Irak’ta neler oluyor?

Irak’ta açığa çıkan devlet krizi büyüyerek devam ediyor. Devleti ve hükümeti oluşturan tüm bileşenler ve taraflar arasında açığa çıkan derin bölünme hali geleceğe dönük erken bir çözümün ne denli zor olacağınıda gösteriyor. Irak çetin bir dönemeç yaşıyor. Tartışmanın ve bölünmenin temelinde iktidar savaşı ve güçler arası çatışma olması demokratik bir çıkışın gerçeklemesinin mümkün olmadığını tekrardan gözler önüne seriyor.

Meşru olmayan seçimlere BM müdahelesi

Son seçimlerde Irak ve Güney Kürdistan genelinde halkın %75’i sandığa gitmedi. Seçimin meşruiyeti tartışılmaya başlanmışken BM Irak Özel Temsilcisi Jeanine Hennis seçim akşamı sayım devam ederken taraflar ve Irak Yüksek Seçim Kurulu ile yapıtığı görüşmenin akabinde seçime katılım oranının Irak ve Güney Kürdistan genelinde  %35 olduğunu deklare etti. Nitekim BM iki yılı aşkın bir süredir yapılacak seçimin yoğun hazırlığı içerisindeydi.

Seçim sonuçlarının açıklanmasının hemen ardından aslında İran karşıtı daha çok küresel güçlere yakınlığıyla bilinen Sadr Hareketi, Sünni liderler Muhammed Halbusi ve Hamis Hançer’in kurduğu Sünni Egemenlik Koalisyonu ve KDP çoğunluğu elde ettiği belirtildi.

İlk protesto gösterileri

İran’a yakınlığıyla bilinen Şiiler BM Irak Özel Temsilcisi’ni hedef alan sert açıklamalarda bulunarak seçim sonuçlarının şaibeli olduğunu belirttiler. Akabinde taraflar yandaşlarına sokaklara çıkma çağrısında bulundular. Protestoların hedefinde Mustafa Kazımi ve BM Irak Özel Temsilcisi Jeanine Hennis vardı.

Protesto gösterilerinde bir gencin yaşamını yitirmesinin ertesi gece Bağdat güvenlikli bölgede bulunan Başbakan Mustafa Kazımi’nin evinde evde bulunduğu esnada dronlarla saldırı gerçekleşti. Saldırı İran yanlısı Şii tarafların seçim sonuçlarını kabul etmeyeceklerinin mesajıydı.

Parlamentodan çekilen Sadr sokakları seçti

ABD ve Türkiye destekli Sadr, KDP ve Sunni Egemenlik Koalisyonuyla İran destekli Koordinasyon Çerçevesi arasında derin bir çatışmanın başlayacağının ilk nüveleri artık açıkça görülmeye başlıyordu. 10 ayı aşkındır devam eden güç savaşı Sadr Hareketi’nin parlamentodan çekilmesiyle beraber Irak’a bir nefes aldırmış yeni hükümetin kurulma sürecinin başlaması siyasi gerginliği düşürmüştü. Ancak Sadr sert bir hamlede bulunarak ‘barışçıl devrim’ başlattığını açıkladı.

Kronoloji

*Irak’ta 10 Ekim 2021’de gerçekleşen genel seçimelerde Sadr Hareketi 73 sandalye kazanarak birinci parti oldu.

*İran’a yakın Şii guruplar ise YNK ve Sünni Azim Koalisyonu’nun katılımıyla Koordinasyon Çerçevesi isimli bir çatı kuruluş oluşturdu.

*Sadr Hareketi, hükümeti kurmak için KDP ve Sünni Egemenlik Koalisyonuyla ‘Vatanı Kurtarma İttifakı’ kurdu.

*Sadr Hareketi, Başbakanlık için Cafer Es-Sadr’ı aday gösterdi ancak KDP ve Sünni Egemenlik Koalisyonuyla hükümetin kurulması için oluşturulan ittifak başarılı olamadı.

*Sadr Hareketi’nin Vatanı Kurtarma İttifakı ile hükümeti kurmadaki başarısızlığının ardından Mukteda Es Sadr, tüm parlamenterlerine istifa etme çağrısında bulunarak parlamentodan çekildi.

*Koordinasyon Çerçevesi’nin Maliki’yi aday gösterebileceği konuşulurken Maliki’nin Sadr’la alakalı olarak konuştuğu ses kayıtları sızdırıldı. Sadr ise Maliki’yi tövbe etmeye ve siyaseti bırakmaya çağırdı. Sadr, Maliki’nin kendisini ölümle tehdit ettiğini ileri sürdü.

*Koordinasyon Çerçevesi 25 Temmuz’da Maliki’ye yakınlığıyla bilinen eski bakan Muhammed Şiya es-Sudani’yi başbakan adayı olarak gösterdi.

*Sadr, Sudani’yi ikinci Maliki olarak nitelendirirken Sadr Hareketi taraftarları ise geçtiğimiz Çarşamba günü Yeşil Bölge’ye girerek parlamento binasını bastı.

*Geçtiğimiz cumartesi gününden bu yana Sadr Hareketi taraftarlarının Yeşil Bölge’deki eylemleri devam ederken Koordinasyon Çerçevesi de taraftarlarını sokağa davet etti.

*Sadr, Sudani’nin adaylığının geri çekilmesini ve yolsuzlukların son bulmasını istedi.

*Sadr taraftarları protesto gösterilerinde Nuri Maliki, Sudani, Parlamento binası ve Yüksek Yargı Konseyi’ni hedef alıyor.

*Koordinasyon Çerçevesi protestoların Başbakan Kazımi’ye yaradığını, Kazımi’nin protesto gösterileri sayesinde tekrar Başbakanlık koltuğunda oturmaya devam edeceğini düşündüğünü ve bunun için protestolara karşı ciddi güvenlik önlemleri almadığını ifade ediyor. Aynı zamanda parlamento baskını vd. gelişmeleri Sadr ve Kazımi’nin ortak darbe planı olarak nitelendiriyor.

Son olaraka Sadr’ın televizyondan yayınlanan ulusa sesleniş konuşmasında Koordinasyon Çerçevesi ile hiçbir diyalogun sonuç vermeyeceğini ve bundan ötürü diyalog kurmayacakları açıklamasının gerilimi yükselteceği düşünülüyür. Aynı konuşmada Sadr taraflara parlamentonun feshi ve erken genel seçim çağrısı ise tartışmanın temel odağı haline geldi. Ayrıca konuşmasında Sadr Maliki tarafından tehdit edildiğini yinelerken şehit olmaya hazır olduğunu belirtti.

İç savaş tehlikesi

Sadr’ın açıklamasının hemen akabinde açıklama yapan eski başbakan Nuri Maliki ise sorunların çözümünün anayasal kurumlara saygı ve diyalogtan geçtiğini tekrarn yineledi.

Süreç nereye evrilir Irak zemininde kestirmek çok zor, Irak derin bir iç savaşa sürüklenme riski taşırken Şiiler arasında en önemli merciler olan Ayetullah Hamaney veya Ayetullah Sistani’nin rol olması kısa vadede bir çözümü sağlayabilir. Kısa süreli çözümün ise uzun süremeyeceği bilinen gerçek. Çünkü mevcut kriz veya açığa çıkan kaos Irak’taki politik güçlerin yarattığı ve tarafı olduğu bir krizden çok daha öte bölgesel ve uluslararası güçlerin güç savaşı.

Bunları da beğenebilirsin