yaratmıştır. Yine kaynağını erkek egemen zihniyet ve şeref kavramından almıştır.

Sorun, kadınların görüntülerini, seslerini ve fotoğraflarını dijital ağlarda yayma tehdidiyle başlıyor. Kadınların bu bilgilerine artık facebook ve e-posta gibi ağlardaki özel hesapların hacklenmesi veya farklı şekillerde erişilmektedir. Kadınların toplumdan ve çevrelerinden duyduğu korku nedeniyle bu tehditler kadınları ağır ve psikolojik baskı altına sokmaktadır.

Konu şeref olunca, erkek egemen zihniyetin hakim olduğu toplumlarda paylaşımların doğru olp olmamasının bir önemi olmuyor. Saldırganlar bu yolla hedeflerine kolayca ulaşabiliyor. Kadınların yaşamı tehlikeye giriyor. Bu sorunlar çoğu zaman kadının intiharı ya da namus adı altında katledilmesiyle sonuçlanır.

Konuyla ilgili ajansımıza konuşan Avukat Çiro Hisên, “Kadın intihar davalarında kadınların iletişim araçları nedeniyle psikolojik baskı altında kaldığı, çözüm yolu bulamadığı ve bu sebeple intihara başvurduğuna değinilmiyor ” dedi.

Kadınların katledildiği olaylarda sorunun kaynağından hiç bahsedilmediğini, sadece sonucunun konuşulduğunu ifade eden Çiro Hisên,  “Biri kendini öldürdüğünde, toplumsal bir sorun veya ekonomik durum nedeniyle öldürdüğü söyleniyor ancak toplumsal sorunun kaynağının ne olduğu söylenmiyor” diye konuştu.

Çiro Hisên, erkeklerin neden daha çok dijital ağlar aracılığıyla kadınlara tehdit ve baskı uygulandığı sorusuna şöyle cevap verdi; “Kadınlara bu şekilde baskı uygularlarsa suçlu olarak açığa çıkmayacakları ve kimliklerinin bilinmeyeceğine inanıyorlar. Ancak durum öyle değil. Şu anda dijital ağların kötüye kullanılmasıyla ilgili özel bir yasa var. Mağdur, kendisini tehdit eden kişiye yetkililer aracılığıyla ulaşabilir.”

2008 yılında Kürdistan Bölgesi Parlamentosu dijital iletişim araçlarının kötüye kullanımını yasaklayan 6 Sayılı Yasa’yı kabul etti.

Bu yasa, Kürdistan Bölgesi’ndeki diğer birçok yasa gibi, parti çıkarları üzerinde bir etkiye sahiptir. Bu yasa yurttaşların faydasına kullanılmadan önce, hak savunucularına karşı iktidarın hizmetine sunulmuştur ve çoğu zaman gazetecilere ve aktivistlere karşı kullanılmaktadır.

Avukat Çiro Hisên, yasaların yurttaşlara hizmet edebilmesi için zaman içinde güncellenmesi gerektiğini belirterek, yasanın amacının suçu önlemek ve mağdurların haklarını korumak olduğunu söyledi.

Çiro Hisên devamında burada mahkemelerin, avukat ve yasaların olduğunu ancak ne yazık ki yasaların egemen olmadığını belirtti.

Çiro Hisên son olarak toplumsal sorunların çözümü konusunda şunları söyledi: “Toplum bu konularda bilinçlendirilmelidir. Bu bilinç aileler ve eğütim merkezlerinde kazandırılmalıdır. Bu tarz olaylarda karşılaşılan sorunların çözümü ve olayların trajediyle sonlanmaması için aile üyeleri arasında diyalog ve karşılıklı anlayış yoluyla güçlü bir güven ilişkisi olmalıdır.”

Bunları da beğenebilirsin